Düşlerim Bir Gizli Hazine ~İSLAMİ~

19. Bölüm - Misafir

~~Alya~~
"Hoşgeldiniz.. "

Emir ve yanındaki kişiyi içeri buyur ettim. Emir arkadaşını salona doğru götürdü. Bende mutfağa geçtim. Emir mutfağa girdi ve konuşmaya başladı

"Kurt gibi açım Alya.. Çok güzel görünüyor yemekler.."

Okadar tembih etmiştim.. Yememişti demek ki..

"Öğlen yemedin mi?"

"Bugün ben bildiğin sigara içmeseydim oruçlu gibiydim.."

İçmeseydi...

"Arkadaşını çağır burada masada yiyin.."

"Sende bizimle yiyeceksin, seninle tanışmak için geldi buraya!"

Bazen diyorum keşke biraz daha korumacı olsaydın da beni kimseye göstermeseydin!

"Tamam Emir.. Aç kaldı misafir oturun artık.."

Emir arkadaşınıda alıp masaya oturdu bende çorbaları koydum ve birşeylerle uğraşıyormuş gibi davranıp masaya oturmamaya çalıştım. Tabi Emir fark edince zorla oturdum.. Ben oturur oturmaz Emir'in arkadaşı konuşmaya başladı..

"Yenge, Kaan ben.. Emir evleniyorum diyince pek inandırıcı gelmedi.. Sonra işler ciddiye binince seni tanımak istedim, Emir senden bahsetti birkaç kere.. Merak etmiştim doğrusu.."

Kaan düğünde oradaydı galiba.. Bir yerden tanıdık geliyordu..

~~
Yemekler hakkında Kaan'dan birçok övgü almıştım.. Pek hak etmiyordum çünkü zaten kolay yemeklerdi, ama yinede mutlu olmuştum. Uzun uzun sohbet etmişlerdi Emir'le.. Ben daha az katılmıştım.. Sonradan salona geçmişlerdi ve erkek sohbeti olmuştu.. Bende fırsat bu fırsat deyip mutfağı toparladım. Çay ve tatlıları da ikram edip akşam namazı için odama gittim..

Aşağıya inince burnuma dolan ağır sigara kokusu rahatsız etmişti.. İçilirdi de bukadarda olmazdı!

"Emir bayadır gece kaçamak yapmadık.. " diyen Kaan'a sinir oldum..

"Gece kaçamağı yaparız o sorun değil de, saat epey geç olmadı mı ya? "

Yuh yani Emir.. Bildiğin kovdun çocuğu..

"Hahahahahahaha Emir.. Bilmez miyim ben seni? Tamam gidiyorum.. "

Kaan herşey için tekrar teşekkür etti Emir onu kapıya kadar geçirdi ve kapıyı kapattı.. Ben zaten Emir'den biraz kaçtığım için hemen salondaki bulaşıkları getirdim ve yıkamaya başladım. Emir mutfak kapısından beni izliyordu ve bu sinirlerimin gerilmesi için yeterliydi..

"Orada durmaya devam edecek misin?"

Sinirle söylediğim şeye karşı sadece gülerek salona geçti..

Bulaşıkları elimden geldiği kadar yavaş yıkadım.. Yüzleşmek istemiyordum Emir'le.. Dün neden öyle demiştim ki? Tamam dün kurtulmuştum ama bugün ne yapacaktım? Ben hala utanıyordum Emir'den ve bu hiçbir zaman değişmeyebilirdi.. Alışkın değildim ben.

Nereye kadar kaçabileceksin Alya?

Evet kaçamam.. Hem neyden kaçıyorum?

"Alya.. O tatlıdan bana bir tabak daha getirir misin?"

Mutfaktaki işimi zaten bitirdiğim için iki tabak tatlıyla salona gittim.. Tatlıları sehpaya bırakıp tekli koltuğa oturdum. Emir tatlıyı iki çatalda bitirip sigara yaktı.. Bende tatlıdan birkaç çatal aldım ama Emir sigarayı yakınca iştahım kalmamıştı.. Gözümün önünde kendini zehirliyordu, ve ben hiçbirşey yapamıyordum.. Belki onu böyle kabullenmeliydim. Sonuçta ben ne dersem diyim o istemediği sürece hiçbirşey olmazdı. Bilmiyordum, zaten onu yeni yeni tanıyordum. Neye nasıl bir tepki verirdi bunları bile bilmiyordum.