SEVDANIN GÜZELLİĞİ

3. "Cihan"

Selam canlarım, nasılsınız??
Destek olmayı unutmayın lütfen öpüldünüz😘

❤️

Abimin geldiğini görünce selam verdim. Oda "İyi akşamlar herkese" diyerek odasına geçti. İşten geldiği için haliyle yorgundu.

Canım abim benim. Babam gibi görürdüm onu. Sevgisini hep belli edemese de annem bizi dövmek isterken hep engel olurdu, arkamızı kollardı, kimsenin bize laf söylemesine izin vermezdi.
Annemin demesine göre ben küçük olduğum için bana ayrı düşükündür kendisi o yüzden hep kıyamaz bana.

Sevdiği kız çalıştığı fabrika da çalışıyordu. Orda görüp sevmişler bir birlerini. Abim çok koşturdu tabi arkasından. İyi kalpli, güzel bir kadındı seviyordum onu. Annemgilin haberi vardı müsait bir zaman bulmaya çalışıyorlardı kızı istmeğe gitmek için. Maalum 25 yaşındaydı abim. Evlenmek yaşındaydı anneme göre.

Hepimiz sofraya oturduk. Babam konuşmaya başladı. "Hanım duydun mu Kenan beyin oğlu gelmiş şehirden, köye yerleşmiş diye duydum. Uzun zamandır yoktu buralarda. En son gördüğümde daha gençti şimdi kim bilir 6-7 yıl geçmişdir aradan delikanlı adam olmuştur" dedi.

Annem de "A-a evet bu gün sabah duydum. Hatice söylemişti. MaşAllah pekte bir yakışıklı çocukmuş. Boylu poslu, esmer delikanlıymış. İsmide Cihan'mış. 26 yaşındaymış birde, Allah nasip ederse evlenmekte istiyormuş annesi Halime hanım öyle demiş" dedi ve bana imaalı bir bakış attı.

Ben annemin yüzüne baka kalınca 'bu bakış neydi şimdi' diye geçirdim içimden. Ne evlenmesi anne ya daha ablam var onu geçtim abim var. Evlenmek falan istemiyorum ben tabii aklımı çelen biri olmadığı sürece.

°°°°

Sofrayı toplamış herkes bir yerlere geçmişti. Babaç televizyon izliyor, abim odasında dinleniyor, ablam ve annemle biz de kahve içiyorduk.

Kapı çaldı "ben bakarım" diye kalktım. Kapıyı açınca Türkanı gördüm.

"İyi akşamlar kızz napıyodunuz? Evde sıkılınca bir uğrayayım sohbet ederiz dedim" dedi.

"Sana da iyi akşamlar, iyi yapmışsın" diyerek anneme "Anne Türkan geldi kapının yanında oturuyoruz sohbet edicez" diye seslendim.

Annemin "Tamaaam.." diyen sesinden sonra dışarı çıktık. Babam evimizin önünde oturmak için bir yer kurmuştu. Yaz akşamıydı sıcaktı diye çekirdek almış sohbete gelmişdi Türkan, biz de oraya oturduk başladık dedikoduya.

Türkan "vAllaha içim daraldı dedim bir kafam dağılsın sana geleyim yaani sen gelmeyince..." diye laf soktu.

Kıkırdadım onun bu haline."Ne oldu niye bu kadar sıkıldın" diye sordum.

"Ay aman aklım şu kumral çocukta kaldı. Haliyle kim bilmiyorum ya delireceğim biraz da düşünsem. Ona canım sıkıldı. Yani yakışıklı çocuk bir hoşuma gitmedi diyemem tabii ama ya evliyse ya sevdiği birisi varsa falan düşünmekten sıkıldım öyle." dedi.

Onun konuşmasıyla yine aklıma şu esmer çocuk geldi. Allah var yakışıklı adamdı. Esmer adamlardan çok hoşlanırdım sanki bilerek olmuş gibi kaşı kirpiği kalemle çizilmiş esmer bir adamdı. Atın üstünde bile boylu poslu, heybetli olduğu vücudundan böyle belli olyorsa yakınım da ayakta görsem nasıl tepki verirdim kim bilir.

"Evet haklısın aslın da" dedim. "Tüm gün aklıma gelmemesi için ben de kafamı dağıttım. Tanımıyoruz ki, ilk kez gördük onları. Kimlerdi diye düşündüm hep." dedim ve biraz utanarak gözlerimi kaçırdım.

Türkan tabi kaçırırmı bunu. Kolumu çimdikleyip "ayyy kızzz utandın mı sen" diyerek güldü bana.

"Görüyormusun 2 saniye baktın adama ama unutamıyosun. Belli ki hoşlanmışsın adamdan. Oda sana hülaylı hülyalı bakıyordu tabi benden kaçar mı??? kaçmaz." diye takıldı bana.

Sofrada babamın dedikleri aklıma geldi hemen Türkana söyleyeyim de belki biliyodur diye konuşmaya başladım.

"Kız Türkan biliyormusun bu gün babam sofradayken şey dedi. Hani şu Halime hanım varya Nur'un annesi?" diye sordum.

Biraz düşündü sonra "ha evet tanıyorum ne olmuş onlara?" diye sordu hemen.

"Onun bir oğlu varmış, şehirdeymiş 6-7 yıldır daha yeni gelmiş, köye yerleşmiş işte babam dediki giderken gençmiş ama şimdi genç delikanlı adam olurmuş. Anneme sordu oda işte senin annen Hatice hala bu gün sabah konuşmuş annemle. Boylu poslu esmer adammış. 26 yaşındaymış, ismi de Cihan'mış. Nasip olursa da evlenmek istiyormuş Halime hanım öyle demiş. Bilmiyorum yani bir övdüler bir övdüler anlatamam. Sen tanıyormuydun bu adamı ya ben hiç duymamıştım tanımıyorum da" dedim.

Türkan tüm dikkatiyle beni dinliyordu ben susunca konuşmaya başladı. "Yok kız tanımıyorum ben de ilk senden duydum acaba kimmiş nasıl adammış. Böyle övüyorlarsa kesin yakışıklı adam olur. Bir de kaç yıl şehirde kalmış evlenmemiş mi hiç, ya orada sevdiği kadın felan varsa?" diye sordu.

Aslında haklıydı. Kaç yıl yaşamış orda adam, şehirle köy aynı yer değildir ki, illa beğendiyi sevdiği ola bilirdi.

"Bilmem ki, bir kadın olsaydı sence evlenmek istermiydi ki? Annesi evlenmek istiyor demiş" dedim bende.

"Sevda'm benim buraları bilirsin 20-22 yaşın olunca ya da geçince hemen çocuklarını evlendirmek isterler. Adam şehirden yeni gelmiş e bekar adam olunca köyden kız alırız demiştir annesi" dedi Türkan. Çok konuşkandır, aklı biraz havadadır ama akıllı da kızdır arkadaşım, bu işlerden iyi anlar. Tam konuşacaktım ki ablam geldi yanımıza.

"Ne yapıyorsunuz bakayım kimi çekiştiryorsunuz" dedi alaylı sesle. Bizden biraz büyük olduğu için bizle çok takılmazdı. Onun kendi arkadaşları vardı. Ama bize ayak uydururdu hep.

Türkan "Ay Asiye abla şu Halime hanımın şehirden gelen oğlu varya onu konuşuyorduk" dedi.

Ablam da "hee şu ismi Cihan olan. Duydunmu kız Sevda? Esmer, boylu poslu adammış sen esmer erkeklerden hoşlanırsın" dedi imayla,

Türkanda ona katılarak kıkırdadılar. "Ay abla sen de, tanımıyorum etmiyorum adamı..." kızardığımı hissettim.
"...Zaten annem de bana bir imayla baktı sofrada. Siz hayırdır bir şey mi çeviriyorsunuz da benim mi haberim yok? Hem benden büyük sen varsın sen düşün bir istersen" dedim bende alayla.

Ablam "Yok be ne çevireceğiz. Sen bilmiyormusun ben sarı ve kumral erkeklerden hoşlanırım, adam esmer diyorum. Hem ben evlenmek istemiyorum ki aşkımı bulamadım daha" dedi ve yazmasını arkaya savurdu.

Türkan da "ay ilahi Asiye abla ya. İnşAllah tez vakitte bulursun da bizde şöyle kurtlarımızı dökeriz. Uzun zamandır düyüne gitmiyoruz" dedi.

Ben de "bak haklı, artık birisi evlene bilir mi oynamak istiyorum" diye yakındım. Biz biraz da sohbet ettikten sonra Türkan eve gitti. Biz de eve girip kendi odamıza çekilip yattık.

....