"Yürürken hep sendelerdim ama yanımda daima sıkı sıkı tutunan öleceğim bir demirim vardı. Hep ona tutundum,kalkarken ondan destek aldım,onunla koştum,onunla gittim,onunla başardım ve artık yok...
Koşmayı öğrendikten sonra neden gitti ki yanımdan?
Ben düşünce nolucaktı? Kim kaldıracaktı beni?
Koşmayı öğrenen her insan bir daha düşmez miydi?
Bunlar çok aklımda kaldı ve her yeri gezip o demiri aradım ve bu sırada hiç düşmedim. En sonunda o demiri buldum. Sordum,"Neden ben koşmayı öğrendikten sonra yanımdan gittin? Koşmayı öğrenen her insan bir daha düşmez mi?"diye sordum.
Bana karşılık olarak,"Koşmayı öğrenen ve öğrenirken düşünce kalkabilen hiç bir insan bir daha düşmez."dedi. Bunu duyunca içime bir su serpildi ve veda edip oradan uzaklaştım.
Yıllarca koştum,bir gün tökezledim ve düştüm. Hani düşmedim?
Beni düşünce kaldırmıştı da neden düşünce kalkmayı öğretmemişti?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İntiharın Mektupları
Short Storyİlk bölümde anlattığım eksik kalan duygular 22. Bölüme kadar betimleme ile anlatılıyor. Kurgu tamamen bana aittir,her ayrıntısı ile de hayal ürününden ibarettir. Gerçeklik ile hiç bir algısı yoktur. İyi okumalar dilerim!🍃