BÖLÜM 8

1K 51 1
                                    

Hellooo! ♥️

Minik bir aradan sonra karşınızdayım! Yeni bölüm için fazla beklettim mi? 🤭 Umarım öyle olmamıştır. 🤦🏼‍♀️

Her birinize keyifli okumalar diliyorum. Lütfen oy verip yorum bırakmayı ihmal etmeyin. Görüşmek üzere! 🌸💕

Yade'nin o haliyle karşılaşınca sıkıntı içerisinde soludum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Yade'nin o haliyle karşılaşınca sıkıntı içerisinde soludum. Annemin duymasından çekiniyordum bir yandan da. Kardeşim ağlayarak bana sarılınca kollarımı onun beline doladım. Dolamamla beraber de ağlamaya başlaması bir oldu. Sanki ağlamak için bu anı beklemiş gibiydi ve işin kötü yanı bende ağlamamak için zor tutuyordum kendimi. Bir şekilde açıklamam gerekiyordu farkındaydım ancak ben geçiştirmeye çalıştım. "Şşş... yok bir şey" tarzında sözcükler dökülmeye başladı dudaklarımın arasından. Peki gerçektende öyle miydi? Hayır! Yalan söyleyerek kendi korkumdan ve acılarımdan ne kadar kaçabilecektim? Bence sonu yoktu bu kaçma işinin ama açıklamak içinde doğru bir zaman değildi. "Nasıl yok?"

Dedi sesi fısıltı gibi çıkıyor olsa da serzeniş doluydu. "Yok gerçekten." Şimdi değil Yade, şimdi konuşmak için hiçte doğru bir zaman değil!

"Kızlar" annemin sesini duyunca hızla Yade'den ayrıldım ve kardeşimin yanağına akan yaşları annemin yanımıza gelmesine ramak kala silmeyi başardım. Eninde sonunda bir konuşma yapacaktık biliyordum ancak Yade şimdilik sussa yeterdi bana. Ben zaten yeterince acı içerisindeydim birde onları düşünüp onlara verdiğim acıyla daha da acı içerisinde yanıp kavrulmak istemiyordum. Sadece ama sadece bir an evvel benim için bir şeylerin düzelebilecek olmasını diliyordum işte. "Ayol nereye kayboldunuz siz? Biriniz telefonla konuşmaya gitti diğeriniz onun peşinden. Gelin de şu pastayı yiyelim. Sizin için diyeti bozdum zaten boşa gitmesin değil mi?"

Anneme yandan bir gülüş attım. Ondaki hayat enerjisine hayrandım ve kendisine bu kadar iyi bakabiliyor oluşuna. Uzaktan gören falan neredeyse arkadaş falan sanabilirdi herhalde bizi. "Kızım bana neden öyle alık alık bakıyorsunuz? Yade? Yurdanur?"

Düşüncelerden sıyrıldıktan sonra hiçbir şey yokmuş gibi konuşmaya başladım. "Haklısın anne hadi gidip şu pastayı yiyelim ve sabah sabah kalori alalım."

Kaçar gibi salona doğru yürümeye başladım. Hatta şu an beni açıklamak için kaçar gibi demek fazla olurdu çünkü ben direkt olarak kaçmayı seçmiştim. Kaçmaktan başka bir çaremde yoktu. Kafamı toparlamam gerektiğini de biliyordum ancak nasıl olacaktı bunun hakkında gram fikrim yoktu. Bu sabah sadece o geç kalınmış doğum günü pastası yenecek ve her şey unutulmuş şekilde kahkahalar atılacak Yurdanur. Bazen kendinden kaçmak en iyi ilaçtır insana öyle değil mi? Sende şimdi kendinden kaç ve kocaman gülümse! O karmaşanın arasında senin için zor olsa da. Pastayı kestik ve hemen tabaklara servis ettik. "Önce doğum günü kızına" dedikten sonra elindeki çatalla bana yedirdi Yade. Pastanın tadı da şahaneydi hani! Sabah sabah baya midesizce takılıyorduk ama bir seferlik olsundu.

Bebek İçinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin