"Tamam anne! Kolileri alıp çıkıyorum!"bugün karşımıza yeni birisi taşındı ve bu kolileri onlara bırakmam gerekiyormuş.
Karşımıza derken karşı bloğa taşındılar ve dairelerimiz karşılıklı. Kendi bloğumuzdan çıkıp onların bloğuna doğru ilerledim.
Ellerimdeki ağır koliler yüzünden 1.62 olan boyum sanki 1.50 gibi görünüyordu. Kolilerle beraber asansörün başına geçip düğmesine bastıktan sonra kolileri yavaşça bıraktım
Ve asansörün 4. Kattan gelmesini beklemeye başladım. Asansör geldiğinde kolileri hafifçe ayağımla itekleyerek asansörün içine girdim.
Bu asansöre girmeyeli bayağı bir olmuş ki çok şey değişmiş. Asansörü nihayet incelemeyi bırakıp '3' yazan düğmeye bastım. 3. Kat ve daire 15'ti.
Asansördeki kolileri tekrardan elime aldığımda 3. Kata gelmiştim. Asansörün kapısı açıldığı an daireyi karşımda gördüm ve kolileri yere bırakıp kapıya 3 kez tıklattım.
Kapının açılması 1 dakikayı buldu ve kapıda sizce kimi buldum. Sınıf arkadaşım Atlas'ı!
"Atlas? Buraya siz mi taşındınız?"
"Maalesef evet."
"Bencede maalesef. Neyse şu kolileri annem gönderdi. Sanırım sizin buraya geleceğinizi biliyordu."
"Atlas! Kim gelmiş oğlum?" Emine Abla'nın bağırışından buraya geldiği belli oluyordu.
"Aa, Banu sen mi geldin kızım. Geç içeri, Atlas, şu kızın elindeki kolileri alıp mutfağa götür. İlayda söylemişti."
"Yok, ben gelmiyim. Hem anneme yardım edeceğim."
"Gel,gel. Bişey olmaz. Anneni arayıp söylerim hem bana yardım etmiş olursun."
"Tamam."
Ayakkabılarımı çıkarıp içeri girdiğimde sıcak hava sanki her yerimi sarıp sarmalamıştı. Evin içi o kadar sıcaktı ki bir sobanın içinde yanıyormuşum hissi veriyordu.
Ben bu sıcaklığı düşünürken kendimi çoktan salonun ortasında bulmuştum bile.
Atlas'ta kolileri şıp diye bırakıp geldi ve beraber koltuğa oturduk.
"Banu, koliler ağır mıydı?"
"Eh, biraz ağırdı ama çok zorlanmadım."
"Bir dahakine o kadar ağır olursa beni arayın Atlas'ı gönderiyim."
"Yani... O kadar ağır değildi. Annemin zaten artık pek göndereceğini sanmıyorum ama gönderirse kendim getirebilirim. Atlas'a gerek yok."
"Olsun, sen kendini yorma hem."
"Emine Abla, 'bana yardım edersin' demiştin. Neye yardim edicektim?"
"Şu senin getirdiğin kolide tabak ve bardaklar var. Onları Atlas'la yerleştir bakalım."
"Tamam... Ama ben tek başıma yerleştiririm Atlas'a gerek yok."
"Atlas zaten sabahtan beri iş yapmadı, sana yardım etsin bari. Hadi Atlas, Banu'ya yardım et."
"Off,tamam."
Beraber mutfağa geçtik ve 1 tane kolinin bandını ben, diğerlerini de Atlas çıkardı.
Bütün dolapları açıp herşeyi yerleştirmeye başladım.
Biliyorum, şuan benim veya Atlas'ın kim olduğumuzu bilmiyorsunuz ve şimdi hepsini açıklayacağım.
Öncelikle ben Banu. Lise sona gidiyorum ve maalesef Atlas ile aynı sınıfa gidiyoruz.
Bu arada maalesef diyorum çünkü Atlas ile birbirimize karşılıklı büyük bir nefret var ve sebebini İkimizde bilmiyoruz. Benim sınıftan şöyle bir farkım var.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kumralım
Teen FictionBanu: Çok gıcıksın be adam. Atlas: Sende pis kadın. Banu: Seviyorum seni be.