Atlas'dan
Ben nasıl bir maldım kız az daha anlayacaktı. Hemen marketten siyah bir diş fırçası aldım ve o sırada aklıma evde hiç kız kıyafeti olmadığı aklıma geldi. Kasada diş fırçasını ödedikten sonra marketin yanındaki kadın giyim mağazasına girdim. Yosun büyük ihtimal s beden giyiyordu çünkü zayıf bir bedeni vardı. Bol kıyafetler sevdiği için iki tane sweatshirt iki tane de eşofman altı aldım.
...
Eve ses çıkarmadan girip merdivenlerden çıktım ve Yosun için aldığım kıyafetleri kendi dolabıma yerleştirdim. Lavaboya geri döndüm ama kapı açıktı ve Yosun yüzünü yıkıyordu.
Arkadan beline sarıldığımda bedeni gerildi.
Yosun'dan
Belime sarılan ellerle irkildim. Bu Atlas'dı. Ellerimi havluya kuruladım. Biraz rahatsız olmuştum. O da bunu anlamış gibi ellerini belimden çekti. Ona doğru döndüm ve elindeki diş fırçasını aldım o da kendi diş fırçasını aldı ve ikimizde aynanda dişlerimizi fırçalamaya başladık.
...
Atlas kahvaltı hazırlıyordu. Ben de yardım etmek istedim. Yanına yaklaştım
"Ben de yardım edebilirim miyim?"
Yeşil gözlerini bana çevirdi.
"Tabi salatalıkları doğra güzelim"
Salatalıklardan iki tane aldım ve güzelce yıkadım ve kesme tahtasında doğradım.
...
Kahvaltı hazırdı son olarak Atlas yaptığı menemenide sofraya koydu. Sandalyeye oturdum o da kendi sandalyesini yanıma çekip oturdu. Hiç iştahım yoktu. Yemek istemiyordum zaten aç değildim.
"Hadi yesene güzelim"
"Aç değilim"
"Olmaz öyle yemen lazım"
Ekmeği menemene batırdı ve bana uzattı. Kafamı istemiyorum anlamında salladım.
"Hadi Yosun benim için"
Onu kırmak istemiyordum. Onun için kabul ettim.
"Tamam ama çok yemem"
"Kabul"
Elindeki ekmeği ağzıma tıktı ve bir kaç domates salatalık daha yedirdi. Ağzım tıka basa dolu olduğu için zorlukla konuştum. Aynı zamanda elimle ağzımı kapadım.
"Tomam yoter bu kador"
"Ama daha çok az şey yedin"
Dedi ve bir domatesi daha ağzıma tıkacakken elini tuttum. Bunu yapmam onu sevindirdi. Agzimdakileri yuttum ve konuştum.
"Doydum biraz daha yersem kusarım"
Yüzü düştü.
"Beğenmedin mi?"
Ellerimi hayır anlamında salladım.
"Yok yok çok güzel olmuş sadece doydum"
Tekrar kocaman gülümsedi ve ellerimi avcunun içine aldı.
"Bu gün beraber dışarı çıkmaya ne dersin hem belki hatırlamana yardımcı olur "
Çok düşünceliydi ilk defa biri bana bu kadar ilgi gösteriyordu.
"Olur gidelim ama nereye?"
Biraz düşündü ve bir fikir bulmuş gibi heyecenla bana döndü.
"Lunapark'a ne dersin?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Herşeye Ters
Romanceİzmir'den İstanbul'a gelen Yosun yeni okuluna merhaba der . Aynı zamanda serseri bir çocuğa da merhaba demek zorunda kalır. Bu çocuğun hayatına balıklama atlayacağından habersizdir. İstanbul'un işlek bir sokağında 1+1 bir ev tutar. 18 yaşındaki bu k...
