Yan Hikaye - Bölüm 1

2.1K 299 124
                                    

Yorum sınırı ciğeriniz, ciğer bırakma durumuna göre bölüm gelecek..PSWKDOSXPS

KİM SUNGMİN

Kapıdaki güvenlik görevlisi benim için kapıyı açtığında direkt olarak yüzüme çarpan güneş ışığı yüzünden gözlerimi kısmak zorunda kalıyordum. Kapıdan çıkar çıkmaz beni karşılayan grupta gezindi bakışlarım. Adamlarımdan birisi siyah kabanımı omuzlarıma bırakırken bir başkası ise güneş gözlüğümü uzattı. Vakit kaybetmeden alıp taktım.

Taehyung'un vurulması üzerinden bir hafta geçmişti. Yoğun bakımdan çıkmasına az kaldığı için memnundum. Hızlı iyileşmesi için herkes gibi ben de elimden geleni yapmaya hazırdım. Tabii önce hesap vermem gereken bazı kişiler vardı.

Bakışlarım önünde durduğumuz cezaevine kaydı. Gözlerimi devirdim. "Kahve bile yok." diye homurdandığım sırada ellerimi ceplerime atıp cüzdanımı ve telefonumu hissettim.

Eninde sonunda o cesetlerin bulunacağı kesindi. Tabii Kore'de yaşanan her haltta olduğu gibi bunda da gözler üzerime çevrilmişti. Halbuki benimle hiçbir alakası yoktu! Ben yalnızca kardeşi vurulmuş, acısı taze bir abiydim.

Güzelin düşmanı çok olur diye boşuna dememişlerdi.

Arabalarına geçmelerini söylemek üzere adamlarıma dönerken benden oldukça kısa, cılız bir bedenle çarpıştık. Elindeki dosyayı düşürünce etrafa kağıtlar dağıldı. "Hay senin..." diye homurdanan omegaya baktım kaşlarımı çatarak.

Bu sapsarı saçları, beyaz teni ve burnunun üzerindeki çilleri nerede görsem tanırdım.

"Elvis?"

Kafasını kaldırdığında göz göze geldik ve mavi gözlerinde belli belirsiz bir ışıltı belirdi. Neredeyse beni gördüğüne sevindiğini düşünecektim.

"Sungmin?" diye mırıldandı pürüzlü sesiyle. Kaçıp gidecek diye düşünsem de bunu yapmadı. Elini uzattığında iki medeni insan gibi selamlaştık. Koluna asmış olduğu cüppe dikkatimi çekti. Demek avukat olarak çalışmaya devam ediyordu.

Gerginlikle yutkunduğunu gördüm. Ona konuşması için fırsat verecektim elbette. İki yılın ardından burada karşılaşmamız basit bir tesadüf olamazdı. Bana göre bu bir işaretti.

"Kore'de olduğunu bilmiyordum."

Eğilip yerdeki kağıtları toplamaya başladığımda o da yere çöktü. Acelem olmadığı için yavaş yavaş sol elimde toplamaya başladım her bir kağıdı. Bir yandan da "Taehyung için geldim." diye kısaca açıklama yapmıştım.

O da kağıt topluyordu ama dikkati çok çabuk dağıldı. "Bir sorun mu... Var?"

Nasıl hem merak edip hem de seni ilgilendirmediğini düşünebilirsin oğlum?

"Babayı öldürdüm, avukat."

Mavi gözleri duraksadı tam da gözlerimdeyken. Şaşırmadı, korkmadı. Elvis tam da bu yüzden benim ruh eşimdi. Korkusuzdu o.

Eliyle hafif dalgalı saçlarını kulağının arkasına sıkıştırdı ve "Sevindim." diye mırıldandı. "Rahat bir nefes alabilmişsindir."

pray for me ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin