kırk 🍀

3.4K 422 332
                                    










selam 🫶🏻

hemen atıp kaçıyorum, biraz işlerim var 🥺

yeni bölümü de daha tamamlayamadım 💔












*
*
*






"Çok üzülüyorum Jimin."

Taehyung oturdukları kafede limonatasını yudumlarken arkadaşına bakarak söylemişti. Jimin ona tatlı bir gülümsemeyle karşılık veriyordu. "Jungkook için mi?"

"Aramız böyle olduğu için. Sanırım gerçekten pişman. Acaba fazla mı abartıyorum?"

Jimin kafasını iki yana sallamıştı. "Bence hiçbir şey yapmıyorsun bile. Önemli olan senin kendi iç çatışman. Eğer kırgınlığın geçtiyse kabul edebilirsin onu, ama hala şüphelerin varsa böyle devam et."

Taehyung'un kafası karışıktı. "Tamam, ben de hatalıydım. Kabul ediyorum. Ama hastanelere düşmeme sebep olacak kadar mı hatalıydım diye sorguluyorum bazen. Kurdumun sağlığını bahane etmek istemiyorum ama ortada böyle bir gerçek de var. Hala hassasım işte."

"Haklısın Taehyung." Jimin uzanıp arkadaşının elini kendi küçük elleri arasına almıştı. "İlaçları almayı unutman hataydı, öyle özel bir zaman geçirdikten sonra kendini açıklayamadan kullandığın kelimeler de yanlıştı. Ama hiçbiri bir haftalık cehennemi yaşamanı haklı çıkartmaz. Bu benim düşüncem değil sadece, alfa olarak Yoongi, Hoseok ve Jin bile böyle düşünüyor. Jungkook'un öfkesi bu tartışmanızın galibi oldu. Sana önceki hatalarını telafi etmen için fırsat vermedi. Arada kızgınlık gibi ciddi bir konu varken böyle yapmamalıydı." Taehyung düşünceli bir şekilde dışarıyı izlemeye devam ettiğinde Jimin devam etmişti. "Kızgınlığını ruh eşinden ayrı geçirmek sorun değil. Ama aranız kötü değilse sorun değil. Jungkook yaşadığı kırgınlığı kızgınlığın önüne koydu, teknik olarak kurdunu reddetti. Bu da onu bana göre hatalı yapar."

"Ben de üzüldüm ama kendi yaptıklarımı da düşünmeden edemiyorum. Benim de içimde bir çatışma var işte."

"Söylüyorum sana, affetmeye hazırsan konuş. Bir haftadır peşinde kul köle oldu. Bence cezasını çok iyi çekti."

Taehyung derin bir nefes almış ve arkadaşına teşekkür etmişti. "Şu doktor randevusu ve tiyatro mevzusu geçsin, konuşacağım."

"Pekala."

"Selam!" Taehyung oturdukları kafenin camına kollarını atmış vaziyette birdenbire karşında beliren Jungkook'a şokla bakmıştı. "Sen nereden çıktın?"

"Sürpriz yumurtadan." Jungkook göz kırparak söylemişti. "Bugün doktor randevun varmış, neden haber vermiyorsun papatyam?"

Taehyung omuz silkmişti. "Tek başıma gidebilirim. Benimle ilgili bir şey bu."

"Bundan sonra hiçbir randevuna tek gidemezsin efendim, yok öyle bir şey. Ruh eşin olarak yanında bulunma hakkımı kullanacağım." Taehyung bu düşünceli davranışın hoşuna gittiğini düşünürken hafifçe gülümsemişti. Jungkook bir haftalık uğraşları sonunda Taehyung'un yüzünü gözleri önünde ilk kez gülümsetmişti. Gururlu ve mutlu hissediyordu.

where's my soulmate? [taekook]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin