33. Bölüm

4.3K 391 39
                                    

Satır aralarına yorum yapmayı ve oylama yapmayı unutmayın, seviliyorsunuz 🤍

İyi okumalar🐥

"Kan değerlerinize göre... Hamilesiniz Alara Hanım."
Ne?

Ne dedi o şimdi? Ben ve hamile olmak? Başımı çevirmeden Evren'e baktığımda,yüzünde hem şaşırmış hem de mutlu olmuş bir ifade vardı.

Ben şok içinde doktora bakarken Evren bebekle ilgili sorular sormaya başlamıştı bile.

"Kaç günlük? Ayrıca bir sorun yok değil mi?"
Doktor Evren'in bu heyecanlı haline gülümseyerek sorularını cevaplamıştı.

"Üç haftalık bebeğiniz. Sağlık konusuna gelirsek de, kan tahlilinden çıkan sonuca göre bebeğiniz gayet sağlıklı. Ancak hamileliğin ilk zamanları düşme ihtimali fazladır. Bu yüzden annemizin ağır şeyler kaldırmamasını ve çok hareket etmemesi lazım. İki hafta sonraya randevu alırsanız. Bebeğinizin ilk halini görebilirsiniz."

Evren doktoru onayladıktan sonra şokumun geçmesiyle sohbetlerine dahil olmuştum.

"Sena, abimle arkadaş olduğunu biliyorum. Yanlış anlama ama abime bu durumu söylemezsen sevinirim. Üç gün sonra düğünümüz olucak. Ondan sonra söylemeyi düşünüyoruz."

"Yanlış anlamadım Alara. Ayrıca zaten ben hastalarımla ilgili şeyleri, meslektaşlarıma söylemem." Başımla onu onayladığımda sonra biraz daha sohbet edip odadan çıkmıştık.

Odadan çıkmamızla da Evren, beni çekerek sımsıkı sarmıştı.

"Üzülmedin dimi sevgilim?" Sorduğu soruyla şok içinde kafamı kaldırdım.

"Hayır. Neden üzüleyim ki?"

"İçerde yüzün düşünce bende sandım ki-" şaşırmamı yanlış anlamıştı. Haklı olarak.

"Hayır sevgilim üzülmedim sadece şaşırdım. Tamam bu bir olasılıktı ama bu kadar erken olucağını da düşünmemiştim."

"Haklısın civcivim." Gene başladık dercesine başımı iki yana salladığımda, güldü. "Harika bir anne olucağını biliyorsun değil mi?" Utanarak başımı salladım.

"Tabi ki harika bir anne olucağım." Dediğimde kahkaha atmıştı. Bunu beklemiyordu. Ondan ayrılarak Berfin'in odasına doğru ilerlemeye başladım. "Tamam üzülme sende harika bir baba olursun." Duyduğu lafla bana doğru gelmeye başlamıştı.

"Öyle mi hanımefendi?"

"Öyle!" Diyerek hızlıca Berfin'in odasına daldım.

Herkes bana döndüğünde gülümseyerek koltuğa oturdum. Evren odaya girmemişti. Hemşire İnciyi getirdiğinde diğer erkeklerde odadan çıkmıştı. Bizde çıkabilirdik ama Berfin kalmamızı istemişti. Beyza teyze Berfin'e, İnciyi nasıl emzirmesi gerektiğini anlatıyordu.

•—•

Arabadan inerek eve doğru ilerledim. O kadar yorulmuştum ki tüm gün uyuyabilirdim. İnci o kadar tatlı bir bebekti ki, insan bakmaya bile doyamıyordu.

Abim ve Seda kapıyı açıp içeri girdiğinde, bende arkalarından eve girdim.  Yarın gelinliğimin provası vardı.

Berfin İnci doğdu için gelemiyicekti. O kadar yanımda olamıycağı için özür dilemişti ki en sonunda patlamıştım. Bir saat ona, provanın önemli olmadığını. Asıl önemli olanın düğün olduğunu anlatmıştım.

Yakup abi ve Berfin o kadar güzel ebeveyni olmuşlardı ki. Ağlamamak için zor dayanmıştım. Aslıysa hala olduğu için çok mutluydu. Aykut abi desen kendisinin baba yarısı olduğunu söylüyordu.
Biraz haklıydıda, Neden mi? Çünkü İnciyi kucağına aldığında, İnci onu babası sanıyor olmalı ki. Kucağında ağlamayı kesiyordu. Yakup abi buna biraz bozulsada takmamaya karar vermişti. İkisi o kadar komik kavga ediyorlardı ki. Bu Berfin'i çok güldürüyordu.

Güzeltepe Mahallesi -DÜZENLENİYOR!!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin