Tutularak geldim

18 2 0
                                    

Yazmak beni rahatlatıyor mu yoksa melankolik birine mi dönüştürüyor inanın bilmiyorum. Bildiğim tek şey tuşlara basma arzumun dönem dönem atak yaptığı...

Bugün ne konuşmak istersiniz bilmiyorum ama ben evde kalan bozulmaya yüz tutmuş sebzelerle yapılan çorba gibi ortaya karışık bir şeyler yazacağım.

Sonuçta hayat bu belli olmaz. Olur da ölür ya da intihar edersem Nilgün Marmara gibi değerlenir yazdıklarım, kim bilir?

Bazı insanların sevgiye yüklediği anlam beni çok şaşırtıyor. Özellikle belli bir yaşa yaklaşmış herkes "yeter ki biri olsun" kafasında...

Bu yüzden evlilik yaşı gelmiş erkeklerin bana gösterdiği ilginin aşk olmadığının bilincindeydim. Doğrusu bunu hissediyordum. Nitekim hislerim beni pek yanıltmadı.

Aslında reddettiğim çoğu erkekte problem yoktu hatta hepsi hipergamimi Allah'u Ekber dağlarına çıkarmıştı. Lakin gelin görün ki zaman zaman inancımı yitirsem ve zamanla yerini sevgiye bırakacağının bilincinde olsam da bana aşık olmamış biriyle beraber olamayacağımı biliyordum.

Kadınlar bilir ki aşık olmakla aşık olmuş gibi yapmak arasındaki ince çizgiyi anlamak kalp için çok kolaydır.

Ben bu konuda dünyanın en şanslı kadını olabilirim. Partnerlerimin genelde ilk aşkıydım. Tabi kulağa güzel gelse de bir yandan toksikleşmeye meyilli bir mevzu... Özellikle deneyim az ve yaş küçükse erkekler sizi takıntı yapabiliyor.  Meşhur "Yanındakiyle yaşlanır; aklındakiyle ölürsün." muhabbetinden bahsediyorum.

Yanımda olmayan kimseyi aklımda tutmam. Ufak tefek hatalarımız oldu bu konularda tabi ama platonik aşka inanmamak işimi büyük ölçüde kolaylaştırdı.

Sevmek mi güzel sevilmek mi ikileminde sevilmek kısmındayım ben... Bunun temel sebebi vulva sahibi olmam.

Bir erkek gerçekten sevip, değer verip... Ay yani tapmıyorsa yalnız kalmayı yeğliyorum. İnsan sevgilisini sevmeyecek de kimi sevecek? Kimi şımartacak? Haksız mıyım?

Tabi herkesin sevgi dili birbirinden farklı. Bazen karşıdaki canını verecek kadar sevse de olmayabiliyor... Yani insan sevenine kahpelik yapabiliyor. Ben de yaptım. Hak edene hak ettiğini yaşattık elhamdülillah. İntikamı biraz abartmış olabilirim ama mevzu bahis bir şeylerin olmayınca olmaması...

Çok uzatmadan sadede geleyim: olacağı varsa oluyor. İnanın bana kısmetiniz Fizan'da da olsa kalkıp bulup geliyor... Tabi kısmetsizseniz o başka...

Doğru zaman yanlış insan ya da tam tersi klişesi... Hayır: her şey doğru olacak. Tabi eğer sabrederseniz.

Bazen saliseler içerisinde kalbine kiminle evleneceğin fısıldanıyormuş.

Aşk gibi bir şey de değil bu mantık zaten hiç değil. Türkçede tam karşılığı olmayan bir terim. İçerisinde huzuru, güveni ve daha nice karmik olmayan ögeyi barındıran muhteşem bir his...

Tam olarak Eros'dan vahiy iner gibi... Valla öyle

-Uzun era

DENEMEMELERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin