17. BÖLÜM

1.8K 161 10
                                    

Yapma N'olursun

Açelya Mertoğlu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Açelya Mertoğlu

~ İyi Okumalar ~

İℕ𝔾İ𝕃𝕋𝔼ℝ𝔼/𝕃𝕆ℕ𝔻ℝ𝔸

İnsan sevdiğini sadece öldüğünde kaybetmez, yaşarken de kaybedebilirdi.

O öldüğünde üzerine attığımız toprağı, yine yaşarken de atarsınız.

İşin içinden kalp çıkmışsa eğer, akıl için dur durak olmazdı.

Yaşarken kaybettiğim insanlar bir parmağın elini geçmezdi. Kurduğum ilişkilerin ölene kadar sürmesi için çok çaba harcamıştım. Ve bu çabam bu gün, gün yüzüne her çıkıyordu.

Damarlarımda akan kan dışarıya çıkmak için debelense de, benim oturduğum evin salonuna hapis olmam gibi, o da damarlarıma hapis olmuştu.

Derin derin nefes alarak sakinleşmeye çalışsam da bu çok gereksiz bir çabaydı, damarlarımda, zihnimde, kalbimde, bütün vücudumda gezen endişe beni talan ederken ben sakin kalmayı çabalamıyordum bile. Ayakta duran Ahsen, telefonda önemli biriyle konuşsa da ben algılayamıyordum. Elvin karşıma geçmiş el mahkum benim gibi oturuyordu.

"Tamam, teşekkür ederim." diyen Ahsen'le bakışlarım onu buldu.

"N'oldu?" dedi Elvin merakla. Ahsen bakışlarını yüzüme çevirdiğinde ağırca bir yutkundu. Yutkunma sesi büyük salonu sardığında elimdeki bardak tuzla buz oldu.

Kendimi bir anda ayakta bulurken, "Ne olmuş? Neredelermiş?" dedim, endişeli halimden gram taviz vermezken. İstanbul'u baştan sonra aramış, aramıştım ama kardeşlerimden herhangi bir iz bulamamıştım. Bütün hastaneler, oteller, evler... Aklıma gelen neresi varsa her yere baktırmıştım ama sonuç koca bir sıfırdı.

Ahsen yer altından birinin bu işe bulaşma olasılığını düşünerek işe elini katmıştı. Bir taraftan o ararken diğer taraftan Pamir arıyordu. Ben ise elimdeki viski bardağıyla sakinlik yeminleri ediyordum.

"Torbacı onları almış," dedi Ahsen, büyük bir sakinlikle. Bir kulağımdan girip diğerinden çıkan cümle bütün bedenimi uyuşturmaya yetmişti.

Torbacı... Aklıma dolan eski anılarla birlikte gözlerimi yumdum. Elvin'in ağzından çıkan şaşkın, '' Ne, " kelimesi bile zar zor temas etti beynime.

Torbacı diye anılan kişi, sokakların en derininde uyuşturucu, yasaklı madde, satan adamdı. Sokak mafyası olarak da bilinirdi onlar. Lise dönemlerimiz de evden kaçtığımız sıralarda saklanmak için sokakları tercih eden biz, onlarla tanışmıştık. Kaan benim bir zamanlar bulaştığım ama kurtulduğum sokaklara neden adım atmıştı bilmiyordum ama, bunun acısını fena çıkaracaktım.

SESSİZ ÇIĞLIKLAR | GERÇEK AİLEMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin