YAZAR
Misaki ile yaşadıkları hakkında konuşarak bilgi almak istese de kız sadece gitmek istediğini söylemişti. Bangchan ise onu zorlamayı istemeyerek geri götürmeyi kabul etti ve önden arabaya gitti."Bana evinin yolu tarif edersin değil mi?" dedi Chan sürücü koltuğuna geçerken.
"Şey..." Şişmiş gözlerini ovuşturmuştu küçük kız. "Ben artık çocuk esirgemede kalıyorum..."
Şaşkın bakışlarını ona çevirmişti Chan. Şiddet ve tehlike durumlarındaki çocukların orada olduğunu biliyordu. Üvey babasının ne yaptığını anlamıştı ama artık o adam yoktu, annesi mi bir şey yapmıştı?
"Neler olduğunu anlatmak ister misin? Kimseye anlatmayacağıma emin olabilirsin..."
Misaki sessiz kalınca Chan üstelemeden arabayı çalıştırmış ve çocuk esirgeme yurduna sürmeye başlamıştı.
...
Uzun süren sessizliğin ardından gidecekleri yere yaklaşırken konuşmaya başladı küçük kız."Annem o..."Omuz silkti memnuniyetsiz bir ifadeyle. "Benim lanetli olduğumu söyledi, ben sadece kötü şans getiriyormuşum bu yüzden babam ve o adam ölmüş..."
Bakışlarını büyük olana çevirmişti, olumlu bir geri dönüt almayı beklerken. Chan gülümsemeye çalışarak kısa bir süreliğine onunla buluşturmuştu gözlerini.
"Doğmamın bir hata olduğunu ve bunu telafi edeceğini söyledi, sonra da..." Devam edebilecek cesareti bulamıyordu kendinde, sözler yerine görüntüyü seçerek yukarı kıvırdı kazağının kolunu.
Bakışlarını Misaki'nin açtığı yere çevirdiğinde farketmişti Chan düzensiz kesik izleri ile kaplanmış deriyi. Yer yer kan pıhtıları ve dikiş izleri vardı kolunda...
"Kaçmaya çalıştım ama pek başarılı olamadım, komşular sesimi duyunca polisi aramış."
Varış noktasına geldiklerinde arabanın durması ile hızla emniyet kemerini çıkararak kapı koluna yönelmişti, büyüğün cevabını beklemeden.
"Misaki..." dedi Chan mahcup bir ifade ile. "Yaralarını silemem ama sarmak için elimden geleni yapacağım, inan bana..."
"İnanmaya çalışırım..." diyerek kısa süreliğine sahte bir gülümseme kondurdu yüzüne küçük kız.
"Görüşürüz..." diyerek el salladı Misaki arabadan inerken. Chan ise arkasından el sallayarak veda etmişti fısıldar gibi bir sesle...
...
BANGCHAN
"Jisung, ben geldim!" Volümümü hafif yükselterek seslenmiş ve içeri girmemle kapıyı kapatmıştım, burada olduğumdan haberi olması için her dışarıdan geldiğimde ona sesleniyordum."Chan-hyung..." Gelen tekerlek sesi ile bakışlarımı kaldırmış ve sesin sahibine bakmıştım.
Elindeki valizi tek eliyle peşinden sürüklerken bana yaklaştı Jisung, gözleri şişmiş bir vaziyetteydi; emin olmak için ellerine baktığımda gördüğüm görsel yanıt şaşırtmamıştı, sürekli gitar çalmaktan parmaklarında pembeleşmiş izler oluşmuştu.
"Chan-Hyung ben artık kendi evime gideyim, eğer yardımıma ihtiyacın olursa ararsın..."
Başını eğerek yüzünü örten uzun saçları ile kapıya yöneldiğinde omuzuna dokundum hafifçe. "Jisung sorun ne?"
"Sorun yok hyung..."
Konuşmaya dahi isteksiz gözüküyordu ki başımı eğerek gülümsedim.
"Seni bir şeyin üzdüğünün farkındayım ama anlatmak istemezsen seni zorlayamam. Olurda rahatlamak istersen seni her zaman dinlemeye hazır olduğumu bil..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Suç ve Adalet /CHANMİN
FanfictionSon zamanlarda yükselişe geçmiş benzer cinayet vakalarını araştıran Bangchan ve kurban sayısını giderek arttıran Seungmin. Elindeki otopsi raporu ve yüzündeki gülümseme ile konuştu Bangchan. "Kendin hakkındakileri saklamakta bu denli başarısız oldu...