16. Bölüm: "Kayıp Kâşif"

10 4 20
                                    

"Baba! Kâşifim nerede?!" Prenses Kamer, Kral Ediz'in olduğu odaya girdi. Stres, merak ve biraz da acı vardı içinde.

Çünkü kâşifi kayıptı.

İçindeki duyguları nasıl bastıracağını bilmiyordu. Bilinmezlik. Kâşifine ne olduğunu bilmiyordu. Kendini tutamıyormuş gibi hissediyordu.

Öfkeyle ve stresle Kral Ediz'in tam karşısında durdu. "Kâşifim yok." dedi baskın sesiyle. Kaşlarını da çatarak doğrudan babasına baktı.

Prenses Kamer'in ardından Prens Çakır, Prenses Mira, Kâşif Demir, Kâşif Işık ve Kâşif Asaf girmişti.

Kral Ediz, yorgun bir nefes vererek masaya eğildi. "Kâşif Ateş'i arıyorduk biz de." Yorgunca kızına baktı.

"Nasıl kaybolmuş? Koskacaman adam nasıl kaybolmuş olabilir, baba?" Ne dediğini yeni fark ediyormuş gibi boğazını temizledi. "Yani Kral Ediz."

Bu yaşına kadar babasına hiç "baba" dememişti. Kral Ediz, Prenses Kamer'e hep "Kral Ediz" demesini öğretmişti. Saygı önemliydi onlar için.

Otoriter bir ailede büyümüştü, Prenses Kamer. Ondan da hep otoriter olması istenmişti.

"En son odasına giderken görülmüş." diyen Kraliçe Alara'nın kendisi olmuştu. Doğrudan kızına bakıyordu. Gözlerinde merak vardı. Kızının endişeli hâli onda merak uyandırıyordu.

"Hiç kimseyle görüşmemiş mi?" diyen Kâşif Demir olmuştu, stresle atan kalbini dinlememeye çalışarak.

Kâşif Ateş'in, Alev Büyücüsü ile konuştuğunu kimse görmemişti.

Kâşif Ateş görünmez olandı. Her iki diyarda da görünmezdi. Laneti onu görünmez kılıyordu.

Lanetin getirdiği sonuçlardan biri de; görünmez olmaktı. Acılarını, kırgınlıklarını gören kimsenin olmamasıydı.

Laneti, ruh eşi bağını bile geçiyordu.

Prenses Kamer, bu yüzden Kâşif Ateş'in çoğu zaman ne hissettiğini anlayamıyordu. Tıpkı zihnini okuyamadığı gibi.

Prenses Kamer'e göre Kâşif Ateş ulaşılması zor biriydi.

Aslında onu anlayan olsaydı ulaşılması en kolay biri oluyordu.

Onu anlayan biri dünya saatine göre 2 ay önce ölmüştü. Ve dünyada hayatta kalanlardan onu anlayanlar kısıtlı kişilerdi.

"Kâşif Ateş'i kimse görmemiş. Odasına gittiği zaman görmüşler sadece. Ve onun odasına da kimse girmemiş." Kral Ediz, Kâşif Demir'e bakarak sorunu yanıtladı.

Kâşif Demir'in meraklı bakışları yere takıldı. "O zaman onu uyurken mi kaçırmışlar?" Sıkıntıyla nefes vermişti.

UZAY KÂŞİFLERİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin