22

3.1K 233 70
                                    

Araz Emirzahoğlu;

Bugün hastanede kontrolüm vardı, Arat sol omuzuma dikkat ederek kapşonlu hırkamı giydirdi. Koluna girmemi sağlayınca çıktık odadan. Hülya Hanım'la gidecektik.

Arslan abi ne kadar götürmek istese de Hülya Hanım reddetmişti. Salonda bekleyen Hülya Hanım bizi görünce ayağa kalktı. Üçümüz birlikte çıktık evden. Arabaya binince hastaneye doğru yola koyulduk.

"Ağrın var mıydı gece anneciğim?"

"Fazla yoktu. Sadece sırtım biraz ağrıdı gece. O da uykuluyken sırt üstü yatmışım, ondan." Dediğimde bize döndü Hülya Hanım.

"Keşke uyandırsaydın beni annem, Yalın abine söylerdik bakardı sırtına." kaşlarımı çattım.

"Şeytan görsün yüzünü." Dedim mırıldanarak. Yanımdaki Arat kıkırdadı.

"Ne dedin anneciğim, anlamadım?"

"O kadar ağrım yoktu, uyandırmadım o yüzden." Başını salladı Hülya Hanım.

Hastanenin bahçesine girince indik arabadan. Bir koluma Arat, diğer koluma Hülya Hanım girdi. İçeriye geçtiğimizde acil kısmında küçük çocuğa bakan Yalın'la karşılaştık.

Çocuk, iğneden korkmasın diye onu güldürüyordu ve Yalın'ın geldiğimizden beri ilk defa güldüğünü görmüştük.

Şaşırtıcı.

'Yılan'lar' tıslamak dışında gülebiliyor muydu?

Onun bu rol haline göz devirip boş sedyelerden birine oturdum Arat'ın yardımıyla. Elindeki boş şırıngayı çöpe atmak için sağa doğru döndüğünde bizimle karşılaştı.

Mal.

Şırıngayı hızla çöpe atıp yanımıza geldi.

"Bunların burada ne işi var anne?" Dedi sinirle.

Ziyarete geldik!

Aptal!

"Kardeşinin kontrolü varya hani Yalın'cığım!" Bize bir bakış atıp geri Hülya Hanım'a döndü.

"Onlar benim kardeşim değil, olamaz da!" 

Bizde meraklıydık zaten Yılan bizi kardeşi olarak kabul etsin diye!

"Anneciğim şu an bunlar burada tartışılacak bir konu değil! İşini yap!" Sinirle nefes aldı.

"Çıkın o zaman!" Dediğinde Arat tereddütte kalmıştı. Ona döndü hızla.

"Çık hadi! İkizini yiyecek halim yok!"

"Kibar ol biraz Yalın! Gel Arat, biz çıkalım anneciğim!" Onlar çıkınca perdeyi kapattı ve yandaki malzemelerin olduğu yere geçip eldivenlerini değiştirdi.

"Başka doktor yok mu?" Dedim alayla.

"Yok!"

"Çıkar hırkanı!" Hırkamı dikkatlice çıkarmaya çalıştım, sağ tarafımı çıkarsamda sol tarafım zorluyordu.

"Dur." Deyip yardım etti. Şimdi de insancıl Yılan rolü mü bu? Ne?

Hırkamı çıkarınca sedyeye yüz üstü uzandım. Tişörtümü sıyırdı yukarıya doğru ve yavaşça sargı bezlerini çıkarmaya başladı.

Yaramdan dolayı hassasiyeti olan derime krem yüzünden yapışan sargı bezleri, canımı acıttığı için gözlerimi kapattım sıkıca.

"Oo... Bu gittikçe daha çok morarmış gibi duruyor. Ne ile vurdular?"

"Tekmelediler." Dedim sadece.

"Bekle." Deyip çıktı. Bir süre sonra hemen hemen kendisiyle yaşıt başka bir doktorla geldi.

"Buna farklı bir tedavi uygulamamız lazım." Dedi tek görüşte. Yalın başını sallayıp eliyle inceledi sırtımı. Baskı uygulayınca acı ile inledim.

"Yavaş!" Dedim sertçe.

"Pardon..."

"Bu yara başka yerinde de var mı?" Dedi diğer doktor.

"Karnımda."

"Anladım, iki bölgeye farklı tedavi başlatacağız Yalın. Ama ilk önce şu burun kemiğine bakmamız lazım."

Olmaz!

En çok acıyan yer orası!

Yaklaşık iki saattir Yalın'a söyleniyordum. Şerefsiz sargı bezi sarmayı bilmediği için burnumu acıtmıştı ve burun kemiği hassas olduğu için aralıksız iki saattir ağrıyordu!

"Ne yaptın online eğitimle mi mezun oldun?! Sınıfta mı kaldın oğlum?!" Dediğimde Alp'le Arat gülmemek için kendini zor tuttu.

"Bana bak Araz! Mesleğime laf ettirmem!"

"Mesleğine laf etmiyorum zaten mal!"

Ya abi bu nasıl altı yıl tıp okudu ya?!

Burnum acıyor!

Başımı geri yaslayıp gözlerimi kapattım. Bir an önce geçsin şu ağrı artık, lütfen! Cidden üçüncü kattan atlayacağım şimdi!

Bir anda önümde hissettiğim hareketlilikle gözlerimi açtım. Dibimde gördüğüm Onur'la irkildim istemsizce.

İt!

İlaçla su uzatmıştı.

"Doktor bunu verdi ağrıların için. İç hadi." Yan yan bakıp aldım elinden.

İnsanlık yaptı sonuçta, reddedecek halim yok. Ama sessiz de kalmam!

"Eyvallah da, hangi dağda kurt öldü? Şurada bir hafta önce ölsem şu getirmezdin!" Dediğimde sessiz kaldı ve karşı koltuğa oturdu.

Nedenini gayet iyi biliyordum, sadece ne cevap verecek diye merak etmiştim ama sessiz kalmayı tercih etmişti.

Nedeni ise bize acıdığı ve üzüldüğü içindi.

Başka bir nedeni yok!

BÖLÜÖ BAYAĞI BİR GEÇ GELDİ FAKRINDAYIM

TIKANDIM ABİİİİİİ

ŞU BASİT BÖLÜMÜ CİDDİYİÖ İKİ SAATTİR DÜŞÜNÜTOEJM NE YAZCAM DİYEEE

EĞER FİKRİNİZ VARSA ÇEKİNMEDEN YORUMLARDA BENİMLE PAYLAŞIM

ARALARINDAN KİTABIN GİDİŞÂTINA UYGUN OLANINI SEÇİCEM

9,95K OLMUŞUUUZZ

AİELMİZ GİTTİKÇE BÜYÜYOR

İYİ Kİ VARSINIZZZ

SAHURDA YORUMLARDA GÖRÜŞRÜÜZ

HAMSİLİ RÜYALARRR

🐟🐟🐟🐟🐟🐟🐟🐟🐟🐟🐟🐟🐟🐟

𝘈𝘳𝘢𝘻 𝘐̇𝘭𝘦 𝘈𝘳𝘢𝘵 (𝘎𝘦𝘳𝘤̧𝘦𝘬 𝘈𝘪𝘭𝘦𝘮)  ✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin