Küçük yaştan Eroğlu konağında yaşayan Güneşin tek hayali Harun Eroğlu olmuştur yıllarca. Bir gün kader onun yüzüne güler ve bu hayalini gerçek kılar. Eroğlu konağına gelin gider...Ama her şey hayalettiği gibi değildir.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Selam canlarım 🤍🌷
Yorumlar ve oylarınız için çok teşekkür ederim 🤍🌷
Yavaş yavaş kocaman bir aile oluyoruz 🌷🤍
Bölüm şarkısı: Ed Sheeran Perfeck 🤍🌙
Yazardan...
O günün gecesi Berzan ve Güneş aynı yatakta uyumanın sonucu yine kendilerine engel olamayıp yaklaşmıştılar. Berzan iyleşinceye kadar Güneşten uzak kalacağım diye ne kadar söz versede genç kız tek bir lafıyla yoldan çıkartıyordu adamı.
Berzan üstü çıplak altında eşorfman kolları arasındaki Güneşi öperken Güneş de aynı şekilde tüm içtenliğiyle karşılık veriyordu kocasına.
İkisininde hayatı düzende değildi , sorumlulukları ve yapacakları varken birbirlerine sığınmakla huzur buluyorlardı anca. Çünkü bir arada oldukları sürece tüm dünyayı unutuyorlardı.
Şimdi gecenin en karanlık anında ,tüm konak uyumuşken rahat rahat doymak istemişlerdi birbirlerine. Sorgulama falan yoktu artık aralarında. Berzan Güneşi rahatsız etmemek için kendi isteği ile ona gelmesini bekliyordu. Güneşte fazla bekletmiyordu kendisine sırıl sıklam aşık olan kocasını. Bulduğu her fırsatta bir çocuk gibi yanında bitiyordu. Kumaş geceliğinin kolları aşağı sarkmışken Berzan onu tamamen çekip göğüslerine dokunmamak için zor tutuyordu kendini. O kadar fazla öpüşmüşlerdi ki , ikisininde dudağı şişmişti. Ara sıra nefes almak için ayrılıp birleşiyorlardı tekrar.
Genç kız ilk defa bu denli yaklaşmıştı kocasına. Onun çıplak sırtına istediği gibi dokumak , okşamak, dilediği kadar öpmek bu hayatta ona sunulmuş en güzel anlardan biriydi .
Dilleri arsızca birbirle dans ederken , öpücük sesler boş ve kocaman olan odanın duvarında yankılanıyordu.
Sevişiyorlardı.
Bir ayı doldurmayan berdel evliliğinde normal bir gelişme olmasada gerçek olan buydu.
Alt dudağını son kez yavaşça ısırıp nefes alma ihtiyacı duyduğunda Güneş dudaklarını adamın dudaklarından çekip açtı gözlerini.
Berzan o sırada boş durmadan boynuna yönlendi altında küçücük kalan bedenin. Bu kadar saf ,temiz ve masum bedeni aklını başından alıyordu , kaba olmamak için zor tutuyordu kendini.
Oysa nasıl da zordu bir kendisi bilirdi sadece.
O kadar küçük kalıyordu ki , büyük cüssenin yanında.Öperken bile kıyamıyordu. Dokunmak istiyordu ama...Tüm uzuvlarına en sert şekilde dokumak , öpmek,okşamak.
Her zerresine aşıktı Güneşin. Her zerresine...
Islak dudakları önce beyaz boynunu narin bir öpücük bıraktı. Ardından hafifçe dudakları arasına alıp emmeye başladı.
