Hiçbir Şey Yaşamadım Christopher

39 9 211
                                    

(Ergence replik yazmayacağım dedikten sonra Felix'e yazdığım ilk cümle:)
FELİX
"Güzellik anandır-" Tam vurmak için arkamı döndüğümde beni kollarımdan tutarak sırtımı duvarla buluşturdu.

"Evet, annem güzeldir de senin kadar değil Felix..."

"Hyunjin..."

Sevgilim tam karşımda ışıl ışıl gözlerle bana bakıyordu, az önce yaşadığım korkuya güldüğünü görünce omuzuna vurucaktım ki kolumdaki bir elini çekti ve bileğimi tutarak duvara bastırdı.

"Seni çok özledim meleğim, evde sensizken saatlerim geçmiyor." dedikten hemen sonra etrafına bakınmaya başladı, kimse olmadığını görmesi ile beraber bakışlarını dudaklarıma indirdi.

"Hyunjin bırak, eve gidelim." Başımı hafifçe eğerek öpmesini engellediğimde geri çekilmeden 'sorun ne' der gibi baktı bana.

"Öpmemi istemiyor musun?" Küçük çocuk gibi dudakları titreyerek aşağı inerken gözleri dolmuştu.

"Ya Hyunjin..." Tutuşunu gevşettiği bileklerimi ondan kurtararak yanaklarına getirdim. "İstiyorum ama eve gitmeliyiz, dışarısı tehlikeli." Yaklaşarak kulağına fısıldadım. "Seungmin'in dediğini unuttun mu? Senin ortalıkta dolaşman güvenli değil."

"Ama ben de senin için endişeleniyorum... Geç saatte çıkıyorsun ve eğerki benim peşimdelerse bu seninde tehlikede olduğun anlamına gelir, bu yüzden seni yalnız bırakamam."

Konuşurken bile aslında zaman kaybediyorduk, etraf gittikçe ıssızlaşıyordu ki bulunduğumuz yerde hiç kimse yoktu. Birisi bizi öldürse muhtemelen kimsenin haberi olmazdı...

"Meleğim..."

"Hm-" Bana seslenmesi ile mırıldanarak karanlık sokağı gözleyen bakışlarımı onunkilere getirmiştim ki dudaklarımızı birleştirdi.

Şuan içimde korku olmasına rağmen ona karşı çıkamıyordum, bana yakın olduğu her zaman kaçmak yerine anın tadını çıkarmak istiyordum.

Ellerimi boynuna çıkardığımda o da belime sarmıştı kollarını. Yüzümün yandığını hissederken öpüşlerine karşılık vermeye başladım, kısa bir süre sonra geri çekilmeden fısıldadı. "Bana istediğin kadar kızabilirsin ama seni yalnız bırakamam."

Dudaklarını tenimden ayırmadan boynuma indirerek kokumu içine çekti. "Kimsenin sana zarar vermesine izin vermem."

Nefes nefeseyken tek elimi saçlarına çıkararak okşamaya başladım. "Artık gitmeliyiz, Hyunji-"
Etrafa yayılan anlık beyaz ışıkla gözlerimi kapatmıştım, geri açtığımda ise siyahlara bürünmüş bir bedenin buradan koşarak uzaklaştığını gördüm.

...
HYUNJİN
Eve giderken Felix hala gördüğü kişi yüzünden gergin gözüküyordu.

"Bebeğim, sakin ol. Sadece gay çift gördüğünden fotoğraf çekmiş bir ergendir işte, bir şey olmaz."

"Ya başka bir şey varsa Hyunjin..."

Arabayı durdurarak elini tuttum. "Korkmana gerek yok, sevgilinin polis olduğunu unutuyorsun galiba."

Gülümsememe rağmen onun ifadesi yumuşamadı. "Chan da polisti ama Seungmin onu az daha öldürecekti anlattığınıza göre."

"Evet ama bak Chan şimdi Seungmin ile evli, aşkın önüne geçmeye Chan'ın da gücü yetmemiştir ki onu tutuklayamadı."
Zorla yaklaşarak yanağına öpücük bıraktım. "Benim aşkım da sen olduğuna göre bana zarar verebilecek tek kişi sensin meleğim."

"Hyunjin..." Dedi zorla gülümsemeye çalışarak. "Hadi eve gidelim, hemen uyumak istiyorum..."

"Peki meleğim..." Tekrar yerime dönerek arabayı çalıştırdım, şuanlık korkuyor olabilirdi ancak yarın izin günü olduğu için beraber vakit geçirince iyi hissederdi.

Suç ve Adalet /CHANMİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin