79.Bölüm

14.6K 633 219
                                    

Medya : Arslanoğlu Konağı

Selamlar ben geldimmm

Size fazlasıyla her anı dolu dolu bir bölümle geldim. Ne ararsanız var yani. Bölümde satır aralarında yorumlarınızı eksik etmezsinizde çok mutlu olurum. Bölüm sonunda görüşmek üzere.

Keyifli Okumalar...💙

Instagram : zeryaofficial

**Zerya Arslanoğlu'ndan**

"Hayır oğlum, sakın onu yemiyorsun. Ne dedim sana tarak yenmez."

Hızla ilerleyerek yerde bağdaş kurarak oturup tarak'ı ağzına sokmaya çalışan oğlumdan aldım. Yemediği bir ben kalmıştım.

"Anee! Veeğ!"diye bağırarak anında kaşlarını çattı.

"Anneye bağırılmaz."dedim tarağı el çabukluğuyla saklayarak.

Gerçekten olur olmadık her şeyi ağzına sokması beni fazlasıyla geriyordu.

Hazer bey benden istediği verimi alamamış olmalı ki yönünü arkası dönük telefonla konuşan babasına çevirerek ona doğru emeklemeye başladı.

Satıcılığına alışmıştım artık.

Saat gece yarısını çoktan geçmişti ama ne Hazer uyumak biliyordu, ne de Boran'ın telefonda ki işleri bitmek biliyordu.

Oğlum babasının paçasına yapışarak her zaman ki çirkefliğiyle bağırmaya başladı. "Ba-baa anee!!"

Kendince beni babasına şikayet ediyordu.

Boran elinde ki telefonuyla bakışlarını aşağıya eşofmanın paçalarını çekiştiren oğluna çevirdiğinde gülmeden edemedim.

"Ba-baa! Yeye veeğğ!"

Tarak'ı hâlâ bir yemek olarak görmesi gerçekten sinirimi bozuyordu.

"Bir dakika oğlum."dedi Boran hâlâ paçasını çekişteren küçük oğluna karşı.

"Ba-baağ!"

"Peki dediğin gibi yapalım o hâlde-" telefonu geri çekerek tekrar bakışlarını Hazer'e çevirdi. "Babacığım bana bir dakika ver alacağım seni kucağıma."

Boran'ın konuştuğu kişi onun için önemli bir işin aracı olmalı ki daha fazla dayanamayıp oğlumun yanına doğru ilerleyip bir şey demesine izin vermeden kucağıma aldım.

"Anee!! Yeye veeğ!"

"Oğlum sen acıktın mı?"diyerek yatağın kenarına oturdum.

Hazer sonunda derdini anlatabilmenin mutluluğuyla hızla kafasını salladı. "Yeyeğğ!"

Yemek demek istemesi bile fazlasıyla acıktığını belli ediyordu. Oysa ki daha bir saat önce emzirmiş, iki saat önce de atıştırmalık püre maması vermiştim.

Elimi üstümde ki pijamanın düğmelerine götürerek çözmeye başladım. "Süt vereyim mi oğluma?"

"Veeğğ!" Resmen gözleri ışıldamıştı.

Pijamamın üst kısmını açtıktan sonra göğsümü açığa çıkararak oğluma doğru yaklaştırdım. Hazer istediğini almanın verdiği memnuniyetle hızla göğsümü ağzına alırken eli de göğsümün üstünde ki yerini almıştı.

Bir zamanlar emziremediğim oğlumu her böyle gördüğümde içimde ki mutluluğu tarif etmeye kelimelerim yetmiyordu.

Hazer gözlerini kapatarak sadece içeceği sütüne odaklanmışken bende aynı babasının renginde olan saçlarını okşayarak küçük öpücükler bıraktım.

ZERYA(BERDEL)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin