10

3.7K 226 55
                                    

Arat Emirzahoğlu;

Şuan Rize il sınırları içindeydik.

Buraya bir anda gelmemizin sebebi ise, dedemiz Arslan abi geri dönsün diye çok uğraşmasıydı. Üç hafta önce gelecek olan Arslan abi erken geldiği için dedemiz hemen Rize'ye gelmemizi istemişti. Araz pek memnun değil iken ben içimdeki sonu gelmeyen umudumdan dolayı mutluydum.

Bir süre sonra büyük bir evin önünde durduk. Arabadan inince evin büyük kapısı açıldı, bizi yaşlı bir çift ve bir kaç kişi karşıladı.

"Hoş geldunuz da!" Dedemizin Karadeniz ağızıyla konuşmasıyla gülümsedim. Bize doğru yaklaştı.

"Ha bu gözü kara uşaklar benim torunlarım mıdır Turan?!" Babamız arkamıza geçip ellerini, omuzlarımıza koydu.

"Senin torunlarındır da!" Dedemiz ilk önce beni öpüp sarıldı, sonra Araz'a. Bizden ayrıldıktan sonra ellerini uzattı. Araz'la aynı anda elini öptük.

"Aslanlarum benum."

"Yeğenlerim, bizimle doğru düzgün tanışamadınız. Ben büyük amcanız Tufan, yengeniz Gül. Şunlar benimkiler; bir numara Kaan Arslan abinizle yaşıt, iki numara Serkan, o da Yalın abinizle yaşıt. Üç numara küçük olan, Can. O da sizinle yaşıt."

Aman Allah'ım! Uğur abiler gibi ön yargıyla bakmıyorlardı! Gülümsemelerine karşılık verdim hızla.

"Ben küçük amcanız Dinçer, yengeniz Serap. Büyük oğlum Alihan, Onur abinizle yaşıt. Ortanca oğlum Eray, Uğur abinizle yaşıt. Küçük oğlum Mert. Alp'le yaşıt." Abi bu aile de ki tek ön yargılılar bizimkiler mi cidden?

Hepsi mis gibi insanlar vallaha.

"Ha bunlardan da yeyin babaannelerinun guzuları!" Deyip Araz'ın ağzına sarma tıktı, sonra bana gelip ağzıma börek tıktı. Araz tam ağzındakini bitirmiş yutmuşken bir sarma daha tıktı babaannem.

Herkes gülmeye başlarken ben elime hızla önümdeki suyu aldım, suyumu içmiş, böreği sonunda yutmuştum.

Yalan yok güzel olmuştu her şey ama eğer biraz daha babaannem ağzımıza bir şeyler tıkarsa akşam midemize kramplar girecekti da!

Babam gülmesini durdurmuş babaanneme dönmüştü.

"Anne yeter da, patlayacak uşaklar!"

"Yiyecekler ki aslan gibi olsunlar da!" Tufan amca konuştu bu sefer.

"Aslan gibi uşaklar zaten da!" Dedem bize döndü.

"He vallaha! Şu boylara poslara bak!" Benim yemeyeceğimi anlamış olan babaannem Araz'ın yanına oturmuş bir şeyler yediriyordu hâlâ. Araz ise babaannemin durmayacağını anladığı için umutsuz gözlerle ağzındakileri çiğniyordu.

Tabağımdaki yemekten bir çatal alıp Araz'a uzattım sırıtırken. Gözlerini yavaşça uzattığım çatala çevirdi, sonra da bana. Hızla bir eliyle çenemi tutup ağzımı açtı ve elimdeki çatalı ağzıma soktu. Yemeği zorla ağzıma alınca çatalı çıkardı ve tabağa koydu.

Ben şaşkınca Araz'a bakarken Araz göz kırptı bana.

Pislik!

Herkes yine gülmeye başlarken arkama yaslandım.

Tek istediğimiz böyle bir aileydi.

O da sonunda olmuştu. Masada gülüşler, sohbetler eksik değildi artık. Kalabalık bir aileydik. Biz yavaş yavaş ailemize, ailemiz bize alışırken daha güzel günler bizi bekliyordu. Abilerimizle barışacaktık. Adım gibi eminim.

Bu saatten sonra ömür boyu mutlu yaşayacaktık.

Hayallerimizin bir kısmına ulaşmıştık, geriye diğerleri kaldı, onlara da ulaştıktan sonra bizden mutlu ikizler olmayacaktı.

Aile gerçekten her şeydi...

İyi ki varsınız...

Ne kadar kırsanız da sizde iyi ki varsınız abilerim...

YARABBİ ŞÜKÜR DEDİĞİNİZİ DUYAR GİBİYİMMMM MFÖDMFJT GÖFKDÖD

ÇAKMA PİREMSES DÖNDÜ AYOLL💅🏻

MİS GİBİ TAZE TAZE BÖLÜM AŞKOALRR

BU ARADA 1,69K OLMUŞUUZZ🥳🥳🥳🥳🥳🥳🥳🥳🥳🥳🥳🥳🥳🥳🥳🥳🥳🥳🥳🥳🥳🥳🥳🥳🥳🥳🥳

🥹 ŞUAN DUYGUSAL BİR KÖPKEYİMM

İYİ Kİ VARSINIZ GUZULARIMMMM

SİZİ I LOVE YOUUUUU

💋💋💋💋💋

𝘈𝘳𝘢𝘻 𝘐̇𝘭𝘦 𝘈𝘳𝘢𝘵 (𝘎𝘦𝘳𝘤̧𝘦𝘬 𝘈𝘪𝘭𝘦𝘮)  ✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin