76.Bölüm

14.5K 591 359
                                    

Medya : Nurşen Demirhan

Selamlar, ben geldimmm💙

Umarım keyifle okuyacağınız bir bölüm olur. Yeni bölümü okurken satır aralarında yorumlarınızı esirgemezseniz de çok mutlu olurum.

Bölüm duyurularını ve alıntılarını Instagram üzerinden paylaşıyorum arada bir kaç spoi de veriyorum takip ederseniz çok sevinirim 🙏

Instagram : zeryaofficial

Keyifli Okumalar... 💙


**Zerya Arslanoğlu'ndan**

Şüphesiz bu hayatta bana en çok ne olmayı sevdin diye sorsalardı kesinlikle anne olmak derdim. Anne olmak öyle kelimelerle anlatılacak bir duygu değildi. Ne desem bu mükemmel duygu karşısında yetersiz kalırdı.

Anne olmak çocuğunu kendinden bile önde tutmaktı. Anne olmak çocuğunun tırnağına bir çizik bile değmemesi, canının yanmaması için kendimden vazgeçmek demekti. Anne olmak artık sadece onların güzel bir hayatı olması için yaşamak demekti.

Daha önceleri bu duyguları bilmezdim, tanımazdım. Şimdi ise hepsini çok iyi biliyor ve tanıyordum. Çocuklarım için yapamayacağım şey yoktu. Bunu şuan karşımda duran oğluma baktığımda bir kez daha anlıyordum. Anne olmak gerçekten tarifi imkansız bir mutluluktu.

Doğum yapalı üç gün olmuştu. Oğlum erken doğduğu için bir kaç gün küvezde kalması gerekiyordu. Ne kadar şuan onu kollarımın arasına almak istesem bile sağlığı için buna katlanmak zorundaydım. Dedim ya anne olmak böyleydi işte. İyiliği için ondan uzak bile kalabiliyordun.

Baran ve Eslem çok şükür normal ve yolunda bir doğum süreci geçirdikleri için direkt ertesi gün taburcu olmuştular. Hafif ağrılarımdan dolayı onları istediğim gibi ziyaret edemesemde Baran dakika başı yanımıza gelerek bizimle de ilgilenmişti.

Aynı günde hem baba hemde amca olduğu için o kadar mutluydu ki her yüzüne baktığımda gözlerinin içi gülüyordu. Baran Arslanoğlu'na baba olmak sandığımdan fazla yakışmıştı. Hoş Arslanoğlu erkeklerine yakışmayan bir şey de yoktu.

Camın arkasında ki küvezin içinde uyuyan oğluma bakarken ikizlerimi de özlediğimi hissettim. Hastane ortamını sevmediğim için onların buraya gelmesini istememiştim. Karşılarında yorgun argın bir şekilde olmak istemiyordum. Aksine kucağımda kardeşleriyle konağa gittiğimde bizi görsünler istiyordum.

Bu kısımda çok şükür ki Eylül ve Deniz çocuklarımla çok iyi ilgileniyordular. Eylül zaten çocuklarımı kendi kızından ayırmadığı için gözüm asla arkada değildi. Yanında Deniz de olunca gönlüm fazlasıyla ferahtı.

Omzuma dolanan kollarla yüzümde oluşan tebessüm daha da büyüdü. İşte sevdiğim adam da sonunda gelebilmişti. Bir kaç işi nedeniyle yarım saatlik bir ayrılığın ardından tekrardan yanıma gelmişti.

"Okyanus gözlüm."dedi saçlarıma dudaklarını bastırarak.

Bakışlarımı oğlumdan çekmeyerek iyice kocama yaslandım. "Oğlumu artık kucağıma almak istiyorum."

Doğumdan sonra emzirmek adına bile kucağıma alamamıştım. Çünkü erken doğum nedeniyle bir kaç değeri düşük çıktığı için anında küveze alınmıştı. Sütümü de şuan sadece biberon aracılığıyla içebiliyordu.

Oğlumun sıcaklığını daha tam olarak hissememiştim bile.

"Biliyorum Zerya'm ama az kaldı. Yakında istediğimiz gibi kucağımıza alabileceğiz."

ZERYA(BERDEL)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin