14

3.2K 244 41
                                    

Arat Emirzahoğlu;

Akşam yemeği masasında yanımdaki boşluğun dolmasını bekliyordum, tamam bu sefer çok ileri gittim...

Ama ben sadece aile olmak istiyorum. Onun da, benim de mutlu olabileceğim bir aile...

Daha fazla dertlerimizi sırtına yüklesin istemiyorum...

Bir anda yanımdaki sandalye çekilince irkildim, düşüncelerimden sıyrılıp sol yanıma baktım. Araz oturmuştu, baktığımı görünce bana döndü ifadesiz suratıyla. Geri önüme döndüm hızla.

"Biz odan da ağlarsın sanmıştık." Uğur abinin dediğiyle gözlerini devirdi.

"Hee, uğursuz Uğur beni neden sevmiyor diye çığlık çığlığa ağladım." Dediğinde masadaki bir kaç kişi gülmemek için kendini zor tuttu.

"Ne diye indin o zaman aşağıya?!" Dedi Uğur abi sinirle.

"Sahaları sana bırakacağımı falan mı sandın?" Uğur abi başka bir şey demeyip önüne döndü.

Akşam yemeğini yedikten sonra çay fasılı başlamıştı. Araz içmeyeceğini belirterek odasına çıkmıştı.

"Ben bir lavaboya gidip geleceğim." Dedikten sonra kalktım masadan ve yukarı çıktım, Araz'ın odasının önüne gelince kapıyı tıklayıp hafifçe araladım.

"Gelebilir miyim?" İçeride yatağına oturmuş olan Araz başını salladı. İçeriye girip kapının yanındaki koltuklardan bir tanesine oturdum.

"Ne oldu?" Dediğinde boğazımı temizledim.

"Ben her şey için özür dilerim Araz." Güldü alayla.

"Arat, boşuna özür diliyorsun. Sen her bize edilen lafta sesini çıkarmazsan işimiz var. Böyle bize edilen laflara sessiz kal, sonra da etrafta kardeşiz diye gez! Yok öyle Arat."

"Affetmiyor musun yani?"

"Şu anlık affetmiyorum Arat, bu saatten sonra da böyle sessizliğine devam edersen hiç affetmeyeceğim. Eğer affetmemi istiyorsan ya sesini çıkaracaksın, ya sesini çıkaracaksın. O kadar!" Deyip ayağa kalktı ve kapıyı açtı.

"Buyurun, önden. Canım çay çekti." Hızla çıktım odadan. O da arkamdan geliyordu. Masaya ulaşınca yerlerimize oturduk.

"Çay ister misiniz anneciğim?" Araz başını sallayınca çay koymaya gitti annem.

Haklıydı... Hem de çok haklıydı...

Korkak çocuk gibi bir kelime bile çıkmıyordu ağzımdan.

Ama yemin ederim ki istemsizce susuyordum, yemin ederim.

Geçmişte o adamın yaptıkları engel oluyordu...

Önüme koyulan çayla düşüncelerimi terk ettim.

"Ee Arat, bu sessizliğin yarın bir gün ailemize etki edecek mi ha?" Yalın abinin dediğiyle başımı ona çevirdim. Araz sessizce arkasına yaslandı. Sertçe yutkundum. Onun için bir şeyler söylemeliydim artık...

"Yalın!" Annem Yalın abiye sert bakışlar yollarken boğazımı temizledim. Sakince...

"Nasıl bir etki?" Araz'a baktı Yalın abi. Araz ise çayını yudumluyordu sadece.

"Ne bileyim, sessiz olan insanlar sinsi oluyormuş. Alttan alttan ailemizi dağıtma." Tek kaşım havalandı istemsizce.

"Öyle mi?... Onur abine sahip çık o zaman." Dediğimde Onur abi bana döndü hızla.

O da sessizdi. Ya böyle kendini ilgilendiren konularda konuya dahil oluyordu, ya da kardeşlerine Araz laf ettiğinde.

Babam bana şaşkınlıkla bakıyordu, cevap vereceğimi beklemiyordu çünkü.

"Kelimelerine dikkat et Arat!" Dedi sinirle Onur abi.

Etmiyorum!

"Gayet saygı çerçevesi içinde konuştuğumu düşünüyorum."

"Siz! Siz... Siz nasıl bir belasınız?!" Deyip sinirle ayağa kalktı. Araz'ın bakışları Onur abiye döndü.

"Başının tatlı belası!" Dedi sırıtarak. Yanımızdaki Alp, Araz'ın dediğine sessizce kıkırdadı.

Şu an kendimi biraz da olsa güçlü hissetmem normal miydi?

Sanırım bu dünyada ki benim gibi olan herkese Araz'ın bir kere sağlamca çarpması gerekiyor...

NE OLDU LA ONURSUZ ONURR

ARAZZZ AŞKIMMMM💖💖💖🧚🏻‍♀️

BİR SONRA Kİ BÖLÜMLER YAVRULARIMIN GEÇMİŞTE NELER YAŞADIKLARINI ANLATACAKKK

HAZIR OLUNNNN

SİZİ ÖPEYRUMMM

YARIN OKULDAN GELİNCE ATARIMMMM

HAMSİLİ RÜYALARR🐟🐟🐟🐟🐟🐟🐟🐟

𝘈𝘳𝘢𝘻 𝘐̇𝘭𝘦 𝘈𝘳𝘢𝘵 (𝘎𝘦𝘳𝘤̧𝘦𝘬 𝘈𝘪𝘭𝘦𝘮)  ✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin