10.bölüm

39 8 0
                                    

"Düştüm mahpus damlarına öğüt veren çok olur"

Sabahtan beri aynı şeyi tekrar tekrar söyleyen Bulut ile hep beraber son on dakikadır yaptığımız gibi yine göz devirdik. Sıkıntı ile oflayarak oturduğum yerden kalktım.

Salak çocuklar onları haşat ettiğimiz ve üstüne de hastanelik oldukları için bizden şikayetçi olmuşlardı. Alt tarafı Murat dövdüğü çocuğun kolunu kırmış Bulut ise burnunu çatlatmıştı. Biz kızlar ise iki çocuğun da yüzünü tanınmaz hale getirmiştik. Bence bu sonuçlara dayanarak şikayetçi olmaları saçmaydı, sizce?

Olduğum yerde bir ileri bir geri giderek düşüncelere dalmışken birden kapı açıldı. Umutla hepimiz o tarafa doğru dönünce içeri bir tane polis amca ve bir adet de Barlas girdi.

"Lan Barlas!"

Murat sevinçle Barlas'a seslenince şaşkın bakışlar ile ona baktım.

"Sen Barlas'ı nereden tanıyorsun?"

Murat bu sefer şaşkınca bana baktı. Herhalde adını bilmeme şaşırmıştı.

"Arkadaşım o benim, ondan tanıyorum asıl sen nereden tanıyorsun?"

"Avukatım o benim"

"Yoksa o gün anlattığın kişi Barlas mıydı?"

Başımı olumlu anlamda salladığımda şaşkınlıkla bana bakınca bu haline kıkırdadım.

"Daha sonra konuşacağız bunu cimcime"

Geçiştirmek adına başımı salladım, onu boşvererek heyecala ve mutlulukla bize doğru gelen Barlas'a baktım. Nasıl geldiğini ve nereden haberi olduğunu bilmiyorum ancak bu iyi olmuştu. Hepimizde gözlerini tek tek gezdirdi Murat'ı görünce biraz şaşırsa da bozuntuya vermedi, bakışları bana döndüğünde çatılı olan kaşları daha çok çatıldı. Başını olmusuz anlamda sallayarak polis amcaya baktı.

"Vazgeçtim bence bir gün kalsınlar da akılları başlarına gelsin memur bey"

Hepimizin kaşları çatılırken Barlas halimize sırıtıyordu. Polis amca gülerek bize döndü.

"Hele bak şunlara nasıl bakıyorlar sana"

Bu dediğine kendisi daha çok gülerken Barlas bize döndü. Artık nasıl baktıysak o da gülmeye başladı. Sonunda gülmesini keserek Murat'a döndü.

"Seni burada görmeyi hiç beklemezdim Murat"

"Siz tanışıyor musunuz?"

Ayşe merakla konuştuğunda Barlas ve Murat aynı anda,

"Arkadaşız" dediler.

Polis amca çatık kaşları ile ellerini arkasında birleştirerek  bize doğru bir adım attı.

"O çocukları nasıl dövmüşsünüz gençler, bir daha yapmayın sakın. Birinin kolu birinin burnu kırılmış, diğeri yine iyi ama en sonuncu, onu kim dövmüş? Yüzünde kocaman izler ve karnında morluk vardı"

Hepsi tek bir elle beni gösterince masumca gülümsedim. Barlas ve polis amca şaşkınlıkla bana baktı.

"Kızım sen onu dövmeyi nasıl başardın?"

Hayretler içinde bana bakan polis amcaya,

"Valla kavga etmesini bilmiyormuş demek ki polis amca bir vurdum baktım yere düşmüş" diyerek omuz silktim.

Polis amca hala şaşkınca bakarken Barlas bu halime alttan alttan sırıtıyordu. Sanırım ilk defa bir kızın bu şekilde bir oğlanı dövdüğünü görüyorlardı. Benim girdiğim kavgalarda ki kızları görseler herhalde dilleri tutulurdu.

Beklenmedik AvukatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin