ON ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

4.9K 334 37
                                    



Herkese yeniden merhaba! ✌🏼

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum! 🥺 Bunlar benim için çok değerli. ❤️

Keyifli okumalar dilerim! 🙏🏼

Bölüm sonu görüşürüz. 🥳

Arven Dalya Günseli'den...

Duyduğum karşısında şok içinde Reha'ya baktım.

Oktay sanki elini yakmışım gibi hızla geri çekilirken gülümsememi gizlemek oldukça güçtü.

"Duymadın mı?" dedi Reha buz gibi soğuk bir ses tonuyla. Bir an olsun bizim bulunduğumuz tarafa bakmıyordu.

Beni kıskanmış mıydı? Yoksa tam anlamıyla koruma kimliğini takınarak mı böyle bir şey söylemişti bilmiyordum ama hoşuma gitmişti.

Sesindeki sertliği iliklerime kadar hissetmiştim. Sözlerinin hedefi Oktay'ı işaret ediyorken onun ne hissettiğini anlamak zor değildi. Hele ki ilk karşılaşmalarında Reha'nın sertliğine çatmışken ileri adım atmayacağını biliyordum.

Oktay kendinden emin gözükmeye çalışarak göğsünü kabarttı ve Reha'yı görmezden gelip bana döndü.

Yüzünü yüzüme iyice yaklaştırsa da bedeninin hiçbir yerini bana temas ettirmedi.

"Görüşürüz, sevgilim," dedi ve burnunu burnumun ucuna hafifçe değdirip güneş gözlüklerini takarak yürüdü.

Reha'ya bir şey diyecek gibi olduğu sırada bundan hızla vazgeçerek odadan çıktı.

Nefesimi hangi ara tutmuştum bilmiyordum ama ortamdaki gerginlik biraz olsun Oktay'ın gidişiyle dağılmıştı.

Oktay, benim için hiçbir anlam ifade etmiyordu.

Çocukluğumuzdan beri tanışıyorduk ve babamalarımız ortak iş yapıyordu ama içimde ona karşı daha farklı bir duygu beslemiyordum.

Onun bana karşı olan hisleri çocukluğumuzdan beri devam ediyordu.

Eh, belki birkaç defa ona karşılık vermiş olabilirdim tabi ama benim için anlık gelişen olaylar yaşanır ve biterdi.

Oktay'ın bana karşı bağımlı olmasına şaşırmıyordum.

Reha denen bu adamın neden aklını başından alamamıştım peki?

Şimdiye kadar çoktan çevresine ördüğü duvarları kırmış olmam gerekirdi. İradesi çok kuvvetliydi ve fırsatı defalarca olmasına rağmen ilk tanışmamızdan bu yana bana bir kere bile el sürmemişti.

Düşünceleri bir kenara iterek yaslandığım masadan doğruldum ve kollarımı tıpkı onun yaptığı gibi bağlayarak yanına doğru yürüdüm.

"Çok yaratıcıydı," dedim tam önünde dururken.

Kan oturmuş gözlerini usulca kaldırıp benimkilere sabitledi ve başını hafifçe yana yatırdı.

"Nedir o?" dedi.

"Oktay'a ettiğin küfür," dedim omzumu silkerek.

Dudağının bir kenarı hafifçe kıvrılırken gözlerini kırptı.

"Çok daha yaratıcı küfürler edebilirim Dalya," dedi ve tekrar gözlerime baktı. "Duymanı isteyeceğim şeyler değil."

Ufak bir kahkaha attıktan sonra yanına geçtim ve yavaşça oturdum.

"Beni gerçek anlamda çok hafife alıyorsun ve bir gün bunu kanıtladığımda yaşayacağın şoku görmeyi iple çekiyorum Beyaz Gölge," dedim.

"Seni hafife almıyorum Günseli," dedi hırıltılı çıkan sesiyle. "Erkek arkadaşını daha fazla rencide etmek istemedim sadece hepsi bu."

BEYAZ GÖLGE (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin