Toprak kokusu 🌱

Yağmur dindi

Selamlar.

Son zamanlarda 'yazmaz kalem elimde yazmaz kalem' modunda olsam da mihayet bölümü tamamladım.

Geç geldiği için kusura bakmayın.
Yoruma bir 🌱 emojisi bırakıp başlayabilirsiniz bölüme. İyi okumalar.

Ölmek için doğmuştur ya insan, o yüzden her yağmur sonrası toprak kokusunu sever.
(Lev Tolstoy)

Korku bir çift koyu kahve gözü esir almıştı. Stresle bir bacağını sallıyordu genç.

Savcı bir kaç saniye boyunca inceledi adamı. Katil olma ihtimali en çok olan üçüncü kişiydi.

Her hareketiyle tüm duygularını belli ediyordu genç adam. Ya rol yapıyordu ya da gerçekten fazlasıyla korkuyordu.

"Emre Ulak, Kaan Karasuyu en son ne zaman gördün?"

"İki gün önce öğle görmüştüm."

"Yakın arkadaşmışsınız. Lakin son zamanında aranız bozulmuş öyle mi?"

"Hayır aramız gayet iyiydi."

"Emin misin? Dün saat 01.30 ait mesajlarınız da öyle görünmüyor."

"Ufak bir tartışma hatta tartışma bile denmez. Aramızda bazen olur böyle şeyler ama asla sorun etmeyiz hiç bir zaman."

"Kaan Karasu ölmeden hemen önce size mesaj atmış."

Adam yutkundu. Fakat konuşmadı. Bunun üzerine savcı devam etti.

"Maktul cesedini bulunduğumuz konumu sana yollamış. Buluşalım demiş."

Aslında araştırmalarına göre mesaj Kaan öldükten sonra atılmıştı. Fakat Emre'nin tepkisini ölçmek istiyordu.

"Gitmedim."

"Neden?"

"Çünkü tartışmıştık."

"Hani ufak bir meseleydi? Aranızda asla sorun olmazdı?"

Emre ne yapacağını bilemez bir halde bir kaç saniye durdu sonra derin bir nefes aldı.

"Tamam ufak bir mesele değildi benim için. Olanlar üzerime kalmasın diye öyle söyledim az önce ama gerçekten ben öldürmedim böyle bir şey olamaz."

"Aranızdaki problem neydi?"

"Aşık olduğum kişinin kendisine ilgisi varmış açılmış Kaan'a. Kaan benim onu sevdiğimi bildiği halde kızı reddetmemiş. Yemeğe çıkmışlar."

Savcı yüzünü buruşturmamak için kendini zor tuttu. 'Aman ne büyük dert ama.' diye geçirdi içinden.

"-Mış öyle mi? Yani biri sana bunları anlatmış."

"Ortak arkadaşımız Gökhan var o görmüş yemek yerken onlar da aynı restoranda gelmiş. Direkt gelip söylemedi bana bir konuşmanın arasında geçti. Kaan'a sorunca da inkar etmedi. Mesajları iyice okursanız meselenin bu olduğunu anlarsınız."

Duraksadı Emre. Ok benden başka bir yöne dönsün de kimi gösterirse göstersin diye düşündü.

"Gerçi ortak arkadaş dedim ama Gökhan ile Kaan son zamanda konuşmuyorlardı. Birbirlerinden nefret etmeye başlamışlardı."

"Neden?"

"Ebru olayı yüzünden. Bu arada Ebru da Kaan'dan nefret ediyordu biliyorsunuz değil mi?"

"Dün saat altıda neredeydin ve Ne yapıyordun?"

"Evimdeydim. Ailem ile vakit geçiriyordum."

"Cinayeti işlemesi için birini tuttun o zaman."

Emre kaşlarını çattı.
"Ne? Ben kimseyi tutmadım. Olanla hiç bir ilgim yok."