22. Bölüm: "Tercih Edilen ve Vazgeçilen"

15 3 48
                                    


Diyarın en güçlü ejderhası uyanmıştı. Onun uyanmasıyla Kara Büyücü'nün yaptığı büyü bozulmuştu.

Alev Büyücüsü yanıma geldiğinde beni arkasına alarak Kara Büyücü'nün de karşısında durdu.

Ona kutlama yapacağımızı söyleyen kimdi? Nasıl bilebilirdi ki böyle bir şeyin olacağını? Biri ona söylemişti muhtemelen.

Ya aramızda bir ajan vardı ya da Kara Büyücüler'den biri duymuştu.

Alev Büyücüsü, "Derdin ne?" diye sordu otoriter sesiyle. "Neden geldin buraya?" Alev Büyücüsü'nün arkasında olduğumdan yüz ifadesini göremiyordum. Sesi gibi bakışları da sertti bence.

Kara Büyücü alayla, "Onu unutturacağımı mı düşündünüz?" dedi. Kimden bahsettiğini bilmiyordum.

Kara Büyücü'yü görecek şekilde kenara çekildim. Kara Büyücü'nün bakışları arkama, yani ejderhaya değiyordu arada.

Korktuğu da belli oluyordu.

Bakışlarımı o an ejderhaya çevirdim. Heybetli ve devasaydı. Kendimi karınca gibi hissetmiştim.

Sevgili karınca halkı, insanların yanında nasıl durduğunuzu şimdi anlamış oldum. Büyük göründüğümüz için kusura bakmayın.

Sarı gözlerini bana çevirmişti. O kadar korkutucu bakıyordu ki ondan ürkmedim değil yani. Siyah, uzun kanatlarını katlamıştı.

Korkutucu olduğu kadar hayran vericiydi.

Ondan hem korkuyordum, hem de hayran kalıyordum.

İkisi bir arada. Hangisi daha ağırlık basıyor diye düşünürsem hayran kalmayı seçerdim.

Şaka şaka, korkmayı seçerdim tabii ki.

Yıllardır bu ejderhayla beraber yaşamıyorduk sonuçta. Korkmam normaldi.

Ejderha ile sanki bakışma yarışına girmiştik. İkimiz de bakışlarımızı çekmiyorduk. Çeken aptal olsun.

Kâinat'ın sesiyle bakışlarını çeken ben olmuştum. Tüh be! Sözümde duramadım.

Şimdi kazanmış olabilirsin, ama bir dahakine zaferi sana tattırmayacağım.

"Geldiğin gibi geri dön!" Kâinat'a baktığımda çatık kaşları arasından Kara Büyücü'ye bakıyordu. Alev Büyücüsü'nün yanına gelmişti. İkisinin arasında kalmıştım.

Kara Büyücü'nün bakışları Kâinat'a döndü. "Yuvana geri dönmüşsün... Sen döndün de, o niye dönmedi?" Şüpheyle veya merakla bakıyordu artık.

Yanımda bulunan Prenses Kamer'di. Ne ara gelmişti anlamadım bile.

"O, diye bahsettiği kişi kim?" diye sormuştum başımı eğip, alttan alttan ona bakarak.

UZAY KÂŞİFLERİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin