12.Bölüm: BODRUM

233 41 7
                                    

Selam küçük titanlar ve yavru keçiler. Nasılsınız? Nasıl gidiyor? İnşallah iyi gidiyordur. Malum her şey sizin için ❤️ 

Vallahi benim de sanırsam şu anlık iyi gidiyor gibi. Bundan fırsatla hemen bir bölüm yazayım da ballı lokumlarıma göndereyim dedim. 

Bu arada. Bölüm sonunda bana çok kızmayın tamam mı? 

 Bölüm sonunda bana çok kızmayın tamam mı? 

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

12.Bölüm

"BODRUM"

"İnadı bırak yanıma yanaşıver artık, batacağımız kadar aşkın içine battık..." Ne güzel bir gündü yahu. Böyle kalbim pır pır, aklım bir karış havadaydı.

Gözlerimi Meriç'in yatağında açmıştım. Yanlış anlamayın. Burada kaldığım sürece ben onun yatağında yatıyordum o'ysa içeride, koltukta uyuyordu. Her akşam onun kokusuyla uyumak ne de büyük bir lütufmuş meğerse.

İnanır mıydınız ki ben böyle aşık olayım? Vallahi ben olsam inanmazdım. Sen git pijamalarınla beraber pidesine göz diktiğin adama aşık ol. Yetmiyormuş gibi bu adam bir de teyzenin oğlu olsun. Bu arada bunu da ancak ben yapabilirdim. Tam benlik bir aşık olma hikayesiydi.

Keyifle yatağımdan kalktığımda daha saat erkendi. Vallahi düşünmekten uyuyamıyordum ki. Felaket heyecanlıydım. Sürekli gidip Meriç'e cilve yapasım geliyordu. Adam resmen tek bir bakışıyla içimdeki kalası yontuvermişti.

Usulca kapıyı açtım. Ev çok sessizdi. İş saatinden önce kalktığım için kimse uyanmamıştı bile. Odanın kapısını açtığımda kapının üzerinde asılı olan sarı post-it direkt radarıma takılmıştı. Bu teyzemin el yazısıydı. Biraz aceleci ancak güzelliğinden ödün vermeyen bir yazıya sahipti.

Kuzum biz amcanla erkenden iş görüşmesi için çıktık.

Kahvaltı hazırlayabilirsen sevinirim.

İşe aç gitmeyin.

-Bir tanecik teyzen : )

Demek ki Meriç Bey benim elime kalmıştı. Sadece Meriç diyordum çünkü diğerleri Eneslere kalmaya gitmişlerdi ve oradan işe geçeceklerdi. Bu da demek oluyordu ki evde sadece ben ve Meriç vardı.

Post-iti katlayıp cebime koyduğumda karınca adımlarıyla beraber ilk önce lavaboya gittim, elimi yüzümü yıkadım sonra da içeride dünyadan haberi olmayan bir şekilde uyuyan Meriç'in yanına geçtim.

Herif o kadar kocamandı ki koltuğa sığmamıştı. Kendine doğru çektiği sağ bacağının üçte ikisi koltuğun dışında, koluysa tamamen aşağı sarkmıştı.

Yakın MesafeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin