Keyifli okumalar.
.
Hayatımda o kadar şey yaşadım ki... Ne tecrübeler edindim yaptığım hatalardan. Hayatı kendi kendime öğrendim. Demir Ares'a, yani kardeşime sahip çıkarken ne çok zorluk çektim.
Hala da yaşıyorum, hala zorluk çekiyorum... Ben hala acı çekiyorum.
Ruhum can çekişiyor, bazen bedenim bana ağır geliyor. Kendime diyorum sabret diye. Sabret ki güzel günler gelecek.
Umutlanıyorum. Herşey düzelecek derken illa birşey çıkıyor. Bir daha acı çekmeyeceğim diyorum, daha da beterini yaşıyorum.
Şimdi karşımda bana hayal kırıklığıyla bakıyordu, aslında benim o şekilde bakmam gerekmiyormuydu.
Bana acı çektiriyordu o. Unutmak için herşeyi yaparken karşıma çıkması... Bu kadar açı çektirdiğin yetmezmiydi be adam?
"Gülüm deme."diyebildim karşımdaki adama ithafen.
"Niye."dedi. "Gülün ömrü az olur diyorlar. Bu yüzden mi?"
Ben hala ona bakarken o gözlerini yanımdaki Demir'den çekmiyordu.
"Yiğit!"dedim adını uyarır biçimde söyleyerek. "Sen istedin böyle olmasını."diye devam ettirdim kendimi.
"Ben mi istedim?"diye bir anda yükseldi. "Lan beni dinlemedin sen. O kadar peşinde koştum. Bir açıklama yapmama dahi izin vermedin anasını satayım."
"Açıklama yapacak durumdaymıydın lan sen."diye bende yükseldim ona karşı. Yanımda abiler var diye Yiğit'le tartışmak istemiyordum ama zorlayacaktı belliki.
"Allah belanı versin senin."dedim gözümde canlanan görüntülerden sonra. Bana bunu yaşatmaya hakkı yoktu.
"Allah senin bin belanı versin tamam mı Yiğit."dediğimde acı çekermiş gibi baktı. Öyle bir baktı ki şuan gidip sarılmak istedim ona. Ama gidemezdim. Gururumu yerler altına alamazdım. Gururum sevgimden daha da üstteydi.
"Versin lan. Allah benim belamı versin Öykü." Bakakaldım öylece orada. Uzun zaman sonra adımı onun adından duymuştum.
"Ama beni dinlemeliydin sen. Lan benden sonra hayatına devam etmişsin sen. Ben öyle olamadım. Kimseyi alamadım lan kalbime."
"Sen gitmişsin şuradaki lavuğa."diye eliyle bir yeri işaret etti. Oraya baktığımda Demir'i gördüm. Aramızda birşey olduğunu anlamıştı ve uzaklaşmıştı. Poyraz'da yanındaydı ve ikisinin gözleri de bizim üzerimizdeydi.
"Gitmedim lan."diye bağırdım sonunda bende onun gibi. "Senden sonra kimse olmadı be adam! Gelmiş karşıma hesap soruyorsun. Seni o gece o kadınla gördüğümde bile hesap vermedin bana. Ne hakla?" Patlama noktasına gelmiştim artık. "Ne hakla ha ne hakla hesap soruyorsun sen şimdi bana?"
Devam ettim. "Benim sana hesap sormam gerekmezmi? Beni o durumda bıraktığın için benim sana hesap sormam gerekmezmi ha?"
Sustu. Sadece sustu. Az önce bana hesap soran adam gözlerinde gördüğüm yıkıma rağmen sustu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAVAŞÇI
Roman pour Adolescents8 yaşında anne babasını kaybeden kız. Büyümüş asker olmuş. 8 yaşına kadar ona eziyet eden aile gerçek ailesi değilmiş. ●Komutan Öykü'nün hikayesi ... "Öykü tebrik ederim yüzbaşım."dedi albay bana bakıp sırıtarak. Göz ucuyla Fırat binbaşı...