Ali'den
İmtihan mıydı bu?
Bu kız imtihan olarak mı karşıma çıkmıştı?
Çünkü ben bu kalbimin yükselen sesi ile olanlara anlam veremiyorum.
Hastanenin acil servisinden içeri girdim. Tam bir haftadır akşamları acilde çalışıyordum. Bu aklımın dağılmasına iyi geliyordu.
"Ali, Ali!" Diye koşarak gelen Osman'a baktım.
"Ne oldu Osman sakin ol." Dediğimde yanıma yanaşmış derin derin nefesler alarak nefesini düzene sokmaya çalışırken bir yandan da konuştu.
"Bir hasta geldi Ali. Durumu acil ameliyata alınması gerekiyor ama epidural anestezi yapacak malzemel yok canlı ameliyatı da kaldıramaz." Deyince. "Neresinden yaralanmış." Derken acile doğru hızlıca yürümeye başladık.
Gözlüklerini eliyle düzeltip "bacağından ve karnından yaralanmış."
"Kurşun yarası mı."
"Evet, İsrail askerleri." Dediğinde elimle sırtına vurarak. "Tamam." Deyip, önümdeki ameliyathane kapısını açıp içeriye girdim. Saniyeler içinde amelyat kıyafetlerini giymiş, hastanın yanına gelmiştim.
"Hocam hocam." Diyen Enes'e. "Sakin ol Enes." Deyip hastaya baktığımda daha çocuk diyeceğim bir surata sahipti.
"Hocam. epidural anestezi yapacağımız ve çok sayıda ki ekipmanımız yok." Diyen Enes'e baktım.
"Dış ülkelerden istemiştik hâlâ göndermediler mi?"
Çoğunlukla bu durumla karşı karşıya kalıyorduk çoğu tıpi ilaça ulasımımız mümkün olmuyordu.
"Yasini çağır Enes." Dediğimde başını salladı ve koşarak yasin'i almaya gitti.
Hasta yatağında uzanan bedenin inleyisi ile ona döndüm "ismin ne senin çocuk?" Deyirek elime aldığım makas ile pantolunun bacak kızmını kestim.
"Hamza." Diyen çocuk ile bacağına baktım kurşun damarla yakın olan bir yere isabet etmişti.
"Nasıl oldu bu Hamza." Diye sorup, karnına Tampon uyguladım.
"Eyl-eme katıldı-ğım i-çin vur-dular." Dediğinde acil kapısını açılma sesi geldi. Koşarak yanıma gelen ikiliye baktım.
" Enes sen ameliyat ekipmanlarını çıkar." Dediğimde basını sallayarak arkaya doğru koştu.
"Yasin, sen de yasin suresini okumaya başla." Dediğimde başını sallayarak hamzanın baş ucuna geçmişti. Enes de getirdiği malzemeleri ile bana bakıyordu,
"Bismillahirrahmanirrahim, başlıyoruz." Dediğimde. Elime aldığım neşter ile ameliyata başladım.
Yasin de boğazını temizledi ve yasin suresini okumaya başladı.
Yâ Sîn.
Hikmet dolu Kur’an’a andolsun ki, sen
elbette dosdoğru bir yol üzere (peygamber) gönderilenlerdensin.
5, 6. Kur’an, ataları uyarılmamış, bu yüzden de gaflet içinde olan
bir kavmi uyarman için mutlak güç sahibi, çok merhametli
Allah tarafından indirilmiştir.
🩸🩸🩸
Elimdeki kardon bardağı dudaklarıma doğru götürüp, soğuğan kahveden bir yudum aldım.
İçtiğim kahveden ne tat ne tuz almadığımdan elimdeki bardağı önümdeki masaya koyarak sırtımı banka yaslayıp. Kafamı geriye attım.
Kan, ölüm ve acı dalgasıyla sarsılan bedenlerimizin sessiz çığlıkları vardı her yerde.