—
Bakın, ben romantik bir kadındım. Bu konuda şansım çok yaver gitmemiş olsa da romantik her şeye ve her türlü ilgiye kapım sonuna kadar açıktı. Tabii buna bir sapık tarafından kapımda bırakılan güller dahil değildi.
Şu an sanki ruhumu sömürmeye çalışırcasına bir saniyeliğine dahi olsun gözlerini benden ayırmayan birileri de dahildi buna.
Belki de romantik birisi olduğumu söyleyerek kendimi kandırıyordum çünkü her seferinde, bakışlarına bir saniyeden fazla karşılık verememiştim. Her seferinde diyorum çünkü gerçekten de Kaya'nın bana bakmadığı bir saniye dahi olmamıştı. Ya da en azından ben öyle düşünüyordum.
Her konuştuğumda, her hareket ettiğimde ve savcı her adımı söylediğinde. Evet, Kaya'nın bilmediğim bir sebepten ötürü gözünü dikip bana bakması yeterince kötüyken, bunu savcının karşısında ve ben her ona baktığımda hafifçe sırıtarak yapmasına diyecek bir şey bulamıyordum.
Derdi beni korkutmaktı, bunu zaten biliyor ve bir noktada korktuğumu da kabul ediyordum fakat bu tehlikeliydi. Kaya'nın bu noktada yaptığı şey her ne ise, tehlikeliydi.
Bazen gerçekten oturup çenemi kapalı tutmalıydım. Günün sonunda benim işim Elif'i canlı bulmak ya da ölü Elif'i savunmaktı, Kaya'yla dur durak bilmeyen atışmalarımızın ise bu davayla alakası yoktu.
Daha önce defalarca kez dediğim gibi, bu adam benim başıma büyük bir bela açacaktı.
Tam şu anda her zaman olduğu gibi kendimi suçlarken aslında bu sefer hatanın bende olmadığını biliyordum. Bu sefer sorun bende değil, müvekkilimdeydi ve kendisiyle birazdan hoş(!) bir sohbet edecektim, fakat öncesinde bana doğru sırıtarak gelen ihtiyarla uğraşmalıydım. Daha doğrusu, o benimle uğraşacaktı.
Kendi akıl sağlığım için Kaya hakkında bir karar vermiştim ve son bir haftadır kendisinin yüzüne bakmıyordum. Daha önce de dediğim gibi, mantıklı kararlar veren ya da akıllı düşünen birisi değildim, Kaya'nın durmadan etrafımda olması benim için büyük bir tehlike teşkil ediyordu ve istediğim son şey, daha fazla rezil olmaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Oyunbozan
Romance"Bu yasak ateşi sen yaktın, Defne," Kaya'nın parmaklarının tersi kolumu okşamaya devam ederken sıcak nefesini omzuma üflemişti. "Ve benden söndürmemi bekleme. Eğer ki bir gün söndüren kişi sen olursan da, inan bana, bu sefer yangını çıkartan kişi be...