"Bazenleri olur, acınızdan saatlerce ağlarsınız ama her gün yine de güne güçlü olarak uyanırsınız...
Kendinizi kar küresindeki bir figüran gibi hissedersiniz. Sadece gerektiği zamanlar ses çıkaran ve parlayan... Onun yerine, o cam kürenin içinde öylece duracağınıza, kürenizin derinliklerinde yeni yaşamlar başlatın.
Cam kürenizi bir avuç kadar küçük gösterip, bir evren kadar büyükmüş gibi yaşayın.
Bu mektuplarda size asıl anlatmak istediğim, acılarınızı ne kadar büyütürseniz, o kadar acı çekersiniz.
Psikolojide anıları eskitme gibi bir anlayış vardır, bunu güvendiğiniz kişilere devamlı olarak anlatmanız, o anıyı eskitmeniz acı çekmenizi engelleyecektir.
Dert gerçekten paylaşılmak için vardır. İnsanlara derdinizi anlatın fazla özele girmeden ki bence özelede güvendiğiniz kişilerle girin.
İnsanları anlayın özellikle, derdin büyüğüde küçüğüde derttir. Sizin için fazla küçük görünen bir dert, karşı tarafın senelerdir kanayan yarası olabilir ve istemeden, belki de isteyerek insanların yarasına tuz basabilirsiniz...
Bu mektuplarda anlatmak istediğim bir diğer şey ise alttan almayın, alırsanızda altta kalmayın. Karşı taraf sizi bir konuda acımasızca eleştiriyorsa, alttan aldınız diye altta kalmayacağınızı anlatın.
Ve kendinize zarar vermeyin... Bunu günümüzde bir çok genç yapıyor, bu sizin için bir çözüm ama aynı zamanda size en çok zarar veren şey. Bileklerinizi kesmeniz, kollarınıza faça atmanız, façalara yıldız çizmeniz sizde hem fiziki hem ruhsal zarar
verir.
Sorununu çözdüğünü sandığın şey, asıl sorunların olur...
Duyguları daima kabul edin, bazen birisi bile sizin o öldüğünü sandığınız duyguları kalbinin sıcaklığıyla diriltebilir...
Söylemeden geçmek istemiyorum, katilini affeden herkes tekrar ölmeye mahkumdur. Katillerinizi affetmeyin.
Duygular eceliyle ölmez, elbet vardır bir katili...
Hayat iyi ve kötü sürprizlerle dolu, hayata pollyanna gibi bakmak aptallık olur, gerçeklerin farkında olun ama bu gerçeklerin sizi mahvetmesine izin vermeyin.
Hayat bir kumar oyunu, hayatınız üzerine kumar oynanıyorsa, kumar masasını kafalarına geçirin. İşe yarıyor.
Madem bir kar küresinin içindeyiz, madem pilimiz bitti, bizde ayın ve yıldızların ışığı ile parlarız...
:)
SON
21.11.23
Günlerden Salı,
Saat 23.18
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İntiharın Mektupları
Short Storyİlk bölümde anlattığım eksik kalan duygular 22. Bölüme kadar betimleme ile anlatılıyor. Kurgu tamamen bana aittir,her ayrıntısı ile de hayal ürününden ibarettir. Gerçeklik ile hiç bir algısı yoktur. İyi okumalar dilerim!🍃
