35. Bölüm: Kahvaltı ve Kaybolan Kedi

634 55 17
                                    

{önceki bölüm kesiti}

Maria sahte bir kızgınlıkla gözlerini benden yana çevirmezken aklıma gelen fikirle ayağa kalkıyorum.

"Kalk Maria, gidiyoruz."



Maria ile onun odasından çıkıp bir alt kata inerek kahvaltı yapmıştık. Lucas ve Marki Wilder hâlâ odalarından çıkmamışlardı.

"Niye odada bu kadar uzun süre kaldılar? Aklıma kötü senaryolar geldi." diyen Maria'yla düşüncelerimden sıyrılıyorum.

"Üstelik bana heyecanla gidiyoruz dedin. Fakat şuan sadece etrafa bakarak peynir kemiriyoruz."

Maria sıkıntıyla dirseğini masaya dayarken ona cevap veriyorum.

"Erkeklerin bizimle aynı anda odalarından çıkacaklarını sandım." 

"Gidip onları kontrol edelim mi?" diyor Maria aniden ayağa kalkarak.

"Olur."

Masaya belli bir miktar bahşiş bırakarak oturduğum sandalyeden kalkıyorum.

Maria ile birlikte üst kata çıkıp Marki Wilder'ın odasının önüne geliyoruz.

"Ben kapıyı tıklatayım sende konuş, olur mu?" diyor Maria.

"Peki."

Maria kapıyı tıklatıyor ve içeriden aynı anda iki farklı ses "Girme!" diyor.

"Nerede kaldınız?" diyorum kapıya yaslanarak.

"Geleceğiz, siz kahvaltı için aşağıya inin." diyor Lucas.

"Kahvaltımızı yaptık zaten."

"T-tamam şimdi girebilirsiniz." diyor Marki Wilder.

Maria ile baskın yapar gibi içeri giriyoruz.

Karşımızda duran iki dağınık görüntülü adam aklıma olası tüm sahneleri getirirken ihanete uğramış gibi hissederek Lucas'ın önünde duruyorum.

"Açıkla." diyerek ona daha da yaklaşıyorum.

"Açıklayabilirim."

"Aynısını dedim."

"Marki Wi-"

"Majesteleri olanların tek sorumlusu ben değilim. Yaptığınız şeyin sorumluluğunu üstlenin lütfen." diyor Marki Wilder.

"Lucas, Marki ne diyor?! Açıkla çabuk!" diyerek Lucas'ın üstüne iyice yürüyorum.

"Sende açıkla!" deyip Marki Wilder'ın üstüne yürüyor Maria.

"Biraz dövüştük. O kadar." diyor Lucas.

Lucas'ın masum bakışları kalbimi yumuşatırken sesimi sinirli tutmaya çalışıyorum.

"Peki neden bize açıklamakta bu kadar zorlandınız?"

" Üstümüzde bir şey yoktu. Yanlış anlayacağınızdan endişelendik." deyip bakışlarını tavana dikiyor Marki Wilder.

"Bunu nasıl öylece söylersin?" diyerek Marki'nin ensesine vuruyor Lucas.

"Yanlış anlaşıldınız bile."

Maria'nın söylediğine hak vererek başımı sallıyorum.

"Saçmalamayın Leydi Maria! Kadın ya da erkek fark etmez, ben eşimden başka kimseye bakmam." diyor Lucas.

Kalbimin eridiğini hissediyorum.

"Eşim mi?" diyorum Lucas'a sevgiyle bakarak.

"Evet, eşim."

Kötü Kadın Olmayı Ben Seçtim Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin