YUSUF 'TAN ?
"rabia benim sevdiğim kız"Dedim, gözümden akan yaşla başımı eğerken.
Bu zamana kadar doruk' a böyle bir şeyden hiç bahsetmemiştim, onun şimdi ki gibi şaşırıyor olması normal di.
Ama asıl normal olmayan rabia nın bizim evde ne işi olduğu idi.
Çok zaman olmuştu onu görmeyeli, çok değişmişti ama değişmeyen tek şey beni gördüğünde gözlerine sinen o ürkek bakış.
14 yaşında da yanıma geldiğin de böyle bakıyordu, ürkek heyacanlı umut dolu, ama ben o gün o bakışları sözlerimle söndürdüğümü sanıyordum yanılmışım, hala aynı bakışlar hala aynı rabia 'dı.
Ya duyguları acaba hala beni seviyormuydu, yoksa sözlerim bakışlarını değilde, acaba duygularını öldürmüşmüydü, bunu bilmiyordum işte.
Hala şaşkın şaşkın bakıyordu bana, elini ağzına götürüp sağa sola gitti biraz nefes alıp verdikten sonra tekrar yanıma gelip;"Neden bana hiç bahsetmedin" diye sordu
Derin bir nefes alarak gözlerimi kapadım;
"kendime bile bahsedemedim ki sana anlatayım" dedim gözlerimi açarak
Doruk ellerini cebine koyarak konuşmaya devam etti;
"tek imkansız aşk benim ki değil sanırım" dedi hafif tebessümle
Bende aynı şekilde gülüp kafamı çevirdim ve sonra ona bakıp kafa salladım.
"benim ki senden daha imkansız" dedim gülerek
Ciddi bil hal alarak bana baktı;
"Neden" diye sordu
Gözlerimi kapadım ve tekrar tuttuğum nefesini vererek konuşmaya başladım;
"en büyük etken ailesi, beni sevmiyorlar istemiyorlar sonra kardeşimin arkadaşı ve sonra ki sebeb de maddi durum" dedim.
Evet ailesi beni istemiyordu sevmiyordu hemde hiç yapmadığım hatta ağzımı açıp tek kelime etmeme rağmen benden nefret ediyorlardı, sidra ise rabia yı sevdiğimi bile bilmiyordu, rabia zengin bir ailede büyümüştü benim gücüm ona yetmezdi.
Beni düşüncelerimden ayıran doruğun sesi oldu;
"Yusuf şunu adam akıllı baştan anlatsana, beynim çorba oldu" dedi kızgınlıkla
Elimle bahçe koltuklarını gösterip Bir başa doruk diğer başa ise ben oturdum.
Sonra hafif eğilip dirseklerimi dizlerime koyup ellerimi birleştirdim ve konuşmaya başladım;
"hani ben sidranın doğum günü için gitmiştim ya 14 yada 15 olması lazım hatırlamıyorum her sene annem itina ile kutladığı için sidranın doğum gününü arada karışıyor hatlar" dedim gülerek
Doruk ta gülerek cevap verdi;
"Hatice sultan en iyisini yapıyor o bir güzelliğin doğum günüsü kutlanmalı elbet" dedi alaylaKaşlarımı çatarak "doorruuukkkk" dedim
Hemen kendini toplayıp "tamam tamam devam et" dedi bana bakarak
Kafamı hafif yana eğerek ağzımda bir şeyler geveleyip konuşamaya devam ettim;
"neyse işte, gittiğim o sene oldu ne olduysa sidranın doğum gününü kutladık, dedim hadi sizinle dondurma yemeye gidelim tamam dediler ben sidra rabia iste karşı komşumuzun kızı elif çıktık otutduk bir Cafe ye, öyle sohbet falan ediyoruz ama rabia hiç konuşmuyor lafa girmiyor normalde böyle bir kız değil biliyorum ama soramıyorum da neyin var diye, neyse işte öyle böyle zaman geçti elif le sidra oyun oynamak için başka bir masaya geçtiler janga mı ne onu oynayacaklar mış herhalde gittiler, biz kaldık masada sadece, bir süre konuşmadı sonra bana bakıp 'Yusuf' dedi, zaten ilk orada şaşırdım çünkü bana hep abi diyordu, şaşkın şaşkın baktım yüzüne ne yalan söyleyim hoşuma da gitmişti ama belli etmedim kendime yediremedim abi benden 4 yaş küçük birine karşı bir şeyler hissetmeyi, hep geçiştirdim o günde benim yapamadığımı o yaptı adımı söyledikten bir süre sonra elimi tutup bana beni sevdiğini söyledi, mal gibi kala kaldım hiçbir şey söyleyemedim başta, ama içten içe nasıl seviniyorum doruk görmen lazım, çünkü bende ona karşı boş değilim "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARAF 🪐
RandomYoldan çıkmış haytamın, ucu bucağı gelemeyen ihanetlerin ve en dibe batmışlığım...Benim için artık umut yok, dediğim zamanda gördüm onu,ARAF ta kalışımın bilmem kaçıncı yılıydı, gözleri ışık oldu yoluma, gülüşleri nefes oldu bana, ama tek bir sıkı...