2. Bölüm

5.8K 284 8
                                    

Emir ağzını açmadan Merve kolumdan çektiği gibi daha nezaman geldiğini bile bilmediğim taksiye bindirdi beni. Evet sanırım her şey yeni başlıyordu...

Pakize anneyle konuşacak çok şeyim vardı. İlk öncede şu nikahı konusmalıydım. Kızgındım Pakize anneme. Ama bir şey de diyemiyordum. Sonuçta her şey karşılıklı bu dünyada. Bu yaşıma kadar her tür maddi desteği vermişti bana, aslında bu evlilikle en azından benim için yaptıklarının karşılığını verebilirdim. Şirkete gitmek istemediğim için bir restoranda buluşacaktık. Bu durumu hızlı kabullenmiş gibi hissediyordum. Ama mecburdum. Ne yapabilirdim ki? Bu evlilik benim hayallerimi yok edecekti ama en azından kimseye minnettar olmayacaktım artık.

"Buyurun efendim hoş geldiniz. "

Kapıda beni karşılayan garsonu es geçerek masaya doğru ilerledim. Oldum olası böyle yerleri sevmemişimdir. Masaya oturduğumdan beri kimseden ses çıkmıyordu. Pakize anne benden çekiniyordu ve bende bir türlü konuşmak istemiyordum. Ama artık yeter. Daha ne kadar böyle oturacağız.

"Pakize anne sana saygım sonsuz seni anlamıyorum ve anlamamı bekleme benden. Bu evlilik nekadar saçma olsada benim yapacak bir şeyim yok. Ama madem bu evliliği hızlıca yapmak istiyorsun sana söylemeliyim dini nikah olmadan hiçbirşey yapmam! Ve ben ne senden nede oğlundan hiçbirşey istemem ama lütfen en azından dini nikahımız düzgün olsun. "

"Sen merak etme kızım. Ben ayarlayacağım. "

"Tamam ozaman oğlunla da konuşursun ben gidiyorum. "

~~EMİR~~

Mal gibi kaldım burada. Alya'nın asi arkadaşı geldi ve her şeyi mahvetti. Gusül abdestiymiş! Bu kızlar neyin kafasındaydılar? Aslında Alya pek fena sayılmazdı. Nekadar giyindiği şeylerden hiçbir yeri gözükmese de güzeldi. Aman zaten sadece mirasım için evlenecektim onunla, bu arada da biraz işime yarardı. Aslında onu tanıyordum annem sayesinde. Ama yüzünü görmüyordum hiç kafasını kaldırıp bakmazdı ki! Bu evlilik işi okadarda kötü olmayabilirdi düşününce. Hatta Alya bukadar dindar olmasaydı güzel olabilirdi. Ama şimdi? Arkadaşlarımı düğünüme bile çağıramıyorum benim gibi birisinin kapalı bir eşi olması çok saçma. Doğru aslında bir kişiyi çağırabilirdim; Emin. Eski bir dostumdu. Çocukluğumuz beraber geçmişti liseye beraber gitmiştik ama liseden sonra ayrılmıştı yollarımız. Yine görüşüyorduk ama Emin bana göre çok dindardı. Aramalıydım onu.

"Emin naber kanka? Napıyosun?"

"Selamün aleykum kardeşim. İyiyiz çok şükür. "

"Bırak inadıma böyle konuşmayı da normal konuş. Sana çok hayırlı haberlerim var."

"Noldu? Senin hayırlı dediğinden ne çıkar?"

"İyi ozaman sıkı tutun. "

"Uzatma abisi. Nerdesin?"

"Hmm bir dakika ya ben hala niye burdayım cidden. Şu yeni açılan bir kafe var-"

"Kafe olmaz. Bize gel. "

"Tamam hadi yarım saate ordayım. Lazım olan bir şey varmı?"

"Lazımsa ben seni ararım. Bir sormam lazım. "

"Tamam. Yengeye selamlar."

"Aleyküm selam. "

~~ALYA~~
Bunalmıştım.
Sıkılmıştım.
Yaşam sevincim yok gibiydi.
Olmayan, kim olduğunu bile bilmediğim annemi istiyordum.
Bir anne şefkati istiyordum.
Bir baba istiyordum. Beni koruyacak, erkeklere karşı uyaracak bir baba istiyorum.
Aile istiyorum.
Yalnız değilim; Allahım var.
Ama hüzünlüyüm.
Bunca şey olurken bunu durdurmaya çalışacak kimsenin olmamasına üzgünüm.
Bir abi. Bir abla. Kimsem yok.
Tek yakınım Merve. O da ne yapabilir?
Annem babam yok. Bu yüzden hep kendi ailemin güzel olacağını düşünmüştüm. Benim çocuğum olsa ailesi hep onu sevecek diye düşünmüştüm.
Ama olmuyordu işte. Demekki ben güzel şeyleri ahirete birakmışım.

~~EMİR~~

"Ooo kardeşim hoş geldin. " Emin hep böyleydi işte.

"Hoş bulduk ama eğer biraz daha sıkarsan öleceğim burada. "

"Tamam tamam. Hadi gel içeri. "

Emin'in mütevazı evinin salonuna geçerken aklıma yeni evlendiği zaman geldi. Çekingen di Emin. Peki ben evlendiğimde nasıl olacaktı? Gerçekten bilmiyordum.

"Ee kardeşim hangi rüzgar attı seni buraya? "

Zor bile dayandı bence.

"Nolsun Emin işte. Dostumu ziyarete gelemez miyim? "

Tamam kabul ben pek kimseyi ziyarete gitmem.

"Gelebilirsin tabiki ama bence bunun arkasında bir şeyler de var. Seni okadar tanıdım. "

Evet tanımışsın.

"Haklısın."

"Ee?"

"Yenge nerede ya? Uzun zamandır görmedim onuda. "

Cidden.

"Geveleme şunu. "

Sen bilirsin.

"Ben evleniyorum. "

Emin şok geçirir. Ama garip olan Ayşe yenge bir anda ortaya çıkar.

Ayşe: "Ne? Nezaman? Kiminle? Kimlerden? Nasıl ve nerede tanıştınız? Dinsiz imansız biriyle evlendirmem seni ona göre. "

"Merak etme yenge dinli imanlı bir kız. "

Ayşe: "Diğer sorularımı cevapla. "

"Evleniyorum. Haftaya. Alya'yla. Kimlerden olduğunu bilmiyorum. Annem sayesinde kapının önünde tanıştık. "

Ayşe: "Tamam canım Pakize anne ayarladıysa sorun yok demektir. "

Emin:"Bir dakika ya. Haftaya mı? Oğlum aceleniz ne? Daha bir birinizi tanımamışsınızdır bile. "

"Hayır işlerinde acele etmek gerekir. Sende bilirsin Emin'cim. "

Tabi hayır işi diyebilirsek.

Emin: "Nezaman tanıştınız? "

Bugün?

"2-3 yıldır tanıyorum. "

Ayşe:"Yarın akşam yemeğine burdasınız itiraz yok. Tabi karını beğenmezsem olacaklar..."

"Beğeneceğine eminim. "

~~Pakize A. ~~
Allahım umarım hata yapmıyorumdur. Tek isteğim oğlumun biraz değişmesi. Hem oğlum için üzülüyorum hemde kızım gibi sevdiğim Alya'm için. Ya bu evlilik Alya'nın hayatını mahvederse? Hesabını nasıl öderim? Peki ya oğlum? Seçim şansım yok. Böyle olmak zorunda!

"Oğlum. Nerdesin?"

"Eminlerdeyim anne. Bir şey mi oldu?"

"Ordan çıkınca buraya gelsen? "

"Kafeye gitcektim ama neyse. Tamam gelirim. "

"Selam söyle oğlum. "

Sanırım ziyaret zamanın geldi Müjde hanım. Bilmen gereken şeyler var.

Düşlerim Bir Gizli Hazine ~İSLAMİ~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin