Anıl'la arabadaki sohbetimizi simay bozmuş söylene söylene beni eve çıkartmıştı. Sabah bizimkilerle keyifli bir kahvaltıdan sonra anıl'ın beni konağa götürmesi için tekrar yola koyulmuştuk. İkimiz de sessizdik ama anıl'ın sessizliği uykusuz gözlerinden dolayıydı. Sabaha kadar uyumamış olsa gerek ki bu kadar kötü görünüyordu "gece uyumadın değil mi?" Anıl başını olumsuz anlamda salladı "keşke ben kullansaydım" anıl dudaklarını büktü "önemli değil uykusuzluğum araba kullanmamı etkilemiyo" başımı salladım "tamam o halde."
Konağın kapısından girer girmez bizi leyan karşıladı. Elindeki kupayla bir yandan kahve olduğunu düşündüğüm şeyi içiyor bir yandan da kulağındaki telefonla konuşuyordu. Bahçedeki karlar ise temizlenmişti ama yine de kar yağmaya devam ediyordu.
Anıl arabayı park edince leyan telefonu kapattı ve bize doğru yürüdü "hoşgeldiniz" ben leyana gülümseyince leyan da ellerindeki deri eldivenle saçlarımın bir tutamını tuttu "uzaklaşmak sana iyi gelmiş gibi daha iyi görünüyorsun" ellerimi cebime koydum "evet iyi geldi gerçekten". Anıl yanımda durunca bir abisine bir bana baktı "bu uzaklaşma sana yaramamış gibi abicim" anıl başını tuttu "sorma" benim için tüm gece ayakta kalması beni üzmüştü. Korumalar bekleyebilirdi o neden kaldı bilmiyorum ama ona karşı mahçup hissediyordum.
Birden leyan kolumdan tuttu "eylemcim senin abin de baya kibarmış yani o neydi öyle tutturdu eylemi görücem diye adama yok diyorum avazı çıktığı kadar bağırıyor" cık cıklayıp kahvesini yudumlayınca gülümsedim "sinan abim eskiden de öyleydi benimle ilgilenirdi ama sözünden çıkarsam kızardı" leyan omuz silkti "o kızsa ne olur ya resmen içinde psikopat bi sinan daha var" kısa bi gülüş sergiledim.
Leyan elindeki kupayı gösterdi "salep sever misin eylem?" Başımı salladım "bayılırım vallahi" kolumdan tutup çekiştirmeye başkadı "hadi o zaman sana da gidip bir tane yapalım. Bu arada abimle bi ortak noktanız çıktı abim de salepi sever" konağa doğru ilerlerken kahkaha attım "kim salepi sevmez ki?" Leyan da gülerek karşılık verdi "bizim böcekler" tiz bir hii sesiyle "kesinlikle ağzılarının tadını bilmiyorlar" leyan kapıyı açıp benim girmemi bekledi "kesinlikle öyleler" benim peşimden anıl da girdikten sonra leyan kapıyı kapattı.
Leyanla ben mutfakta sohbet edip salep içerken anıl, sarpla birşeyler konuşuyordu ve ikisinin de yüz ifadesi ciddiydi ama daha çok anıl anlatıyor sarp dinliyordu. Daha sonra anıl cebinden kadife bir kutu çıkarıp sarp'a verince sarp da cebine koyup abisini dinlemeye devam etti. Alp nerelerdeydi bilemiyordum ama tarçın ayaklarımın yanında uzanıp mutfakta'ki yerden tavana kadar olan camdan bahçeyi seyrediyordu.
Leyan sözünü bitirdikten sonra ona bir soru yönelttim "tarçın sizi yoruyor mu?" Leyan başını hayır anlamında salladı "deli misin tarçın bana çok iyi geliyor. Bunca zamandır aslında tarçın gibi bir dosta ihtiyacım varmış" gülümseyip tarçına baktım "anlaşabiliyorsan sevindim, genelde evin kapısına biri yaklaştığı zaman havlar içeri almak istemezdi, size nasıl alıştı bilmiyorum?" Leyanın yüzünde tatlı bir gülümseme vardı "valla bilmiyorum ama ben tarçına çok alıştım" gülümsedim "sevindim."
Bu sefer yüzünde yine muzip bir sırıtış belirdi "eee abimle göl evinde naptınız geceniz nasıl geçti?" Gözümün önüne birden karların üzerinde yuvarlanışımız gelince istemeden sırıttım "hiçbir şey" leyan yüzümdeki sırıtıştan sonra bu dediğime inanmazdı ki. Kim olsa inanmazdı. Derin bir nefes verdim "bilmiyorum leyan, anıl'ı çok yoruyormuşum gibi hissediyorum sürekli beni kolluyor ama benim buna gerçekten ihtiyacım yok bunu bi anlasa" leyan saçlarını geri attı "onu yormuyorsun inan bana" tek dudağını ısırıp bana doğru yaklaştı
"eylem, bilmiyorum fark ettin mi ama abim seninleyken mutlu" yarım nefes verdi "eylem abim zor zamanlardan geçti. Eski kız arkadaşı ona ihanet etti o sıralar sürekli babamla annem konusunda kavga ederdi ve abim haftalarca kendini göl evine kapattı. Ama ben onu senin yanındayken iyi görüyorum, abim gülümsüyor." Kaşlarımı ufak bir çattım "ne demeye çalıştığını anlamadım leyan biraz açık olur musun?" Leyan bu sefer bıkkın bir nefes verdi "anlayacaksın sadece bu dediklerimi aklından çıkarma abim senin yanında kendini iyi hissediyor" yutkundum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İLTİMAS
Teen FictionAilesi tarafından evden atılıp babannesi ve dedesinin yanında büyüyen bir kız. Yıllar geçip tek başına kaldığında tek bir telefonla bütün düzeni bozulur ve bu saatten sonra bozuk olan sadece düzeni değildir