İzuku'dan
Farkındaydı.
Ondan uzak durduğumun farkındaydı.
Zaten, uzak durmak için bahane arayan da bendim.
Çünkü bu doğru değildi. Hayır, kendi cinsimden birine o tür hisler beslememden bahsetmiyorum.
Çocukluğumdan beri yanımda olan birine o tür hisler beslemek, doğru gelmiyordu.
Arkadaşımdı.
Ama elimde de değildi.
Onu gördüğümde kendimi gülümserken buluyordum, bu her zaman böyleydi ama son bir kaç aydır durum hiç de böyle değildi.
Önceden, arkadaşım olduğu için gülümsüyordum. Şuan ise onu ne zaman görsem kalbim hızlanıyor ve dudaklarım, ben farkında olmadan yukarı kıvrılıyordu.
Elimde değildi.
Ve bir kaç hafta önce bana bağırdığında ise kalbim gerçekten, ilk defa kırılmıştı.
Beni görmek istemediğini söylemişti.
Daha önce hiç söylememişti bunu.
Evet, bazen daha ağır şeyler söyleyebiliyordu ama bu, nedense daha çok kalbimi kırmıştı.
Şimdi ise kahraman lisanslarımızı almak için bir sınava girecektik. Ben, ondan uzakta dururken, o Kirishima ve Kaminari ile konuşuyordu.
Benimle uğraşmayı bıraktığından beri, yanındaki insanlarla konuşmayı öğrenmişti. Galiba tek engeli bendim.
Başımı eğdiğim sırada, Uraraka yanıma gelip koluma girdi. "Deku-kun. Ne düşünüyorsun?"
"Öyle, böyle şeyler.."
"Çok dalgın duruyorsun."
Gülümsedim. "Galiba sınav yüzünden biraz gerildim."
"Sınav yüzünden mi?" İnanmasa da inanmış gibi yaptığı için ona teşekkür etmek istedim. "Anladım. Öyleyse bir an önce içeriye girelim de, halledelim."
İkimiz de gülümseyerek, Aizawa sensei ile içeriye girdik.
***
Herkesin gücümüzü bildiklerinin farkına vardığımızda, çok geçti.
Bir arada kalsak bile, bizi ayırmayı başarmışlardı.
Tek başıma etrafta dolaştığım sırada, karşıma karşı okullardan bir kız çıktı. "Deku."
İsmimi söyledi.
Pekâlâ. Herkes biliyordu ne de olsa.
Ama bir tık ürkütücü görünüyordu nedense.
Özellikle yüzünde ki gülümseme.
Ben daha ne olduğunu anlayamadan, üzerime doğru atıldı ve saldırdı. Kendimi korudum ve geriye doğru hızla bir kaç adım attım.
Gülümserken, "Mükemmelsin, Deku," diye mırıldandı ve tekrar üstüme doğru atıldı.
Bir süre sonra, ondan kaçabilmeyi başarmıştım. Bir taşın arkasında saklandığım sırada, yanıma Uraraka geldi.
Ama bir tuhaflık vardı.
Bildiğim Uraraka gibi durmuyordu.
***
Değistirerek yazdığımı söylemistim dimi