Sabah çalan kapıyla uyanan Jeongin, Jisung'u uyandırmamaya çalışarak üstünden atlayıp kapıya ilerledi.
Hala ayılamamıştı. Ayılmak için yüzünü ovalarken kapıyı açtı.
"Changbin hyung?"
Açılan kapıyla içeri geçti Changbin. "Telefonlarınızı açmadınız. Buluşmaya bir saat kalınca ben de eve geleyim dedim."
Jeongin duyduğu cümleyle gözlerini kocaman açtı. "Ne? Bir saat mi?"
Kafa salladı Changbin.
Salona ilerledi ve koltuğa oturdu. "Uyanmamışsınız anlaşılan."
Jeongin kafasını salladı ve Changbin'e bir şey demeden direkt odasına ilerledi. Hala yatakta huzurla uyuyan gencin yüzüne baktı. Şiş yüzü, açık kalan ağzı çok tatlı görünüyordu. O an uyandırmak istemedi genci ama mecburdu.
Hafifçe omzuna pat patlarken bir yandan da sesleniyordu. "Ji, kalkman lazım. Geç kalıyoruz."
Yavaş yavaş gözlerini açan genç etrafına boş boş bakmaya başlamıştı. Yatakta oturur bir pozisyona gelip boş bakmaya devam etti.
Jeongin arkadaşının kalktığını anlayınca odasından çıkıp lavaboya ilerlerken hala solonda oturan büyüğüne Seungmin'i kaldırması için görev vermişti.
Oflayıp ayaklanan Changbin, Seungmin'in odasına ilerledi. Direkt yanına gidip arkadaşına seslendi.
"Seungmin. Kalk hadi, geç kaldın."
Seungmin duymuş fakat kalkmak istemediği için arkasını Changbin'e dönmüştü. Changbin bu sefer yatakta bulduğu boş yere oturup Seungmin'in omzuna arka arkaya hafifçe vurmaya başladı.
Seungmin en son ayıldığında Changbin'i omzundan ittirdi. "Kendi evimizde iki gündür rahat kalkamıyoruz. Bu nasıl zulüm?"
"Hadi, boş konuşma. Geç kaldın."
Seungmin olayı idrak ettiği gibi gözlerini kocaman açtı. Hazırlanması lazımdı.
Yataktan fırlayıp direkt lavaboya koştu. Kapıyı açmaya çalışırken kitli olduğunu fark edince bağırdı. "Yang Jeongin! Hızlı ol!"
Oflayıp yüzünü ovuşturdu. Odasına geçip temiz kıyafetlerinden kombin yapmaya çalışırken Changbin, Jeongin'in odasına ilerledi.
Yatakta boş boş etrafı izleyen, hala ayılamamış olan arkadaşını fark edince güldü. Yanına ilerleyip yatağa oturdu. Uyandığında çok yapışkan olan Jisung direkt Changbin'in gövdesine yapıştı. Changbin, Jisung'un bu hallerine alışık olduğu için arkadşına sarılmıştı.
"Uyanamadın mı Ji?"
Sadece kafasını salladı.
Changbin güldü. "Geç kalacağız, kalk hadi."
Jisung daha da arkadaşına sokuldu. "I-ıh, istemiyorum."
Changbin arkadaşının sırtını hafifçe vurdu. "Kalk kalk. Seungmin delirecek birazdan."
Jisung yavaş yavaş ayıldığı için bu cümleye gülüp arkadaşından ayrıldı. Changbin de kalkıp salona ilerledi. Aynı yere oturup yayıldı ve evdeki telaşeyi izleyip bir yandan da gülüyordu.
Seungmin ve Jeongin ikilisinin aksine çok sakin hareket eden Jisung ilk hazırlanmış ve hala uykulu olduğu için Changbin'in yanına ilerleyip sarılıp biraz kestirmişti.
Seungmin ve Jeongin ikilisi odalarından aynı anda çıkıp hazır olduklarını söylediğinde Changbin Jisung'u uyandırıp evden çıkmak için kapıya ilerlediler.