Hellooo! ♥️
Evet siz bölüm bekliyordunuz ama ben ancak alıntı yayımlayabileceğim. Bölüm gelene kadar alıntı ile idare etsek olur mu? Bence gayet güzel olur. Bu arada hikayeyi sevdiniz mi? 🙏🏻
Kadehlerimizin boşaldığını fark edince gözlerim hızla Yaman'a kaydı. Filme dalmış büyük bir dikkatle izliyordu. Bende bir süre onun güzel gözlerine bakmadan edemedim bu sırada. Daha sonrasında dikkati bana doğru kayınca yutkundum ve kendime çeki düzen verip dudaklarımı ıslattıktan hemen sonra konuşmaya başladım. "Şey ya... Şaraplarımız bitti ben hemen yenilerini doldurup geleceğim."
Dediğim gibi hışımla oturduğum yerden kalktıktan sonra Yaman'ın tek kelime dahi etmesine müsaade etmeden sehpanın üzerinden kadehleri alıp deyim yerindeyse mutfağa kaçtım. Ona yakalanınca utanmıştım haliyle bazen ne kadar rahat bir kadın gibi görünsem de zaman zaman kendimle çelişen yanlarım vardı her insan gibi. Mutfağa geçer geçmez adanın üstünde duran şarap şişesini kaptım. Kadehlerimize sırasıyla şarapları boşaltmaya başladığım sırada kadife çıkan sesi doldurdu kulağımı. "Benden utanmana gerek olmadığını sende biliyorsun."
Sertçe yutkundum bir kez daha ve dudaklarımı ıslatıp ona doğru döndüm. Neredeyse dibime kadar geldiğini ise bu şekilde anlamış oldum. Mutfaktaki ada ile onun arasında kısılı kalmıştım. Gözlerindeki munzur tını gözlerime deyince gözlerimi ondan kaçırmıştım ki hafifçe çenemi tutup kendisine bakmamı sağladı. Ardındansa çeneme doğru yaklaşıp dudaklarını çeneme bastırdı. "Utandığında çok daha güzel oluyorsun."
Derken arkamızda kalmış olan şarap kadehlerinden birisine uzandı ve kadehteki kırmızı şaraptan birkaç yudum aldı. Diğer kadehi de benim elime verdi. "Yanakların al al oldu" gerçekten hoşuna gittiği ses tonuna dahi yansımıştı. Ben ister istemez gerildiğim için onun elime tutuşturduğu kadehi dikip adanın üstüne gerisin geri bıraktım. Yaman bir yandan elindeki kadehi tutmayı sürdürüyorken boştaki eliyle benim belimi sarıp biraz kendisine doğru çekti. "Her bir hücreni bilen adamdan utanıyor olman takdire şayan kıvırcık."
Bunu da bir süredir yeni huy edinmişti ve bana "kıvırcık" diye hitap ediyordu. Gözlerimi asi bir tavırla gözlerine diktiğimde elindeki kadehi dikip adaya bıraktı. Peşinden belimi iki koluyla birden koala misali sardıktan sonra beni kendisine iyice çekti ve bedenlerimizin neredeyse birbirine yapışık bir hale gelmesine olanak sağladı. Elimi hafifçe göğsüne yaslamış çarpmaya başlayan kalbimin sesini kovalamaya çalışırken dudaklarını dudaklarıma bastırdı! Ağzındaki alkol tadını hissettiğim sıra dudaklarımı aralayarak ona karşılık vermeye başladım. Onun beni öpmesini seviyordum; tutkulu ve davetkar dudaklarının dudaklarıma değmesi gerçekten şahaneydi. Dili ağzımda seyahatini yaparken beni kucağına alınca bacaklarımı beline doladım. Adanın boş kısmına beni neredeyse oturtur hale geldiğinde nefes almak üzere dudaklarımızı ayırıp tıslarcasına şekilde mırıldandı. "Seni burada b*cermek istiyorum."
Sözüyle yanaklarıma vücudumdaki neredeyse bütün kanın hücum ettiğine yemin falan edebilirdim sanırım. Dudaklarıma yeniden yapışmadan önce üzerimdeki salaş gri tişörtü eteklerinden sıyırmaya başlayınca ona yardımcı olmak adına çıkarıp bir kenara fırlattım. Ardından yeniden kopmamacasına birleşti dudaklarımız taki nefessiz kalana kadar öpüştüğümüz sırada daha fazla dayanamayarak nefes almak adına ayırdım dudaklarımızı. Üstümde kalan gri sütyenimin kopmasına doğru gitti elim ve yavaşça açtım. Yaman sırıtarak beni izlerken diğer yandan daracık kot pantolonumun sardığı kalçamı okşuyordu. Sütyeni usulca sıyırıp yerdeki tişörtümün yanına atınca göğüs boşluğuma doğru eğilip öpücük kondurdu. "Güzel kadınım!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bebek İçin
RomanceDudaklarıma değen dudaklar bir yardım busesi sunmuştu adeta bana! Yıkılmışlığım, umutsuzluğum ve dünyamın başıma yıkılmış olduğu hissiyatı bir anda yok olup gitmişti sanki! Hiç tanımadığım o adamın tenime teması belki umut belki de bambaşka olayları...