Bir kumar masasıdır hayat, ortaya attığın zarın sana hangi sayıyı getireceği belli olmaz.
Tıpkı kaderin gibi..
Seçimler ve karalar aslında senin hayatını hatta kaderini bile değiştirebilir, yani sen hayatın ve kaderin ile kumar oynamış olursun, ama tek bir kuralla hangi sayının geleceğini ancak sen seçebilirsin.Hasan bey, Meriç bey, doruk ve sidra birbirin den alakasız insanlarken aslında yaptıkları seçimlerle yıllar sonra bir araya gelmişlerdi.
Kaderlerin de karşılaşmak birbirlerini tanımak elbette vardı, ama bunun iyi mi yoksa kötü mü olacağını kendileri seçmişlerdi. Ve şimdi gelinen nokta tam da zamanında seçtikleri yolun bedeliydi, peki ya bedel ödeyen kimdi?
......
Sidra şaşkınca bakıyordu bir elin deki telefona bir de karşısında duran adamlara.
Meğer göz yaşları ile dinlediği hikaye kendi öz teyzesine aitti meğer bu zamana kadar teyzenin acı çekmesinden başka bir halta yaramayan insanlar bunlardı.
Öfke ile doldu sidranın içi bir anda, aklına kuzeni gedi, teyzesi geldi daha çok öfkelendi daha fazla sinirlendi, elleri yumruk oldu dişlerini sıktı, derin derin nefesler almaya başladı.
"emin misin sidra, bir daha bak belki benzetmişsindir" dedi doruk şaşkınlığını koruyarak.
Sidra nın bakışları anında dorukla buluştu;
"ne saçmalıyorsun doruk, kendi teyzemi tanıyamıyacak mıyım neden bahsediyorsun sen" dedi öfkeyle bağırarak.
Doruk daha çok şaşırmıştı, sidranın bu kadar sert çıkmasını beklemiyordu.
"tamam güzelim sakin ol, bende ne diyeceğimi bilemedim" dedi tedirginlikle eli ayağı birbirine dolaşmıştı.
Öfkeyle yerinden kalktı sidra sakin olmaya çalışıyordu ama yapamıyordu, daha fazla hatta sağa sola gittikçe teyzesinin yaşadıkları aklına geldikçe daha fazla sinirleniyordu.
Hep susmuştu bu zamana kadar, ama şimdi susmayacaktı, teyzesinin hesabını soracaktı sidra.
Sağa sola gitmeyi bırakıp olduğu yerde durdu sidra, hala şaşkın şaşkın ona bakan hasan beye ve Meriç beye baktı, daha fazla öfkelendi ve içinde tutamayarak;
"siz ikiniz, ne yaptığınızı biliyor musunuz, sizin saçma sapan egonuz, gereksiz şöhretiniz, ve bir halta yaramayan paranız pulunuz yüzünden teyzem neler yaşadı kuzenim neler yaşadı biliyor musunuz, işin kötü tarafı hala da yaşamaya devam ediyorlar, siz de gelmiş hata ettik gidelim bulalım özür dileyelim derdindesiniz, kusura bakmayın ama bir özürle düzelmiyor her şey, hangi özür teyzemin özgürlüğünü, gençliğini verebilir söylesenize ''
Diye öfkeyle bağırdı,
Meriç bey ayağı kalkarak sidraya doğru yürüdü, sidra bunu farkına varacak ki. " yaklaşma, bana bir adım bile yaklaşma" dedi elini Meriç beye duvar yaparak.
Meriç bey olduğu yerde durarak dolu gözlerle baktı sidraya, gerçekten benziyordu sevdiğine kadına, bir an özlemle doldu içi yıllardır kıyaya köşeğe sakladığı özlem, acı gerçekle gün yüzüne çıkmıştı, ne yapacağını bilmiyordu.
"kızım, bak sende dinliyorsun sabahtan beri konuştuğumuz her konuyu, ben hep bir şekilde ona ulaşmak istedim ama bak duydun olmadı evet hatalıyım en başta bırakmamam gerekirdi ama yapamadım daha gençtim düşünemedim"
Dedi sidra ya üzgün gözlerle bakarken.
Sidra ise Meriç bey her konuştuğun da daha fazla sinirleniyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARAF 🪐
RandomYoldan çıkmış haytamın, ucu bucağı gelemeyen ihanetlerin ve en dibe batmışlığım...Benim için artık umut yok, dediğim zamanda gördüm onu,ARAF ta kalışımın bilmem kaçıncı yılıydı, gözleri ışık oldu yoluma, gülüşleri nefes oldu bana, ama tek bir sıkı...