Katsuki'den
Bir numaralı kahraman olan, Endeavor'un yanında staja başlamamızın üzerinden iki hafta, Deku'nun bana seni seviyorum demesinin üzerinden bir ay geçmişti.
Evet, bana, beni sevdiğini söylemişti.
Dediğim gibi, önceden hep söylerdi.
Fakat bu sefer çok farklı hissettirmişti.
Sanki başka bir şey anlatmaya çalışıyor gibiydi ve ben bunu anlamamıştım.
Gerçi anlasam bile anlamamazlıktan gelirdim.
Çünkü seni seviyorum dediği an, kalbimin pompalanmasını göğüs kafesimde hissedebilecek kadar, hızlandığını fark etmiştim.
Ellerim karıncalanmış, dilim tutulmuştu.
Farklı bir şey yoktu oysa ki. O her zaman ki Deku'ydu ve bana, beni sevdiğini söylemişti her zaman ki gibi. Peki önceden vermediğim tepkileri neden şimdi veriyordum ki?
Şuan ise bir operasyonun içindeydik.
Benim bunları düşünmem çok saçmaydı.
Shigaraki'yi yakalamamız gerekiyordu ve adam resmen eski halinden kat be kat daha güçlüydü.
Nasıl yeneceğimiz hakkında hiç bir fikrimiz yoktu, Endeavor onu zar zor zaptediyordu duyduğumuza göre.
Telsizlerden sürekli olarak bize haber veriyordu.
İnsanları tahliye ettiğimiz sırada, Deku uzaktan, Todoroki'ye bağırmaya başladı. "Todoroki! Buraya gelebilir misin?"
Yardım mı isteyecekti?
O çilli aptal bir işi de kendi başına halledemiyordu.
Küçük bir çocuğu da tahliye ettiğim sırada, gözüme ileri de, Deku ile konuşan Todoroki'ye takıldı.
Deku'yu dikkatle dinliyor, sürekli olarak gülümsüyordu. Başka kimseye gülümsediği de yoktu.
O hep Deku'ya karşı ilgili olmuştu.
Gözlerimi devirdim.
Ne vardı yani gülümsüyorsa?
Bende gülümseyebilirdim.
Dudaklarımı kıvırmaya çalıştığım sırada, karşımda ki yaşlı teyzeyle kedisinin bana dik dik baktığını gördüm. "Ne bakıyorsunuz, kahrolası şeyler?!"
Teyze elinde ki kedisini daha da kucağına çekti ve, "Boşver," dedi.
"Hağ?! Neyi boşverecekmişim?!"
"Gülümsemeyi boşver, sen gülmesen de olur."
"Nedenmiş o?!"
"Çok komik oluyorsun." Bu cümlesinin üzerine koşar adımlarla kaçıp gitti.
Arkasından bakarken, "Sensin komik!" diye bağırdım. Şimdi ki teyzeler çok fenaydı.
Derin bir nefes alarak önüme döndüm ve tahliyeye devam ettim.
Bir süre sonra, telsizden Endeavor'un sesi geldi.
"Shigaraki harekete geçti! One for All diye bir şeyden bahsetti ve şuan sizin olduğunuz tarafa doğru geliyor!"
One for All..
Deku.
Hızla dönüp ona baktım.
Dehşet içinde gökyüzüne bakıyordu.
Shigaraki'nin onun için geldiğini biliyordu ve şuan bu konu hakkında ne yapacağını düşünüyordu.
Onu uzaktan izlemeye devam ederken, birden harekete geçti ve tam tersi yöne doğru koşmaya başladı.
İida arkasından bağırdı. "Midoriya! Nereye gidiyorsun?!"
Bende vakit kaybetmeden, Deku'nun peşinden koşmaya başladım.
One for All'u sadece ben biliyordum.
Onun yanında sadece ben olabilirdim.
"Bakugo?! Sen nereye gidiyorsun!"
Onları duymamazlıktan gelerek, Deku'ya yetiştim ve yanında yer aldım.
Evet, onun yanında olacaktım.
Her zaman.
***
Evlenmek istiyorum dedi bence