Medya; Maral'ın elbisesi, temsilidir."Ben bir kuş değilim ve hiçbir ağ beni kapana kıstıramaz."
-Jane Eyre (alıntı)💫💫💫
Bölümü biraz geciktirdim ama telafi etmek için 2 bölüm atıyorum. Özellikle 2. bölümü biraz daha uzun tuttum, umarım beğenirsiniz. Düşüncelerinizi yorumlarda belirtmeniz ve beğeni atmanız beni çok memnun eder. Sizleri seviyorum 💞
**********Babam ile konuştuğum günün ardından sadece bir gün geçmişti.
Bugün Berivan ve Sinan'ın nikâhı vardı. Dün Baran'a çok sinirlenmiştim, kendi kendime. Bunu elimden geldiğince belli etmedim, yani en azından ben öyle sanıyordum.
Sıradan bir gün gibi davranmıştım. Gerçi bu eve geldiğimden beri pek sıradan günler yaşadığım söylenemezdi.
Her gün ayrı bir aksiyon yaşanıyordu.Bugün ise tahminimce sabah kahvaltı edecek, erkekleri işe uğurlayacak ve sonrasında hazırlanıp nikâha gidecektik. Bu plan gayet normaldi. Kenan Ağa ve Ümmühan annenin haberi olmasa da, bu plana kendimi dahil etmiştim.
Fakat, sabah kahvaltıda içtiğim çayın boğazımda kalmasına sebep olan birşey olmuştu. Maalesef ki Baran, bugün şirkete erken gitmeyeceklerini söylemişti. Öğlen gideceklerdi.
Ne yapacağımı şaşırmıştım, o evdeyken nikâha gitmem mümkün değildi. Babama geleceğimi söylemiştim. Zaten nikâhta kimse olmayacaktı. Ümmühan anne ve Kenan baba dışında sadece bizim aile olacaktı. Aslında gitmem hiçbir sorun teşkil etmiyordu. Ama ben bunu Baran'a sormaktan azıcık korkuyordum. Çünkü, çok değil sadece 1 gün önce bana kendince yasak koymuştu.
Benim ise yapacağım tek şey, kendi isteklerimi göz önünde bulundurmaktı. Ben onu kölesi değildim. Babamı görmek istiyordum ve görecektim.
Kahvaltı sonrasında Ömer ve Baran çalışma odasına çıktılar.
Hızla hazırlanıp, Baran'a görünmeden evden çıkabilirsem çok iyi olurdu. Ümmühan anneyi ikna edebilirdim. Kenan baba konusunda bir fikrim yoktu ama babam ile konuştuğumu söylersem belki olumlu bakabilirdi. Umarım bana tepki göstermezdi.Bunları düşünürken sofrayı çoktan toplamıştık. Asude'ye tüm düşündüklerimi anlatmıştım. Arkamı kollayacaktı, ben odadan çıkmadan önce Baran'ı kontrol edecek ve nerede olduklarını bana haber verecekti. Böylece bende gizlice evden çıkacaktım.
Düşüncelerimi uygulamaya koyulmak için avluya son kez göz gezdirdim ve merdivenleri hızla çıkmaya başladım.
Sonunda girdiğim kapı ile odaya ulaşınca derin bir nefes aldım.Hemen hazırlanmam lazımdı. Dün geceden hazırladığım elbisemi dolaptan aldım. Yeşil, uzun kollu ve dizimin altında biten bir eteğe sahip sade bir elbise idi. Sadece nikâh kıyılacağı için abartıya gerek yoktu.
Elbisemi giyince aynanın önüne geçtim, gayet güzel olmuştu.Çekmeceden siyah kadife kutuyu aldım. Ucunda zarif, yeşil bir yakut taşa sahip kibar bir kolyeydi. Babamın hediyesi idi. En kıymetli ve en sevdiğim kolyemdi. Saçlarımı omzuma aldım ve kolyeyi boynuma taktım. Bu elbiseye çok yakışmıştı.
Saçlarımı tekrar sırtımdan aşağı bıraktım, toplamayacaktım.Kapıdan gelen ses ile tam tedirgin olacaktım ki, Baran'ın kapıyı çalmayacağı aklıma geldi. Ufak bir rahatlamanın ardından seslendim.
"Gelebilirsin"
Açılan kapının ardından görünen Asude idi.
"Maral, Ümmühan hanımlar birazdan çıkacaklar. Baran Ağam da hâlâ çalışma odasında."
![](https://img.wattpad.com/cover/314572313-288-k399397.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ruh-u Revan
Novela JuvenilUrfa'da güneşin sıcağında yanan tek şey suya muhtaç toprağı değildi, yüreklerde sıcaktan nasibini almış olabildiğine yanmıştı . *************** Yapılan bir hata sonucu Maral hayatını tamamen değiştirecek olan berdele mecbur bırakılmış, ona karşı hiç...