Suç ve Adalet /CHANMİN

Güvenmek

SEUNGMİN
Bir hışımla Chan'ın odasına girerek adamı içeriye atmıştım, kapıyı arkamdan kapatırken sahte eşimin hala uyumamış şekilde yatakta oturduğunu gördüm.

"Al, buyur." dedim sesimi Misaki'nin odasına gitmemesi için alçak tutmaya çalışırken. "Söz vermiştin ve şimdi bu sözü tutma zamanı."

"Chan, Seungmin beni yanlış anladı. Ben sadece Misaki'yi kontrol etmek istemiştim, üstü açıldıysa örtecektim."

Afried tedirgin bir şekilde kendini açıklamaya çalışırken cebinden köşesi görünen parlak turuncu bir paket farkettim. Hemen o paketi elime alarak ne olduğuna baktım ki keşke bakmasaydım...

Prezervatif paketini iki parmağım arasına sıkıştırarak yukarı kaldırdım. "Bununla mı örtecektin?"

...
Chan, Afried'in daha fazla bahane üretmesine izin vermeyerek onu karakola götürmüştü.

Aradan geçen bir kaç saatin adından akrep üçü gösterirken ben halen daha uyanıktım, aklım nedense onda kalmıştı...

Onu öldürmedin, serbest bıraktın. Hayır, onun işini Chan halledecek... Nereden biliyorsun? Afried onun arkadaşı, o varken neden seni dinlesin? Çünkü...

Çünkü ne?

Çünkü ona güveniyorum, Chan bana söz verdi...

Ah... Sen tam bir aptalsın, zaten böylelerini öldürmemek için bahane arıyordun şimdi de yeni bir bahane bulmuş oldun.

Lütfen o gereksiz çeneni kapat yoksa kırmak zorunda kalacağım... Bunu yapamayacağını sende biliyorsun Seungmin, sonuçta ben de senim.

Benliğin batsın! Sesini keste uyuyayım... Uyu uyu... Hiç bir ise yaramadın, o adamdan kurtulmadın şimdi ise masum bir insanmış gibi uyu; seni işe yaramaz. Senin nefes almaya bile hakkın yo-  "Kapa çeneni!"

Aptalım ben... Neden düşünceleri bastırmak için bağırmayı seçtim ki, of...

Keşke o yanımda olsaydı. Dün gece uyurken kafam çok rahattı halbuki, onun yanındayken iç sesimle savaş vermek zorunda kalmıyordum.

Kapı açılma sesini duymam ile beraber o tarafa döndüm, beni görmesi ile şaşırmıştı ancak bu uzun sürmedi. "Sen hala uyumadın mı?"

"Hayır, seni bekliyordum."

Elleri tişörtünün uçlarına gitmişti ki bir anda bana döndü. "Hava sıcak ta çıkartsam rahatsız olmazsın, değil mi?"

"Hayır, ikimizde erkeğiz sonuçta..." dedikten hemen sonra sırıttığını görmem ile beraber ekledim. "Ama altındakini çıkarma."

"Tüh, onu da çıkarsaydım..." dedi üzerindekini çıkarıp masasının önündeki sandalyeye atarken.

Hemen yanımdaki yastığı alarak ona fırlattığımda havada yakalamıştı, gülerek yatağa geldi ve tam karşıma uzandı.

Oda karanlık olmasına rağmen çok net olmasa da bedenini görüyordum, karnındaki kasların birleşim yerlerinde oluşan çizgileri farkettiğimde bakışlarımı kaçırdım ve yüzünü izlemeye başladım.

"Gerçekten tutukladılar mı?"

"Şuan sadece gözaltında ama istismara teşebbüs suçundan ceza alması için elimden geleni yaparım..." Dedikten sonra tek kolunu hafif yukarı kaldırmıştı sarılmak ister gibi. "Dün geceki gibi uyuyabilir miyiz?"

"Bu kılıkla mı?" diyerek parmağımı göğsüne koyup hafifçe ittirmiştim ki yumuşak bir dokuya denk geldiğimi farkettim, meme ucuna bastırdığımı anladığımda elimi geri çektim ve kollarımı birbirine doladım.