Selamın aleyküm. Nasılsınız, nasıl gidiyor? Umarım iyisinizdir. 🌸
Çok geç geldi bilmiyorum. Bu hasta gibiyim, biraz da ilham eksikliği vardı. Kusura bakmayın lütfen.
:( Umarım bölümü beğenirsiniz.Oy ve yorumlarınız çok kıymetli lütfen eksik etmeyin. Fikirlerinizi önemsiyorum.🍫
Başlamadan 🌱 emojisi bırakalım lütfen.
Kalbi güzel insanlar biriktirin, bu size bir ömür yeter.
(Cemal Süreyya)Çok güzel geçen sıra gecesinin sonrasında evime gelmiş günün yorgunluğu ile kendimi yatağıma bırakmıştım.
Tavanla bakışıyorduk. Hayatımı düşünüyordum, hayatımdakileri...
Ve Şahini düşünüyordum, çok zaman olmamıştı onu tanıyalı fakat bu kadarcık süre bile yetmişti onu özel kılmaya.
Bir anda hayatımın orta yerine düşmüştü. Ah hayır, ilk karşılaşmamızı düşününce belki de ben onun hayatına düştüm.
Neyse ne, asıl konu bana daha önce hissetmediğim duyguları hissettiriyor olması. Elbette daha önce hoşlandığım hatta aşık olduğumu sandığım kişiler oldu ama hiçbirinde hissettiğim böyle bir şey değildi.
Peki o ne düşünüyordu benim için?
Bana karşı boş olmadığının tabi ki farkındayım. Ancak duygularının ne boyutta olduğunu bilmiyorum.
Gidip biz şimdi neyiz diyesim var. Çok klişe biliyorum ama anlayın beni, kafam karışık dostlar.
Bir anlık dürtüyle hızla doğrulup bana en yakın kitabı aldım. Ve tekrar yatağıma geçip oturdum.
Biliyorum bunun mantıklı bir tarafı yok ama yinede umut fakirin ekmeğidir.
Gözlerimi kapatıp rastgele bir sayfayı açarken aynı zamanda kendi kendime mırıldandım.
"O da bana aşık mı? Sol taraftaki sayfa üçüncü paragraf ilk cümle."Gelen cümleye bakıp dudaklarımı büzdüm. Sadece iki kelimeden oluşan bir cümleydi.
"Aşk nedir?"Düşündüm bir kaç saniye. Aşk tanımlanamaz bence. Aşkı tanımlamak onu nedenlere bağlamak olur ama aşkın nedeni olmaz.
Şahini seviyorum. Ona aşığım, bunu kabul etmem gerek ancak neden ona aşıksın deseler cevap veremem. Evet çok yakışıklı ama hayır bu yüzden değil duygularım.
Tebessüm ettim kendi kendime. Onu düşünmek bile farklı hissettiriyor.
Bu sefer farklı bir i soru sordum. Ve yine rastgele bir sayfayı açtım.
"Ben aklına geldiğimde nasıl hissediyor?"Parmağımı üzerine koyduğum paragrafı okumaya başladım.
"Izdırap olacaksın haberin yok James, diye bağırdı Milena. Onun gözlerinde her bakışta görünen keder olarak kalacaksın, diye devam etti."Kaşlarım çatıldı. Ne diyor ya hu bu? Sinirle söylendim.
"Hah saçmalık, niye ızdırap olacakmışım?"Yine kitabın satırlarında kendime cevap arayarak öylesine açtığım kısma baktım.
"Çünkü insan anca birini onu güldürebildiği kadar ağlatabilir.""Güldüren her zaman ağlatır mı ki?"
Tekrardan seçtiğim bir sayfada yazan kısmı okudum.
"En çok o ağlatır seni James."Şaşkınca sayfaya baktıktan sonra kitabı hızlıca elimden atıp vücudumu ondan biraz uzaklaştırdım.
Çıkan tüm cevapların sorduğum sorulara uygun olmasından birazcık tırstım açıkcası.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Toprak kokusu 🌱
Roman pour Adolescents***Şiddet içerir*** Yaşlarla dolmuş gözlerime baktı "Gökyüzümü bulutlar kaplamış , kaplamasın" dedi . Kafamı göğe kaldırıp baktım bir tek bulut yoktu "Hani nerede ? Bulut yok ki" dedim gülümsedi . "Olmasın zaten, gökyüzüme bulut değmesin ". Ne dem...