o t u z ü ç ü n c ü ❥

689 118 356
                                    




Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🌃

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



🌃

Sizde de öyle oluyor mu bilmiyorum ama gündüz her şey iyiyken gece düşüncelere ve karamsarlığa sürükleniyorum. Sanki hiçbir şey güzel olmayacakmış gibi artık her şeyin sonu gelmiş gibi bürün olanlardan sonra artık düzelemeyecekmişim gibi. Bir tane bile güzel his gelmiyor ve kendimi ağlarken buluyorum. Gözlerimden akan yaşlar çeneme süzülüp de ıslaklığı hissettiğinde kendime geliyorum. Dur diyorum, zaten hiçbir zaman çok mutlu olmadın ki? Bu korku ve endişe neden? İşlerin daha kötüye gidecek olmasından korkacak en son kişisin.

Yine o gecelerden biri olacak diye bekliyordum. Oya çoktan uyumuştu. Ben de kahve duvar başlıklı yatağımda uzanıp gözlerimi kapatmıştım. O karamsarlık hissinin gelmesini bekliyordum ama aşağıdan gelen kuş, kedi ve köpek sesleri buna engel oluyordu. Kendimi cennetten bir avluda gibi hissediyordum. Hayvanların olduğu yerlerde genelde öyle oluyorum nedense. Saf sevgi ve karşılıksız şefkatleri var. Daha bir köpek üzgünken bana saldırmadı. Yemeğimi paylaştığım hiçbir kedi nankörlük yapmadı. Kuşlar yanımda yoldaş ve derttaş oldular. İnsanlardan gördüğüm hiçbir sancıyı onlardan çekmedim ben. Karamsar hissetmesem de düşüncelerle sarmalandığım o anlarda bir mesaj geldi. Genelde mesaj gelmezdi bana. Tan ya da Aslan diye düşünürken tanımadığım bir numaradan geldi.

05457568903
eşyalarını o yerden almayı unutma

Gelen mesajı birkaç defa okuyup kimden geldiğini düşünürken kalbim sıkıştı. İsim yazmadan bile o olduğunu anlamıştım. Numaramı nereden bulmuştu bilmiyorum ama Oya'ya bile vermemiştim henüz. Gecenin bu karanlığından aynı mesajı belki elli kere okudum. Telefonum kapanıp ekran kararınca yeniden dokunup bir kere daha okudum.

Nihayet yerimden doğrulup oturarak okumaya devam ettiğimde bir yandan mesaja bakıp bir yandan oracıkta kalan eşyalarımı düşündüm. Kitaplarım, birkaç parça kıyafetim, çantam ve abur cubur. Barbaros gidip o odacığa bakmışsa dağınık olduğunu görmüştür. Daha kötüsü ise o daracık alanda nasıl kaldığımı düşünüp acıması olabilir. Birilerinin bana acıması umrumda olmuyordu normalde ama Barbaros'un böyle bir şey hissedecek olması bile gururumu kırardı. Onunla bambaşka bir şekilde, farklı bir evrende tanışmayı o kadar çok isterdim ki. Geçmişlerimizi yargılamadan, yaşadıklarımızı göz ardı ederek, sadece o ve ben.

HAYATTA KALMA SANATIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin