"İlerde?"
"İleride işte. Bizim hep ilerimiz olcak dimi aşkım? Hiç ayrılmayalım"
"Olsun bebeğim"
...
Kahvaltımızı yapmıştık. Okula gitmemiz gerekiyordu ve bu gün lanet tarih hocası sınav yapacaktı. Ben ise hiç bir şey bilmiyordum.
Üstüme okul kıyafetlerimi giydim. Göz altlarıma biraz kapatıcı sürdüm ve pudra geçtim. Dudağıma biraz tint sürüp yanaklarıma ve burun ucuma biraz allık sürdüm. Son olarak rimelimi ve eyelinerımı çektim. Atlas her zaman ki gibi çok yakışıklıydı.
Tek sorun bu gün okul gömleğinin bir kaç düğmesini iliklememesiydi. Hemen yanına gittim
"Atlas aşkım"
"Efendim güzelim"
"Düğmelerini iliklemeyi unutmuşsun"
Onun cevap vermesini beklemeden düğmeleri iliklemeye başladım. Bittiğinde gülümseyip yüzüne baktım
"Sen bu gün fazla mı yakışıklısın acaba?"
"Bende sana onu soracaktım. Sen bu gün fazla mı güzelsin acaba?"
Gülerek saate baktım. Biraz daha oyalanırsak geç kalacaktık.
"Hadi gidelim geç kalacağız"
Apartmandan aşağı indiğimizde Atlas'ın motoruna bindik. Atlas kafama kaskı taktı.
"Atlas bana ne zaman kask alacaksın böyle olmaz. Sen tak bunu"
"Tamam alacağım aşkım ama öncelikle sen korunmalısın. Zaten minnacık bir şeysin yemekte yemiyorsun"
"Sende zürafa gibisin maşşallah"
Atlas motora bindi ve motoru çalıştırıp sürmeye başladı. Kollarımı Atlas'ın beline doladım. Atlas tek eliyle iki elimi de tuttu.
Ellerimi bedeninde gezdirince gülerek ellerimi tek eliyle tuttu.
"Rahat dur!"
Aynısını tekrarladım
"Yosun sapık mısın sen?"
Güldüm
"Senin sapığınım"
Okula geldiğimde motordan inip okula girdik. Sınıfa hoca gelmemişti. Yerlerimize geçtik. Nedense herkes bana bakarak fısıldaşıyordu. Atlas da bu durumu farketmiş olacak ki onlara değişik değişik bakıyordu. Yanımıza Poyraz geldi ve konuşmaya başladı.
"Yenge bir tane çocuk geldi Yosun benim sevgilim falan dedi biz de Doruk'la çocuğu bir güzel dövdük gitmek zorunda kaldı. O kim?"
Atlas yumruğunu sıraya vurduğunda yerimde sıçradım. Birden ayağa kalkıp bağırdı
"O piçi hanginiz tuttu lan!?"
Herkes birbirine korkuyla bakıyordu. Sınıfta bir an ölüm sessizliği olmuştu. Atlas tekrar bağırdı
"Bir şey soruyorum! Hanginiz tuttu o ibneyi!"
Atlas'ı sakinleştirmek amacıyla elini sıkıca tutup fısıldayarak konuştum
"Atlas lütfen sakin ol. Aşkım önemsiz bir şey sakinleş buradayım!"
Elimi bırakıp bana döndü.
"Sen karışma Yosun!"
Evet sinirimin patlama anı gelmişti.
"ATLAS GEÇ OTUR ŞURAYA KAFANI KIRARIM ŞİMDİ!"
![](https://img.wattpad.com/cover/360745863-288-k67375.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Herşeye Ters
Roman d'amourİzmir'den İstanbul'a gelen Yosun yeni okuluna merhaba der . Aynı zamanda serseri bir çocuğa da merhaba demek zorunda kalır. Bu çocuğun hayatına balıklama atlayacağından habersizdir. İstanbul'un işlek bir sokağında 1+1 bir ev tutar. 18 yaşındaki bu k...