KANLI LOTUS

17.Bölüm

23.12.2023 Cumartesi
Ülkemizde 12 tane şehidimiz var. Gerçekten içim kan ağlıyor, Allah ailesine sabır versin. Biz belki tam olarak yaşamadık bir şeyleri onların acısını da tam olarak anlayamayız. Gerçekten kelimelerin tükendiği yerdeyim içim kan ağlıyor.😓 Allah şehitlerimizin ruhlarını şad eylesin ,cennetin en güzel yerlerini onlara mekan eylesin. (Yanlış bir şey yazmışsam lütfen kusura bakmayın. Çok iyi değilim bu aralar yazım hatalarım olabiliyor. )

Şimdi intikam vaktiydi. Kurbanımın odasına girdiğimde ise  yaptıkları şeylere rağmen, nasıl  bu kadar nasıl rahat uyuyabiliyorlardı. Aldıkları o kadar çocuğun kanı ,insanların kanı, ruhları hala rahata ermemişken , onlar nasıl rahatlıkla uyuyabiliyorlardı. Bugün halkımın biraz daha ruhlarının rahatlamasını sağlayacağım.

Normalde ben çok iyi bir insandım, kötü doğmama rağmen! ama bazen ,gerçekten kötü olmak gerekir değil mi.

Kurbanım ise gözlerimin önünde süslenmiş yatağında çok rahat bir şekilde uyuyordu. Şimdi rahatını bozma vaktiydi. Kendimi ve güçlerimi çok fazla zorlayarak Luke'nin  odasına kimsenin fark etmeyeceği büyük bir koruma kalkanı yaptım.

Şimdi insanlara göre kötü güçlerimi ama bana göre muhteşem olan güçlerimi kullanma vaktiydi.
Ben her zaman karanlığın çocuğuydum. Zihnime odaklanıp Asitra'nın askerlerinden daha doğrusu azap çektirenlerini çağırdım.

Bu kadar güzel uyurken uykusundada azap çektirmeliyim öyle değil mi.!
Yanıma kara bir balçıktan oluşan ,gözleri kıpkırmızı iki Asitra azap çektireni gelince,
çok sert bir tonda,

En büyük kabuslarını yaşatın ona, halkımın yaşadığı eziyetleri teker teker etlerinde hissetsin, bütün etlerini sökün ölüp ölüp tekrar dirilsin.

Emrini duyan azap çektirenler hemen Luke'nin zihnine girdi .

Birkaç dakika geçti geçmedi ki .
Luke'nin yüzü olağanca bir şekilde garip şekiller almaya başladı.vücudu titriyor nefes alması zorlaşıyordu sanki.
Bu da demek ki azap çektirenler görevlerini yerine getiriyordu.

Azap çektirenlerin işi 5-10 dakikaya biterdi, o zamana kadar da Yeong da gelmiş
olurdu.

5-10 dakika bana sanki bir dakika gibi gelmişti.
Yeong karşıma geçip,

Ciddi bir ses tonuyla,

"İşte getirdim . Dediğin gibi hiç fark etmedi, dediğin ilacı da kullandım.
Ancak sabah fark eder kaybolduğunu."

Sonra yüzünü şirin bir şekilde gösterip ,
"Şimdi izin verirsen birazcık da ben işkence yapabilir miyim?"

"Azap çektirenlerin işi şimdiye bitmiş olmalıydı. Biraz beklemelisin kendine geldiğinde işkencelerin en iyisini yapacağız. O zaman sen de ne istersen yaparsın."

Yeong mutlu bir yüz ifadesi ile bana bakarken,

Luke'nin yüzünden siyah dumanlar çıkarak azap çektirenler gün yüzüne çıktı. Onlara emir verip ,tekrar Asitra'ya gönderdim.

Yeni yeni uyanmaya başlayan Luke sanki ruhu çekilmiş gibiydi. (Bu yaptıkları yanında az bile de neyse)

Karşısında beni görünce ise ilk önce şaşırdı.
Korkmuşluğun etkisi ile,

"Bu saatte odamda ne yapıyorsun çocuk, ölmeyi hak ettin." Deyip bir hışımla bütün hıncını benden almak istediyse de

Güçlerimle Luke'yi duvara itip hareket edememesi için büyü yaptım.

Alaycı ve tiksinir bir tavırla,

"Ah beni tanımaman ne kadar üzdü bilemezsin Luke!"

Luke ise ne dediğimi tam anlamadığı için kaşlarını çattı.

"Ah ne kadar kabayım ilk önce kendimi tanıtmalıyım değil mi.

Ben yüzyıllar önce hiç acımadan katlettiğiniz halkın  kraliçesiyim. Kanlı Lotus'un Kraliçesiyim."

Şimdi Luke'ye baktığımda ise gerçekten korkmuş görünüyordu ,adeta göz bebekleri titriyordu.

Ama bu ne ki birazdan yaşayacakları bunun yanında sinek ısırığı bile kalmayacaktı.

"Sen şimdi hatırlamazsın ,sana teker teker suçlarını açıklayayım.
Ülkemin değerli taşını çalıp, bu da yetmezmiş gibi halkımı katlettiniz.
Sırf halkım daha çok acı çeksin diye ilk önce çocukları işkence vere vere öldürdünüz ,sonrası ise halkımın tümünü öldürdünüz.
Ülkemde yaşayan bütün türleri hiç acımadan kana buladınız.

Hem de hiçbir suçları yok iken" 🤬

Elimde küçük bir ateş topu oluşturup, Luke'nin çenesini tutup o ateş topunu Luke'nin ağzına gelecek şekilde koyup , ateş topuna ,
yak, iliklerine kadar yak , yavaş yavaş kül et" emrini verip. Luke ne kadar debelense de ağzından içeriye atıverdim.

Bu ateş topu ben ona işkencemi bitirinceye kadar içten içe ateş verecekti, iliklerine kadar yakacaktı . Yeong'un  bana getirmiş olduğu kılıçla Luke'nin her bir tarafını çizmeye kollarını kesmeye başladım. Bir yandan da konuşuyordum .

"Senin bu çektiğini acılar benim  halkımın çektiği acılar , çektiği işkenceler yanında ne ki Luke. "

Hırslandıkça kılıcı daha hızlı sallıyor,
içimdeki bütün intikamı ve hırsı bu şekilde geçirmeye çalışıyordum. 
Bu intikam hırsı ben ölmedikçe asla sönmeyecekti. Karşımda yaptığım şahesere baktığımda ise kolları kesilmiş , içindeki ateş topu her bir tarafında gezip dayanılmaz acılar çektirirken, her yerinden kanlar da  akıyordu .
Ama bu da bana yetmiyordu. En son yaptığım ve yeni keşfettiğim en etkili zehirlerimi Luke'nin üstünde denemek ne güzel olurdu.(Doğru söyle Lavinya deney için Luke'yi kullanacaksın değil mi?)

Pisikopat bir  yüz ifadesiyle,
"O zaman hiç vakit kaybetmeden deneyelim öyle değil mi!"

Zehirli kurbağaların özünden yaptığım ve insanı iliklerine kadar acı çektiren,jemiklerini yavaş yavaş eriten bir zehirdi.

Zehri cebimden çıkarıp Luke'nin çenesini tutup, zehri ağzına döktüm. Zehirle biraz zaman acı çektikten sonra ise elimdeki kılıcı kalbine gelecek şekilde sapladım. Kulağına eğilip son sözlerimi söyledim

"Asitra'ya gittiğinde benden selam söyle Luke  😏
Çünkü asla ruhun huzura kavuşamayacak, her zaman acı çekeceksin ve asla bir daha doğamayacaksın."

Tam arkamı dönüp gidecekken, önüme birden Yeong atladı, bana çok sinirli bir şekilde bakıyordu.
Ne oldu der gibi kaşımı kaldırıp,

"Hani ben de işkence edecektim bu haksızlık hemen öldürdün.🤬
Hep sen işkence çektirdin bir kere bile işkence yapamadım deyip gözlerini doldurdu. 🥺 ( Liyana yiyongu da kendine benzetti.)

"Gerçekten mi Yeong şimdi mi yani.!

Yok ise yüzüme asla vazgeçmeyecek bir şekilde bakınca pes edip,

"İstersen Asitra'ya gidip Harold  hem de Luke'nin ruhuna işkence yapabilirsin.
Ama çok fazla kalırsan senin de ruhun orada kalır ona göre.

Ve gelip kurtarır mıyım düşünür gibi bir ifade yapıp bilemiyorum 😏"

Yeong ise  kendinden emin bir şekilde

"Sen bana kıyamazsın Lavinya."

Heyecanlı bir sese bürünüp,

"Hadi gönder patilerim kaşınıyor."

Sesini birden üzgün bir tona getirip
"Arkadaşlarımın, kardeşlerimin intikamını almak istiyorum.

Şakayı bir yana bırakıp Yeong'u Asitra'ya gönderdim.

Şimdi ise sabahki kopacak curcuna'yı istekle ve büyük bir  heycanla bekliyorum.

Kendinize çok iyi bakın, bu aralar çok iyi hissetmiyorum o yüzden belki bazı zamanlar bölüm atamayabilirim. Siz de dikkat edin benim gibi hastalanmayın.