Küçük bir çocuğun oyun sevdası gibiydin bende: Bir türlü bitmek tükenmek bilmeyen, doyulamayan...
Sabah kalkmamla bugünkü kulüp etkinliği için hazır bekleyen Derin'i görmem bir oldu. Bu sefer Yalın gerçekten mest olacaktı, dizinde kalan siyah elbisesiyle harika görünüyordu. Kısa sürede hazırlandım, çıkarken de sürprizime sahilde olacağımıza dair mesaj attım. Sahile indiğimizde Arel, Yalın ve Çınar bizi bekliyordu.
Yalın heyecanla ağzından kaçan "Wow!" kelimesinden sonra devam etti. "Harika görünüyorsun küçük hanım." Derin kızarıp ne diyeceğini bilemezken Arel de benim yanıma geldi.
Ufak bir sarılmanın ardından Yalın'ın alaycı sözleriyle karşı karşıya kaldım. "Bak yengeciğim." Kaşlarımı kaldırmamla öksürüp düzeltti. "Tamam o zaman baldızcığım." Bu sefer de Derinden ufak bir dirsek gelince pes etti. "Tamam tamam. Konuya giriyorum. Ama şimdi de tadı kalmadı ki bunun." demesiyle hepimizin "Yalın!" demesi bir oldu.
"Hey sakin olun gençler, söylüyorum. Bak Rima hayatımıza sürpriz gibi geldin. Niye diye sorarsan eğer bu gördüğün uyuşuk varya sen olmasan buraya hayatta gelmezdi. Üstelik de hepimizden önce uyanıp hazırlık da yapmazdı. Ve..." daha devam ederken Arel yanına gidip ağzına kapattı.
"Kardeşim senin içinde bir 've...' var unutma.Ve bu yüzden sus derim." Derin ile birbirimize bakıp hesap sormaya hazırlanmıştık ki ismimi duydum.
"Rima! Ah sonunda, bir ara tüm sahili dolaşacağımı düşünmüştüm." Bana sarılırken Derin şaşkınca mırıldandı.
"Sidelya?" Sidelya Derin'e de sarıldıktan sonra Arel'e döndü.
"Hoş geldin mi demeliyim yoksa hoşbulduk mu bilemiyorum. Bizi, yani en azından beni çok şaşırttın Arel. Ve gerçekten tebrik ediyorum."
"Teşekkürler Sidelya ama en az senin kadar ben de şaşkınım." Haklı liseden sonra onlar da bir daha görüşmemişti. Değişen çok şey vardı hayatımda ama değişmeyeceğini bildiğim bir arkadaş grubum vardı. Sanırım Arel de şuan buna tanıklık ediyordu.
Derin birden "Bende." dedi.
Sidelya ise soru dolu bakışlarla bana döndü. "Onlara söylemedin mi Rima?"
Kıkırdadım ve "Sürpriz." dedim.
Kısa bir sessizlikten sonra Çınar "Tamam o zaman şöyle yapalım. Bu duruma şaşıranlar şaşkınlığı gidersin ve sevinenlerde tanışsın diyorum." deyip elini Sidelya'ya uzattı. Sidelya halinden memnun kendini tanıttı.
Yalın ise her zamanki sempatisiyle Derin'e "İzninle." deyip Sidelya'ya yöneldi.
Derin ise bana fısıltıyla "Aklında neler dönüyor senin?" dedi.
"Şu kadarını söyleyeyim canım. Bir çınar devriliyor, hemde Sidelya'ya doğru."
Ben gülümserken Derin şaşkınca konuşmaya başaladı. "Ne yani Sidelya ve Çınar mı?"
"Birazdan göreceğiz bakalım. Benim Çınar'da gördüklerim tam olarak Sidelya'ya aitti ve bir şans yaratmak istedim sadece."
Sidelya'nın kahkahasını duyunca, Çınar ile fotoğraf çekmeye çalışan ve oldukça eğlenen Çınar ile Sidelya'ya döndük. Arel'de kıkırdayıp "Çöpçatanlığa başladığını görüyorum." dedi.
"Sanırım bende başaracağımı görüyorum."
Biz hala Sidelya ve Çınar'dan konuşurken Yalın elinde iki tane fotoğraf makinesiyle yanımıza geldi. "Kulübün sınırlı hizmetleriyle iki kişiye bir tane. Aslında işime gelmediğini de söyleyemem. Yanlış anlaşılmasın sadece öğretim amaçlı. Biliyorsunuz Arel bir profesyonel sayılır Rima'ya öğretebilir ve bende küçük hanımı engin bilgilerimle aydınlatırım. Ne dersiniz? Ya da durun zaten itiraz kabul etmiyorum ki."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEYAZ
TienerfictieGeçmişim, geleceğimdi... Gerçekten gelecek miydi, yoksa hep bekleyecek miydi? Rima ve Arel geçmişte aynı geleceği düşlerken, farklı geleceklerde geçmişin izlerini bulabilecek mi?