31.Bölüm: TUZLU KAHVE

33 3 0
                                    

Öncelikle uzun bir aradan sonra hepinize merhaba. Biliyorsunuz ki Türkiye'de Wattpad üzerine kurulmuş bir mahkeme bulunmakta. Bu yüzden uygulamayı kullanamayan bir çok okuyucu ve yazar var aramızda.  Sonuç olarak hepimizin dileği en yakın vakitte uygulamanın kullanıma tekrar açılmasıdır.  

Hepinizi çok seviyorum  ❤️

31.Bölüm

"TUZLU KAHVE"

"Allah kahretmesin." Bir hüzünle yerime çökmüştüm. "Yok ben elbise falan bulamayacağım."

Her şey hazırdı biliyor musunuz? Resmen yemeden, içmeden, uyumadan babamlar tüm organizasyonu hazır etmişti. Bana verdikleri tek görevse kendi eksiklerimi tamamlamamdı. Peki ben ne yapmıştım? Tamamlayamamıştım işte.

"Ya sakin olur musun?" Hilal çöktü yanıma. Onları da o kadar apar topar getirmiştik ki İstanbul'dan size anlatamam. Hemen ilk uçağa binip gelmişti canım kuzenim. "Tamam, bu girdiğimiz neredeyse yirminci mağaza olabilir ama lütfen üzülme."

"Çok sağ ol ya!"

"Yahu ne kızıyorsun? Belki de yirmi birinci de bulacaksın. Allah Allah." Yanıma biraz daha yaklaştı. "Hadi kızım kalk şuradan. Kadın tip tip bakıyor zaten. Allah yarattı demicem çarpıcam bir tane...ehehe kolay gelsin size."

Kalk demişti kalkamama izin vermeden kolumdan tutup çıkarmıştı beni kolumdan. "Hayırdır kankalar? Burası da mı olmadı?"

"Of Kutlu. Ağlayacağım şimdi!" Evet. Yanımızda Kutlu vardı. Allah ona öyle bir sabır vermişti ki size anlatamazdım. Sabahın köründen beri benim götümde oradan oraya dolanıyordu ve tek bir talebi bile olmamıştı. İnanır mısınız yemeğimizi bile o ısmarladı, suyumuzu bile o aldı. Pardon, çeyizime bir adet Kutlu sarabilir misiniz acaba?

"Hayır yani ben bu kadar zorlanıyorum ya Meriç kesin beş dakikada işini halletmiştir. İşte böyle durumlarda insan erkek olmak istiyor. Anlamıyorum ki bende mi bir sorun var?"

"Kanki sakin olsana az." Şu havada taktığı güneş gözlüğünü utanmadan kafasının tepesine çıkardı. "Ben abimle yeni konuştum. O da daha işini halledememiş. Hem biliyorsun o daha Okan abiyi havaalanından alacak. Yani bugün senin işin biter de onun işi bitmez."

"Diyorsun mu?"

"Diyorum."

"Ay Sare salak mısın?" Hilal'in koluma dokunmasıyla sendeledim. Anam bu karıya da hamilelikle birlikte bir güç kuvvet geldi he. "Neyi dert ediyorsun? Seni darlayan yok bir şey yapan yok. Manyak gibi kendi ayağını bir pabuca sokan sensin. Adam ol, derin bir nefes al ve sakinleş lütfen. Zaten bana bir ateş geldi!" Zaten bana bir ateş geldi kısmındaki vurgusu hepimizi sorgusuz sualsiz markete yönlendirdi.

"Kefir içer misin kanki?"

"Kusayım mı şuraya Kutlu?"

"E kanka tek soğuk şey bu var. Ne yapacaksın ki?" Havalar soğuduğu için artık ortadan kaldırmışlardı soğuk suları. Tabii hava sıcak olsa bile bu zincir marketlerde soğuk su bulmak sayısal loto tutturmak kadar önemli ve başarı isteyen bir şeydi, orası ayrı konu.

"Çileklisini al bari...anlaşıldı ben bu hamilelik boyunca götümde dondurucuyla gezeceğim." Muhteşem keyifsiz bir şekilde elde ettiğimiz soğuk çilekli kefirimizle marketten dışarı çıktık. Hilal her yudumda üç kere ığğğ diyorsa dört kere aha şuraya kusacağım diyerek söylenmelerine hız vererek devam ediyordu.

Artık dayanamadım ve ikisine döndüm. "Ne yapalım biliyor musunuz? Bence Kutlu, sen Hilal'i eve götür."

"Asla!" Cazgır oğlu cazgır. "Katiyen olmaz."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 16 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Yakın MesafeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin