SAUDADE

7. BEYAZ YAZMA

Bölüm başı yıldızlarımızı parlatalım? Keyifli okumalar💕

7.BÖLÜM: BEYAZ YAZMA

Yalın~ Her şey sensin
Yusuf Güney ~ Sevdaluğun sarmadı :)
Kenan Doğlu~ Baş Harfi Ben
Yalın~ Her Şey Sensin

"Bu çay bardağının burada ne işi var?"

Cihangir ilginç bakışlarla havaalanının dışında duran, çay bardağı şeklinde ki kontrol odasına bakıyordu.

Selin ve abim Cihangir'in bu repliğine kahkahalar atmaya başlarken ben başımı öne eğip gülümsememi bastırmaya çalıştım.

Abim kolunu Cihangir'in omuzuna yasladı. "Rize il sınırları içerisindesin Cihangir, bunu unutma. Hadi gidelim."

Abim haklıydı. Rize il sınırları içerisindeydik ve Cihangir'in gördüğü hiçbir şeye şaşırmaması gerekiyordu.
Bende bu çay bardağını şu an ilk defa görüyordum ama şaşırmamıştım.

Selin yanıma gelip koluma girdi.
"Bu Cihangir ile iyi anlaşacağımızı düşünüyorum." dedi ılımlı bir sesle.
Bakışlarımı ön tarafa doğru çevirip Masal'ın elini tutmak için hafifçe ona doğru eğilip yürüyen Cihangir'e kaydı.

Bende öyle düşünüyorum. Cihangir'le bundan sonra daha iyi anlaşacaktık.

**

Yaz ayında da olsak Karadeniz'in kasvetli havası yine her zaman ki gibi kendini belli ediyordu. Havaalanından bizi amcamın oğlu yani kuzenimiz Selim almıştı. Selim'i görmeyeli baya büyümüştü. Kumral saçlarını yukarıya doğru taramış mavi gözleri arada arabanın dikiz aynasından Selin'e kayıyordu.

"Arkadaşınız kim Volkan?" diye sordu Selim. Cihangir'den bahsediyordu. Kendinden bahsedildiğini anlayan Cihangir kaşlarını kavisli bir şekilde çatarak Selim'e baktı.

Çatma ulan kaşlarını şöyle!

Masal ise Cihangir'in kucağında uyumuştu.

"Yakın bir arkadaşım." diye kısaca kesti abim.

Gözlerim Selin'in kucağında video izleyen Berk'e kaydı. Youtube'den saçma sapan videoları izliyordu. Çocukların bu tarz beyin yıkayan videolar izlemelerini doğru bulmuyordum. Yaşam alanlarından uzaklaşıyorlardı resmen.
Bundan Selin'de rahatsızdı ama yapabileceği bir şey yoktu. Bir kere izlediği zaman bırakmıyorlardı. Masal'ın da bu videolara bağımlı olmasından korkmuştum ama neyse ki Cihangir tedbirli bir babaydı. Masal'ın eline asla telefon vermiyordu.

"Berivan senin gelmene çok şaşırdım en son buradan kötü ayrılmıştın. Bir daha gelmezsin sanıyordum." Selim'in gözleri bu sefer dikiz aynasından beni buldu.
Konuya dikkatini veren Cihangir yanımda oturduğu yerde dikleşti.

Abim lafa atlayacakken ondan önce davrandım.Dikiz aynasından onunla göz göze gelip ruhsuz bakışlarımla baktım ona. Bazen boş boğaz olabiliyordu sevgili kuzenim.

"Bende senin o sürekli boş yapan ağızına ayar çektiğini düşünüyordum."

Selin omuzluyla omuzumu dürtüp kıs kıs güldü. Cihangir'i görmemiştim ama oturduğu yerden hafifçe vermişti kendini. Abim arabayı süren Selim'in endeksine elini koyup sıktı. "Lan Selim sen hâlâ konuşmayı tam öğrenmemişsin bakıyorum? Nerede nasıl konuşması gerektiğini yengem daha söktürememiş sana."