"Dün yüzüme kapattın."
"Çok özür dilerim gerçekten.Küçük bir işim çıktı o kadar."
Küçük değil büyüktü aslında.Atilla dün gece tam iki kez Görkemi hayal ederek boşalmıştı.Bunu hatırladığında kameraya bakmaya utanıyordu.Biraz sonra Kenanla buluşup onu boğacaktı.
"Nereye gidiyorsun şimdi?"
"Kenan bekliyor.Sen ne yapacaksın?"
"Ablama çeyiz almaya gidiceğiz.Seni çok özledim,kız isteme biter bitmez geleceğim."
"Erken dönmene gerek yok Görkem.Sonuçta aileni uzun zamandır görmüyorsun.Ben beklerim seni."
Görkem Atillayla vedalaşıp telefonu kapattı.Üzerini değiştirip arabaya binmişti.Annesi arkaya oturduğunda gaza bastı.Adananın sıcağı dayanılacak gibi değildi.Bu yüzden hemen İstanbula geri dönmek istiyordu.
Tabii annesi bırakırsa...
"Atilla kim?"
"Duymuşsun işte anne."
"Melihle bitti mi yani?"
Camdan annesine bakış atıp kafasıyla onaylamıştı.Ailesi Melihi çok zor kabullenmişti,şimdi sıra Atillayı kabullenmekteydi.Babası Melihi çok severdi.Uzun zaman sonra başladığı bu ilişkiyi kabul edip etmeyeceğinden emin değildi.
"Açık konuşacağım.Baban ve ben barışacağınızı umuyorduk.Melihten sonra hayatına birini alman beni çok şaşırttı.Onu aştın yani öyle mi?"
"Melih beni aştı anne.Atilla tam bana göre.Nasıl hissediyorum biliyor musun?Sırtımda kanatlarım var gibi."
Görkem Atillayı benzettiği şarkıyı bulmuştu.Bunu herkesten önce annesiyle paylaşacaktı.
"Bak anne,bu şarkı onu anlatıyor."
Kadın duyduğu şarkıyla kahkaha atmıştı.Oğlunu mutlu görmek onu da mutlu etmişti.Atillayla tanışmayı sabırsızlıkla bekliyordu.Kadın Görkeme eşlik edip şarkıyı söylemeye başladı.
Hislerim seni ele veriyor
Sen sevilecek yarımsın
Ellerim hep seni arıyor
Yerin yurdun yanımdır
Nazlısın,hakkındır
Buraya yazıyorum benim olacaksın
Cilvelisin,yakışır
Buraya yazıyorum benim olacaksın
Çok tatlısın çok
Seni veren Allah'a şükürler olsun
Çok güzelsin çok
Ben güzelden anlarım!Görkem bu şarkıyı döndüğünde Atillaya söyleyecekti.Tabii Atilla Kenanı boğup hapishanelik olmasa.Kenan dün buluştukları parkta Atillayı bekliyordu.Yolun diğer tarafından koşarak ona doğru gelen bedeni görünce kaşlarını çattı.Yaklaşan tehlikenin farkındaydı çünkü.
"KOŞMA KENAN!"
"GELME PEŞİMDEN DOMBİLİ!"
Parktaki diğer çocuklar oynamayı bırakmış onları izliyordu.Kenan koşuyor,Atilla onu yakalamaya çalışıyordu.Yakalarsa bir kaşık su da boğacaktı.
"Ya senin hiç mi utanman yok?!Bana nasıl öyle şeyler atarsın?!"
Kenan koşmaktan yorulduğu için durmuştu.Nefes nefese kalan bedene bakıyordu Atilla.Zaten boğuluyor gibiydi,birde kendisi boğmayacaktı.
"Uçak mı kalktı?"
"Ne uçağı?"
"İstanbul uçağı!Lan ne uçağı olacak?Senin küçük Atilladan bahsediyorum."
Atilla ağzı açık şekilde Kenana bakıyordu.Onun bu kadar rahat konuşmasına alışamayacaktı.Bu kadar zamandır Kenanın peşinden arkadaşlık için koşuyordu ya...Hiç bu kadar pişman olduğu konu hatırlamıyordu.
"Kalktı,oldu mu?!Ya Görkemin suratına ba-bakamadım!Çok utanıyorum...Yer ayrılsa dibine gir-"
"Kes traşı!Zevk aldın mı onu söyle?"
Atilla susunca Kenan cevabını almıştı.Sırıtıp kolunu Atillanın omzuna attı.Onun masum yüzünün arkasında bir aslan vardı.Kenan bunu çoktan çözmüştü.
"Seni iyice açmamız lazım dombili."
"Na-nasıl?"
"Hiç gece kulübüne gittin mi?"
"Yok daha neler!Gitmiyorum ben öyle yerlere!Hi-hiç bakma bana ya!"
Gidecekti.O gece hem Kenanın hem de Atillanın hayatı tamamen değişecekti.
Smuta az kaldı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TOMBİK
Teen FictionKilolu öğrencinin spor hocasına verecek parası yoktu.Bu yüzden adamın çocuğuna bakarak spor salonuna giriş bileti kazanacaktı.Peki,sadece bu kadar mı? "Ş-şey benim size verecek param yok.Siz bakıcı arıyorsunuz dimi?Ben bakarım!Para da istemiyorum,za...