KEYİFLİ OKUMALAR ☕
Lütfen fikirlerinizi belirten yorumlar yapın arkadaşlar, onları okumak beni inanılmaz mutlu ediyor. ❤️
Kürşat'ın kucağında geçirdiği geceyi güneşin gölgesiyle birlikte sonlandırmaya meyillenen İnci bir türlü Kürşat'tan uzaklaşıpta ayılamadı. Ağrıyan sırtına rağmen omzunda uyuyan adamın göğsüne vuran düzenli nefeslerini dinlemekten başka bir şey yapmıyordu.
Sabahların olmasını istemediğiniz geceler olurdu, uzun ve yorucu bir günün ardından yatağında bulduğu yalnızlığın huzuru gibiydi Kürşat İnci için. Güneş yükseldikçe biraz daha kasvet çöktü içine aydınlanan havaya inat. Biraz daha karardı içi.
Şimdi gözlerini kapatsa ve her şeyden arınsa, dert tasa namına hiçbir şey kalmasa hayatında. Gözlerini açtığında yine Kürşat'ın kollarında, ondan hiç ayrılmayacağı bir yerde olsa.
Çok isterdi, bir şeyleri boşverecek kadar hem de.
"Kalbinin sesi ninni gibi."
Ne zaman uyandığını bilmediği Kürşat'ın uyku mahmuru sesiyle birlikte derin bir nefes aldı. Hala parmaklarının arasında olan saçlarını okşadı. Yanağını yasladı daha sonra başına ve öylece anın huzuruna bıraktı kendini.
"Sana gerçek bir ninni söylememi ister misin." diye sordu Kürşat'a.
"İsterim." diyen Kürşat kapattı gözlerini tekrar. "Ama şimdi değil, yalnız ve bize özel bir zamanda."
"Birlikte olduğumuz her an bize özel."
Kaldırdı kapasını Kürşat ve İnci'nin yüzüne baktı. Yeni uykudan uyanmış olduğu hala tam açılmamış olan gözlerinde belliydi ve öncekine nazaran bu sefer onu daha iyi inceleme fırsatına nail olabiliyordu.
Onun sıcaklayan teninden yayılan mis kokuyu gece boyunca çekmişti ciğerlerine, uykusu arasında belli belirsiz gülüşlerinin nefesini duymuştu. Uykularında sürekli bir şey yaşıyordu, iyi, kötü, korkulu ama hep dolu uykular geçiriyordu.
Uykusunda bile mücadele veriyordu. Bir ara kendi başı yerine Kürşat'ın başını kaşıması ile uyanan Kürşat bir süre ne olduğunu anlayıp duraksadı fakat ikinci bir göz ovma vakasından sonra anladı ne olduğunu.
Doğrusu birkaç kere uyandı gece boyu fakat her birinde bulduğu farklı sebebe keyifle karşılık vererek kapattı gözlerini.
"Öyle." dedi. "Ama ben senden o ninniyi dinlerken göğsünde uyuya kalmak istiyorum."
Elini kaldırdı ve saçını okşadı İnci'nin. "Tekrar tekrar dinlemek istiyorum, nerden öğrendiğini bilmek ve güzel sesine onlarca iltifat etmek istiyorum."
Dudaklarına indirdi bakışlarını. Dolgun, canlı ve gül kurusu dudaklarına. "En önemlisi-" dedi ve İnci'nin hızlanan kalbi ve sıklaşan nefesinin memnuniyeti ile yaklaşmaya başladı dudaklarına.
İnci yarım kalan sözlerin merakıyla ve Kürşat'ın dudaklarının heyecanıyla birlikte "Devam et." dedi Kürşat'ın dudaklarına inen bakışlarıyla.
Yaklaşmaya mı yoksa yarım bıraktığı sözlerine mi dedi bunu seçemese de ikisine de duyduğu istek aşikardı.
Dudaklarının birbirine değmesine santimlerden az kalan bir zamanda durdu Kürşat.
"Yan tarafımızda bizi dinleyen bir Fer-İT istemiyorum."
Yüzü allak bullak oldu İnci'nin ve duyduğu kelimeleri birleştirmeye çalıştı, iyice dağılan zihninde.
"Ne?" diye soludu ve kendini toparlayamadan girdi araya Ferit.
"Bir kere bile açmadım gözümü ayol, nasıl anladın?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KURTOĞLU
Romantizm"Önce karaoke barda adımı öğrendin sonra davette benimle karşılaştın ve kamera kayıtlarına baktın. Ya da dur, karşılaştın mı demeliyim?" diye devam etti. Ellerini yanına yaslayarak öne doğru eğildi. Kürşat'la yüzleri arasında en fazla dört parmak me...