Destek olmayı unutmayalım lütfen❤️
🌼
Halime hanımın işaresiyle artık istemenin başladığını anladık. Kenan beyde anlamış olacak ki, gülerek hanımını onayladıktan sonra
"Evet Ekrem bey, sebebi ziyaretimiz belli. Hayırlı bir iş için geldik. Benim oğlan, senin kızı görmüş çok beğenmiş. Biz de istemeye geldiğimize göre senin kızının da rızası vardır diye düşünüyorum. O yüzden Allahın emri, Peygamber efendimizin kavliyle kızınız Sevda'yı oğlum Cihan'a istiyorum." dedi.
Kenan bey konuştukca ben heyecandan terledim. Öyleki saçlarım yüzüme yapışmıştı. "Allahım çok heyecanlıyım acaba babam ne diyecek." diye kısık sesle konuşurken Türkan "ay kız vAlla bende heyecanlandım şimdi." dedi.
Cihanı göremiyordum ama eminim ki oda heyecanla babamın ne diyeceğini bekliyordu.
Babam biraz sessiz kaldıktan sonra "Sevda'm benim en küçük kızım. Onun yeri ayrıdır bende, her evladım gibi. O benim en kıymatlim. O yüzden rızası var mıdır, yok mudur bir daha sormak isterim kızıma." dedi. Babam anneme bakarken, annem ne demek istediğini anladığı için ablama döndü.
"Asiye, yavrum git kardeşini çağır içeri gelsin." dedi. Ablam onu başıyla onayladıktan sonra hızla mutfağa girdi.
"Babam büyük ihtimal seninle konuşacak, rızan var mı, yok mu onu soracak. Derin nefes al, kendini kaybetme. İstiyorsan evet de istemiyorsan hayır de. Kendini zorlamak yok tammamı ablacım." dedi. Onu kafamla onaylıyarak salona doğru gittim, arkamdan da ablam geliyordu.
Salona girmemle Cihanla göz göze geldik. Hemen tebessüm kondu dudaklarına, bana güven vermek istermiş gibi. Sonra babamlarda gezindi gözlerim.
Babam "otur kızım konuşalım." dedi. Boş bir sandalyeye oturdum ve babamı dinledim.
Babam derin nefes aldı ve "Kızım, senin rızanla istemeye geldiler. Sormuştum, yine sormak istedim. Sen istemezsen, ben de istemem. Ama ben istiyorum dersen, o zaman bana da arkanda durmak düşer..." dedi "...Şimdi söyle bakalım, Cihan'la evlenmek iatiyormusun? Rızan varmıdır kızım?" diye sordu.
Hemen Cihana baktım. Yutkundu. Tedirginlikle bana bakıyordu. Birazda korku vardı gözlerinde ya 'hayır' dersem diye. Ama aslanımın korkusu boşunaydı.
Sonra babama baktım."Rızam vardır." dedim kısık sesle.
"Eminmisin kızım?" diye sordu tekrardan.
"Eminim, baba." dedim eminlikle.
Cihana kaydı gözüm. Rahatlamış gibi derin nefes aldı. Tebessümü, dişleri görünecek kadar gülüşe çevrildi. Ve hafifce başını salladı. Bu sanırım 'Teşekkür ederim' demekti. Hafifce gülümsedim ve gözlerimi kaçırdım.
Kenan bey "Ekrem bey ne diyorsunuz? Kıymetlinizi veriyormusunuz bize?" diye sordu tekrardan.
Babam da hafifce tebessüm ederek "Kızımın rızası vardır, bana da hayırlısı olsun demek düşer." dedi. Bu 'Verdim gitti' demekti.
Ben derinden bir nefes alırken Cihan da aynısını yapıyordu. Herkes sevindi. Annem duygulanmıştı, gözleri dolmuştu bile. Abimin sesi bile çıkmıyordu duygusallıktan. Halime hanımlarda öyle yüzlerinde gülüş vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEVDANIN GÜZELLİĞİ
Historical FictionZaman dilimi çok eski bir zaman değil ama çok gelişmiş bir zaman da değildir. 18+ İçerir. Ona göre okuyun. Cihan ve Sevda'nın sevgi hikayesini anlatacaktır. İyi okumalar❤️ . . 'Ben Sevda. Köyde yaşayan, evlenmek çağına gelmiş, sevdasını en temiz...